Mesnevi-i Nuriye - page 84

W
(1)
/
¬u
«`p
Ñn
f '
¤n
Y o
I'
ƒ?°s
üdGn
h ! o
ór
ªn
ër
dn
G
Bu risale dört
Bab
ile bir
Hatime
ve bir
Mukaddeme
üzeri-
ne tertip edilmiştir
.
Mukaddeme
kırk sene ömrümde, otuz sene tahsilimde yalnız dört
kelime ile dört kelâm öğrendim; tafsilen beyan edilecek-
tir. Burada yalnız icmalen işaret edilecektir.
kelimelerden maksat,
mana-i harfî, mana-i ismî, ni-
yet, nazardır
. Şöyle ki:
Cenab-ı Hakkın masivasına, yani kâinata mana-i har-
fiyle ve Onun hesabına bakmak lâzımdır. Mana-i ismiyle
ve esbap hesabına bakmak hatadır
.
Evet, her şeyin iki ciheti vardır: Bir ciheti Hakka ba-
kar, diğer ciheti de halka bakar
. Halka bakan cihet, Hak-
ka bakan cihete tenteneli bir perde veya şeffaf bir cam
parçası gibi, altında Hakka bakan cihet-i isnadı göstere-
cek bir perde gibi olmalıdır.
Binaenaleyh,
nimete bakıldığı zaman Mün’im, sanata
bakıldığı zaman Sâni, esbaba nazar edildiği vakit Mües-
sir-i Hakikî zihne ve fikre gelmelidir
.
Ve keza, nazar ile niyet mahiyet-i eşyayı tağyir eder;
günahı sevaba, sevabı günaha kalbeder. Evet, niyet adî
adî:
basit, bayağı, sıradan.
bab:
bir kitabın bölümlerinden
her biri.
beyan:
açıklama, bildirme, izah.
binaenaleyh:
bundan dolayı, bu-
nun üzerine.
cihet:
yön.
cihet-i isnat:
dayandırma yönü,
dayanma ciheti, tarafı.
esbap:
sebepler, vasıtalar.
Hak:
Allah.
hatime:
son söz, bir eserin sonuç
kısmı.
icmalen:
kısaltarak, kısaca, özet-
le.
kâinat:
evren; yaratılmış olan şey-
lerin tamamı, bütün âlemler.
kalbetme:
çevrilme, dönme.
kelâm:
söz, lâfız.
keza:
böylece, aynı şekilde.
mahiyet-i eşya:
eşyanın mahiye-
ti, eşyanın tabiatı, neden ibaret ol-
duğu, hakikati, iç yüzü.
maksat:
kastedilen şey; gaye.
mana-i harfî:
bir şeyin kendisini
değil de sanatkârını, ustasını, sa-
hibini bilip tanıtan mana.
mana-i ismî:
bir şeyin bizzat
kendisine bakan ve kendisini
tanıtan manası.
masiva:
Allah’tan başka bü-
tün varlıklar.
mukaddeme:
başlangıç, giriş.
Müessir-i Hakikî:
hakikî tesir
sahibi, hakikî tesir edici; Allah.
Mün’im:
nimet veren, ikram
eden, Allah.
nazar:
bakmak.
nimet:
Allah’ın bağışladığı
maddî ve manevî lütuf ve ik-
ramlar.
niyet:
karar verme, kastetme,
isteme; kalben bir şeye yöne-
liş; istek, kasıt, karar.
sâni:
her şeyi sanatlı olarak
yaratan Allah.
sevap:
hayırlı bir işe karşı Al-
lah tarafından verilen mükâ-
fat.
şeffaf:
saydam.
tafsilen:
tafsilli bir şekilde,
uzun uzadıya, ayrıntılı olarak.
tağyir:
başkalaştırma, değiş-
tirme.
tahsil:
ilim öğrenme, bilgi
edinme, öğrenim.
tentene:
dantel, tül gibi ince
ve şeffaf derecede.
tertip:
dizme, sıralama, düze-
ne koyma.
1.
Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
Ezelden ebede kadar Allah'a hamd, övgü; Peygambere de (
ASM
) rahmet olsun.
k
aTre
| 84 | Mesnevî-i nuriye
1...,74,75,76,77,78,79,80,81,82,83 85,86,87,88,89,90,91,92,93,94,...528
Powered by FlippingBook