Barla Lâhikası - page 540

edecekler. Bu ahirzaman çok çalkalanıyor, bu fitne-i
ahirzaman acip şeyler doğuracağını ihsas ediyor.
Risalelerle alâkadar arkadaşlara selâm ve Bedreddin
ve hemşireme ve Hacı İbrahim’e dua ediyorum.
(1)
»/
bÉ n
Ñr
dGn
ƒo
g»/
bÉ n
Ñr
dn
G
Kardeşiniz
Said Nursî
ì®í
Œ
263
œ
(15 Şubat 1934)
(2)
/
?p
ór
ªn
ëp
H o
í`u
Ñ°n
ùo
j s
’p
G m
Ar
Àn
T r
øp
e r
¿p
Gn
h
(1)
@ /
¬p
ª°r
SÉp
H
(3)
o
¬o
JÉn
c
n
ôn
Hn
h$G o
án
ªr
Mn
Qn
h r
ºo
µ
r
«n
?n
Y o
?n
Ó°s
ùdn
G
Aziz, Sıddık, Dikkatli Kardeşim Re’fet Bey!
Evve l â :
Onuncu Sözün Birinci İşaretinin ahirinde,
“Evet, bir şeyden her şeyi yapmak ve her şeyi bir tek şey
yapmak her şeyin Hâlıkına has bir iştir.” Şu cümle hem
Yirmi İkinci Sözün Lem’alarında, hem Otuz Üçüncü
Mektubun pencerelerinde, hem Yirminci Mektubun on
bir kelimelerinde izah ve ispat edilmiştir. Buradaki külli-
yet nisbî ve örfîdir. “Bir şeyden her şeyi yapmak”taki mu-
rat, bütün dünyanın mevcudatını bir şeyden yapmak ve
icat etmek değildir. Belki ondaki murat, bir şeyden yani
bir katre sudan, bir insanın, bir hayvanın her şeyini,
acip:
tuhaf, hayrette bırakan.
ahir zaman:
dünyanın son zama-
nı ve son devresi, dünya hayatının
kıyamete yakın son devresi.
ahir:
son.
alâkadar:
ilgili, ilişkili, münasebet-
li, bağlı.
aziz:
izzetli, muhterem, saygın.
dua:
Allah’a yalvarma, niyaz.
evvelâ:
öncelikle.
fitne-i ahirzaman:
ahirzaman fit-
nesi.
Hâlık:
yoktan yaratan, her şeyi
yoktan var eden, yaratıcı; Allah.
hemşire:
kız kardeş, bacı.
icat:
vücuda getirme, yoktan
var etme.
ihsas:
hissetirme, sezdirme.
ispat:
delil göstererek iddiayı
sağlamlaştırma.
izah:
açıklama, ayrıntıları ile
anlatma.
katre:
damla.
külliyet:
bütünlük, umumîlik.
mevcudat:
mevcutlar, var
olan her şey, mahluklar.
murâd:
maksat, meram.
nisbî:
birbirine göre, öncekine
göre.
örfî:
örfle ilgili, adetle ilgili, ör-
fe ait, günlük uygulanan ka-
nunlara bağlı olmayıp âdetler
ve zamanın gerektirdiği şekil-
de olan.
risale:
Risâle-i Nur Külliyatını
meydana getiren kitaplardaki
her bir bağımsız bölüm.
selâm:
selâm, esenleme; Al-
lah’ın rızasını kazanmak için
mü’minlerin birbirine ettiği se-
lâmün aleyküm şeklindeki
dua.
sıddık:
çok doğru, dürüst,
hakkı ve hakikati tereddütsüz
kabullenen.
1.
Allah’ın adıyla.
2.
Hiçbir şey yoktur ki, Onu övüp Onu tesbih etmesin. (İsra Suresi: 44.)
3.
Allah’ın selâmı, rahmeti ve berekâtı üzerinize olsun.
| 540 | BARLA LÂHİKASI
1...,530,531,532,533,534,535,536,537,538,539 541,542,543,544,545,546,547,548,549,550,...720
Powered by FlippingBook