Evlilik yaşı dinlere, topluma ve kültürlere göre değişiklik arz eden bir olgudur.
Evlenen kişilerin; özellikle de kızların evlilik yaşı, câhiliye dönemi ile Hz. Peygamber (asm) dönemindeki uygulamaları arasındaki farklar ve benzerlikleri tartışılan ve zaman içerisinde üzerinden İslâm’a saldırılan bir konudur. Evlilik yaşını etkileyen faktörleri coğrafî şartlar, kültür ve gelenek olarak sıralamak mümkündür. Gerek câhiliye dönemi Arap kültürü, gerekse Hz. Peygamber (asm) döneminde insanların hayata daha erken yaşlarda hazır olmalarını gerekli kılmaktaydı. Evlenecek kişi psikolojik olgunluğa daha çabuk eriştiğinden evlilik yaşı da günümüze göre daha erken olmaktaydı. Hz. Aişe’nin, Hz. Peygamber (asm) ile evlendiğinde kaç yaşında olduğu ilk dönemlerde değil de, yakın zamanda tartışma konusu olmuş, hakkında müstakil çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmaların bir kısmı Hz. Aişe’nin evlendiğinde 9 ya da 10 yaşlarında olduğunu savunurken, diğer bir kısmı ise 10 ya da 15 yaşını savunmaktadır. 8
2. Hz. Aişe’nin Genç Yaşta Evlendiği Görüşü
Hz. Muhammed’in (asm) kızı Hz. Fatma, Hz. Peygamber 35 yaşındayken ve Kâbe’nin tamir edildiği sene dünyaya gelmiştir. Aynı zamanda Hz. Fatma, Hz. Aişe’den 5 yaş kadar büyüktür. Böylece Hz. Aişe’nin Hicret döneminde 13, evlendiğinde de 14-15 yaşlarında olması gerektiği kaynaklarda ifade ediliyor. 9
Hz. Muhammed’e (asm) Peygamberlik 40 yaşında verilmişti. Hz. Aişe’nin de peygamberlikten 5-6 yıl önce, 605 yılında doğduğu kabul edilirse, evlendiğinde iddia edildiği gibi 9 yaşında değildir. Aksine 19 yaşında olması gerekir. 10
Bir takım tarihî kaynaklarda Hz. Aişe’nin Milâdî 672 yılında, 67 yaşında vefat ettiğini belirtmektedir. Ahmed İbn-i Hanbel de vefat tarihi 672’yi teyit etmektedir. Hz. Aişe’nin vefat ettiğinde 67 yaşında ise, Hicret’in gerçekleştiği 622 yılında 17 yaşındadır. Yani evlendiğinde 9 değil, 19 yaşında olduğu ortaya çıkmaktadır. 11 Ömer Rıza Doğrul da konuyla ilgili olarak, Hz. Aişe’nin Peygamberimizle (asm) evlendiğinde 15, 16, 17 veya 18 yaşlarında olduğunu ileri sürmektedir.
Diğer taraftan Hz. Aişe’nin küçük yaşta evlendiği hakkındaki rivayetler başta Buhari, Muslim, Ebu Davud, Nesai ve İbn Mâce’den gelmektedir. Onların da bu rivayeti İbn Hişam’dan aldıkları anlaşılmaktadır. İbn Hişam kaynaklı rivayet tamamen reddedilemeyeceği gibi tamamen kabul de edilemez.
Hıristiyan din adamlarından Papaz Louis Ma’luf “El Müncid Fi’l Lügati’l ve’l Ulûmu” adlı Lügat’ında Hz. Aişe’nin 603’te doğduğunu, 623’te evlendiğini ve 696’da vefat ettiğini belirtmektedir. Diğer kaynaklarla karşılaştırıldığından Ma’luf’un Lügat’ında ölüm tarihi daha geç bir tarih olan 696 olarak verilmiştir. Ma’luf “Hz. Aişe’nin, Hz. Muhammed (asm) ile Mekke’de nişanlandığını, Hicret’ten 6 ay sonra Hz. Peygamberle (asm) evlendiğinde 20 yaşında olduğunu” belirtiyor. Lügat’te Hicaz bölgesinde bahsedilen dönemin özelliği “Arap geleneğinde kız çocuklarının yaşı akıl-baliğ olduktan sonra sayılırdı. Akıl-baliğ yaşı da 11 ile 13 yaş arası kabul ediliyor.”
Dolayısıyla Hz. Aişe’nin küçük yaşta evlendiği rivayeti şu şekilde açıklanabilir: Hz. Aişe’nin 11-12-13 yaşlarında akıl-baliğ olduğu kabul edilirse,
11 yaş + evlendiği iddia edilen 9 yaş = 20 evlendiği gerçek yaşı.
12 yaş + evlendiği iddia edilen 9 yaş = 21 evlendiği gerçek yaşı.
13 yaş + evlendiği iddia edilen 9 yaş = 22 evlendiği gerçek yaşı.
Yani Ma’luf’a göre gerçek evlilik yaşı 20-21-22 yaşlarıdır.
Ayrıca dönemin Arap geleneğine göre kız çocukları akıl-baliğ yaşlarına gelene kadar öldürülebilirdi. Ancak akıl-baliğ olduktan sonra öldürülemezlerdi. Eğer akıl-baliğ olduktan sonra öldürülürlerse, kız çocuğunun ailesi Dar’unnedve Mahkemesi’ne kan parası ödemek zorundaydılar. 12 Bundan dolayı, Hz. Aişe’nin akıl-baliğ çağına, rivayetlerdeki evlilik yaşı 9’u da eklersek, evlilik yaşının 20’li yaşlar yani gençlik döneminde olduğu ortaya çıkmaktadır.
İslâm tarihinin klâsik ve modern dönem kaynakları karşılaştırmalı incelendiğinde, Hz. Aişe’nin küçük ya da genç yaşlarda evlendiğine dair iki farklı görüş mevcuttur. Konuya iki farklı gruptan birinin savunulması veya tepki gösterilmesi doğru olmayacaktır.
Ancak üzerinden 14 asır geçen bir evlilik hakkında, dönemin gelenek, kültür, sosyal özellikleri göz önüne alınarak değerlendirilmesinde fayda vardır.
Dipnotlar:
8- Ömer Sabuncu, “Hz. Âişe’nin Hayatı, Şahsiyeti ve İslâm Tarihindeki Yeri”, Harran Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İslâm Tarihi ve Sanatları Anabilim Dalı, Doktora Tezi, s. 49.
9- İbn Sa‘d, a.g.e., c. 8, s. 25; Millî Eğitim Bakanlığı, “İslâm Ansiklopedisi, İslâm Âlemi Tarih, Coğrafya, Etnografya, ve Bibliyografya Lûgati”, Millî Eğitim Basımevi, c. 1, s. 229-230, İstanbul, 1978.
10- R. W. Maqsood, “Islam”, Teach Yourself Ayn Ltd., s. 13, London, 1999; Bünyamin Erul, a.g.m.
11- R. W. Maqsood, a.g.e., s. 16; Bünyamin Erul, a.g.m.
12- Louis Ma’luf, “El Müncid Fi’l Lügati’l ve’l Ulûmu”, Katolik Matbaası, Beyrut, 1956, s. 331.