“O gizli münafık zındıkların garplılaşmak bahanesiyle, siyaseti dinsizliğe âlet yapmalarına mukabil, bir kısım dindar ehl-i siyaset dini siyaset-i İslâmiyeye âlet etmeye çalışmışlardı. İslâmiyet güneşi yerdeki ışıklara âlet ve tabi olamaz. Ve âlet yapmak İslâmiyet’in kıymetini tenzil etmektir.”1
Fevzi Çakmak’ın 10 Nisan 1950’de ölümü ile bu emellerine muvaffak olamayanlar bu defa 1969’da; “Onlar mason, renksiz, Hak geldi bâtıl zâil oldu” sloganıyla Türkiye’nin çehresini değiştiren AP’den milletvekili devşirerek, Erbakanlı MNP ile büyük bir fitnenin de kapısını açmış oldular.
Risale-i Nur’un memlekete yeniden dini kazandırması ve Demokratlar’ın önünü açmasıyla rahatlayan bir kısım dindar ehl-i siyaset, AP’deki ehl-i dünya vekiller bahanesiyle, dinli dinsiz diye merkez sağı böldüler.
Son yarım asra baktığımızda “ağır sanayii, tank, yerli uçak, otomobil vs. gibi çeşitli hayali vaadlerle milletin gözünü boyayıp, Demokratlar’ın senelerce yaptığı fabrika ve sanayi gibi elde ne var ne yok sattıkları yetmiyormuş gibi, Demokratların ikmâl ettikleri dinî değerleri de yerle yeksan ettiler.
Erbakan din adına ortaya çıktığında “Müslümanların sayısı bizimle belli olacaktır, (daha sonra da) bize oy vermeyenler patates dinindedir” demişti.
“Sen, Refah ‘ hizmet etmezsen hiçbir ibadetin kabul olunmaz. Diğer partileri desteklersen, batağa düşen insanlardan sen sorumlusun. Hepimiz Refah’ın emrine itaat edeceğiz. Refahlı olmayan patates dinindendir.” (Yeni Günaydın, 15 Mart 1994)
Demokratlar’a darbe yapıldıkça büyüyen din referanslı siyaset, 12 Mart Muhtırası sonrası MSP ile artık İHL’lere kadar girmiş, dindarları kendi çatılarında toplamak için” bize oy vermiyorsunuz” diye Nurcu gençlere saldırmaya kadar işi ileri götürmüşlerdi. Bu tekelcilik aradan 50 sene geçmesine rağmen halen devam etmekte, özellikle Nurcular’a (Yeni Asya’ya) Demokratlar’ı destekledikleri için kin beslediklerini açıkça beyan etmekteler.
İlginçtir, ihtilâller; 12 Mart MNP’yi kapatıp MSP’yi, 12 Eylül MSP’yi kapatıp RP’yi, 28 Şubat RP’yi kapatıp FP’yi, onu da kapatıp AKP’yi doğurmuştur.
DİN UMUMUN MUKADDES MALIDIR
Siyasettir bu, bir parti milletin teveccühünü kazanmışsa elbette yaşamalıdır. Ancak nice emeklerle Anadolu’nun bağrına yerleştirilen dini, siyaset aracı yapıp insanları fişlemeye kadar götürmeleri ve bu sebeple dinden kaçmalara sebep olmaları “bir kişinin imanını kurtarmak sahra dolusu kırmızı koyunlara bedeldir” derdiyle dertlenen Nurcular’ın en büyük derdi olsa gerek.
Nasıl olmasın ki; ahirzamanın en büyük fitnesi insanların imanına kasdetmesidir. Bu sebeple “dinim beni intihardan men etmeseydi, Said bu gün toprak olmuştu” 83 senelik acıyı özetleyen cümle ile, sıfırlanan dini yeniden inşa için her şeyden (dünyadan, aileden, istirahattan, bir parça kuru ekmekten, hürriyetten) vazgeçilmiş nice bedeller ödenerek, imanların kurtulmasına çalışılmış ve ortaya konulan programla kurtarmış bir Mehdiyet hareketi varken, bütün bu emeklere kasteden (ki Risale-i Nur’un bir çok yerinde ikaz edilen) din(i)dar siyaset, bu vatana yapılmış en büyük tehlikelerden biridir; “Hem umumun mal-ı mukaddesi olan dini, inhisar zihniyetiyle kendi meslekdaşlarına daha ziyade has göstermekle, kavî bir ekseriyette dine aleyhtarlık meyli uyandırmakla nazardan düşürmek ise, muharriki tarafgirliktir.” 2
Bütün bu ders ve ikazlara rağmen ihtilâllerin büyütüp, güya siyasetten uzak durmuş Nurcular’ı içine çekerek parlattığı din soslu siyaset, tam da Üstadın endişelendiği noktaya geldi.
Gelinen noktada; dini tekelleştiren bir siyasetle, Müslüman sayımı yapılıyor. Saraydan başlayan bu diskurla “bir tarafı din adına desteklemek” karşıyı otomatik olarak vatan haini damgasıyla dinsizlik safına atıyor. Muhalefetin namazı da başörtüsü de takiyye.
Onlar mı? Hâşâ takiyye bilmezler!
Zira, Müslümanların sayısı onlarla belli olacaktı ki, oldu; mafyasıyla, hırsızıyla, pudra şekeriyle, iktidar için her haltın fetvasıyla!
Yarım asır evvel bunlar sahneye çıktıklarında, Zübeyir Ağabeyin; “İslâm’a fitne girecek” diye neden kahrolduğunu, bu gün bu tabloyu görünce mi anlayacaktık?
Dipnotlar:
1- Tarihçe-i Hayat.
2- Sünûhat.