Ankara Kocatepe Camiinde düzenlenecek Bediüzzaman Mevlidine; 2015 yılında, Terör bahanesiyle,
2016 yılında, 15 Temmuz darbe teşebbüsü sebebiyle izin verilmedi.
2017 yılında, OHAL bahanesiyle Kocatepe Mevlidine izin verilmedi.
2018 yılında, yine izin verilmedi.
2019 yılında, farklı (!) bir gerekçeyle (caminin merkezi konumda olması ve merkezi ezanların okunması münasebetiyle talebiniz yerine getirilememiş olup) izin verilmedi. Daha önce yapıldığı zaman merkezi konumda değildi demek ki… ya da merkezi camilerde mevlid okutulması yasak .. Yoksa sadece Bediüzzaman’a has bir yasak mı?
26 Mart 2017 Haliç Kongre Merkezinde yapılacak Bediüzzaman paneli gayrı resmi bir şekilde iptal edildi.
23-30 Mart 2018 Tarihleri arasında düzenlenecek Gazetemiz, Risale-i Nur Enstitüsü, Köprü dergisi ve Yeni Asya Vakfının ortaklaşa düzenledikleri ‘Hürriyet ve Demokrasi Ekseninde İslâm Kardeşliği’ başlıklı panel yine Haliç Kongre Merkezinde yapılacağı ilan edilmesine ve sözleşme yapılmasına rağmen yine iptal edildi.
Ama iktidar partisini destekleyen gruplara, aynı panelin yapılmasına izin verildi.
01.11.2017 Tarihinde, Tokat Kitap Fuarında Yeni Asya standı, gece gizlice basılıp, Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin resminin olduğu stand yıkılıp, kitaplar dışarıya atıldı. Olayın arkasında Belediyenin olduğu ifadelere geçti.
2018 Diyanet İşleri Bakanlığınca, Ramazan ayında Ankara ve İstanbul’da düzenlenen kitap fuarlarında yer olmadığı gerekçesiyle Yeni Asya’ya izin verilmedi.
2018 yılında bazı cezaevlerine, Kur’an, Risale ve Cevşen içerikli kitapların alınmasına yasak konuldu. Adalet Bakanlığı Kur’an’ın haberleşme aracı olarak kullanılabileceği gerekçesiyle yasağı savundu. Anayasa Mahkemesi skandal bir karara imza atarak, tutuklulara verilecek kitap ve yayınların engellenebileceğini ancak, tutuklu veya hükümlünün ücretini vermesi halinde söz konusu yayınları almasının engellenemeyeceğini karara bağladı. Yani siz, bir tutukluya Kuran götürüp verdiğinizde; Cezaevinin inisiyatifinde alıp almaması. Ama aynı Kur’an’ı tutuklu parasını öderse Cezaevi Yönetimi almak zorunda. Buna rağmen halen bazı cezaevlerinde bu karara dahi uyulmuyor. Sanki cezaevinde “ıslah” kaldırılmış gibi.. Mahkum ve tutukluların cezalarının verilmesi gerektiği gibi ıslah edilmeleri de hukuken gerekli değil mi?
Yine bazı cezaevlerinde tüm Yeni Asya’ya ait yayınlara yasak konuldu. Yeni Asya tarafından verilen Kur’an-ı Kerim’ler de dahil.
Diğer tüm gazetelere izin verilirken; Adalet Bakanlığının 17.07.2019 tarihli Yeni Asya hakkında herhangi bir yasaklama kararı yok “ demesine rağmen; aynı gerekçeyle sadece Yeni Asya Gazetesine birkaç cezaevi tarafından konulan yasak halen devam ediyor.
2012 Tarihindeki bir karikatür sebebiyle 4 ayrı soruşturma açıldı. Aynı yazı için üç ayrı yerde ifadeye çağrıldı. Hepsini yazmak yekun bir yer tutar, bu sebeple açılan soruşturmaları tahmininize havale ediyorum.
Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Yönetmenine verilen Basın Kartı, aynı şartlar devam etmesine rağmen iptal edildi. (Sonra geri alındı)
Yeni Asya Gazetesi çalışanlarının Basın Kartları, birkaç yıldır hala verilmiyor… Basın mensuplarının hakkı olan gri pasaportun Yeni Asya’dan kimseye verilmemesi ve engel çıkarılmasını ve diğer resmi kurumlarda Yeni Asya’ya yapılan muameleleri tahmininize havale ediyoruz.
Son söz Üstad’ın:
Size ihtar ediyorum: Kur’ân’a dayanan Risale-i Nur ile mübareze etmeyiniz. O mağlûp olmaz.
Fotoğraf: Erhan Akkaya / Yeni Asya