12 Haziran’da çalışmalarına ara veren Meclis, vergi paketi, öğretmenlik meslek kanunu, kripto varlıklar ve yargı paketi ile ilgili düzenlemeler için Temmuz sonuna kadar mesai yapacak.
Eski AYM ve Yargıtay başkanlarının zaman zaman, “adil yargılama hak ihlali yüzde 77”, “kararların yüzde 99’u geçersiz”, “10 kişiden yargıya güvenmiyor” şeklindeki açıklamaları gösteriyor ki, vatandaş yargıya güvenmiyor.
Asal Araştırma tarafından yapılan araştırmada adalete güvenmeyen oranı yüzde 67.7, güvenenlerin oranı yüzde 24.5 çıkması da bunu gösteriyor. Bu yüzden öncelikle yargı reformunda en başta adalete güvene sağlayacak düzenlemeler getirilmesi gerekiyor.
Yargıya güvenmemenin göstergelerinden birisi de, vatandaş başına bir iş geldiğinde adalete güvenip sonucu mahkemeden aramak yerine siyasetçilerin kapısını çalmalarında görülüyor. Öldürülen Ülkü Ocakları eski Başkanı Sinan Ateş’in eşinin başta cumhurbaşkanı başkanı olmak üzere parti genel başkanlarını ziyaret etmeleri de bunun en son örneği oldu.
Vatandaşın adalete olan güven artırılması Türkiye’nin en önemli sorunudur. Ülkenin en köklü sorunlarının çözümü de buna bağlıdır.
***
25 YILIN EN KÖTÜ DURUMU
Öyle görülüyor ki, asgari ücrete önümüzdeki ay zam yapılmayacak. Görevi devraldığında yüzde 39 olan enflasyonu yüzde 75.45’e çıkaran Maliye Bakanı Mehmet Şimşek bu konuda kararlı görülüyor. Emekliyi de ek zam vermesi de düşünülmüyor.
Bayramdan önce emekli maaşlarını ödemeyen ya da ödeyemeyen hükümet, çay ve buğdaya enflasyonun çok altında taban fiyat vererek üreticiyi perişan etti. Çiftçi, işçi, memur ve emeklenin hakkını savunması gereken sendikaların sessiz kalması da Türkiye’de sivil toplum örgütlerinin kötü bir imtihanı oldu, oluyor.
Asgari ücret görüşmelerinde işçinin temsilcisi olan Türk-İş Başkanı’nın, “Dar ve sabit gelirlerinin durumu son 25 yılın en kötü noktasında” derken, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun toplanması için bir şey söylememesi de dikkat çekici. Asgari ücrette taraf olmayan hükümetin dediği olurken, işçi ve işveren temsilcilerinin seslerinin çıkmaması da düşündürücü.
***
2023’Ü YILLAR ÖNCE BUGÜNLERİ GÖRMÜŞ
Numan Kurtulmuş’un 2023 yılı tahminleri sosyal medyada gündem oldu. Sivil anayasa için Meclis’te grubu olan ve olmayan partileri ziyaret eden Kurtulmuş, yıllar önce HAS Parti Genel Başkanı iken yaptığı bir konuşmasında sanki bugünleri görmüşçesine “Eğer AKP 2023’ta iktidar olursa hâlâ yeni anayasayı tartışıyor olacağız” demişti. Dediği gibi de oldu.
AKP iktidarında anayasada 12 kez değişiklik yapıldı, 177 maddelik anayasanın 30’u aynı maddelerde olmak üzere toplam 134 hükmünde değişikliğe imza atıldı. Şimdi de yine bir değişiklik hazırlığı var ve bu Kurtulmuş’un görüşmeleri ile yapılmaya çalışılıyor.
Kurtulmuş’un yıllar önce söylediği gibi 2023 seçimlerinde AKP birinci parti oldu ve ülke hâlâ sivil anayasayı tartışıyor. Bu gidişle de tartışmaya devam edecekr. Çünkü yeni anayasa denildiğinde iktidarın aklına Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemin iyileştirilmesi ve cumhurbaşkanı seçimi için 40+1 geliyor. Kurtulmuş, o tarihte yaptığı konuşmasında, başka tahminlerde de bulunmuş.
AKP’nin 2023’te sebep olacağı derin yoksulluktan tutun da, boşanma ve evlenme oranlarının önüne geçtiğine, genç üniversite mezunu işsizlerden, kredi kartları borçları yüzünden evine haciz gelmeyen kimsenin kalmayacağına kadar birçok şeyi tahmin etmiş…
Bu konuşmanın yer altığı video sosyal medyada en çok izlenenler arasında girmiş. Vatandaş “Kurtulmuş yıllar sonra bu tahminlerinin tuttuğuna üzülüyor mudur, seviniyor mudur?” diye merak ediyor.