"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Felekler yandı âhımdan...

M. Said ZEKİ
24 Şubat 2025, Pazartesi
İstibdat belâsından çektiğimiz zulüm ve haksızlıkları, feleğe mi şikâyet edeceğiz yoksa adalete mi?

Namık Kemal “Felek her türlü esbâb-ı cefasın toplasın gelsin,/ Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azîmetten” derken; Fuzûlî sevgiliden şikâyet ediyor:  

“Beni candan usandırdı, cefâdan yâr usanmaz mı? Felekler yandı âhımdan, murâdım şem'i yanmaz mı?”

(Sevgilinin cefası beni candan usandırdı, cefa etmekten kendisi usanmaz mı? Âhımın ateşinden gökler yandı, muradımın mumu hâlâ yanmaz mı?)

Fuzûlî'nin (1494–1556) Hz. Peygamber (asm) için yazdığı “Su Kasidesi”ni  bize öğretmek için lise edebiyat hocamız Mahmut Bey âdeta çırpınırdı:

“Tînet-i pâkini rûşen kılmış ehl-i âleme/ İktidâ kılmış tarîk-i Ahmed-i Muhtâra su.

(O güzel ahlâkını insanlara ilân etmiş. Su, seçilmiş Ahmet’in yoluna tâbi olmuş.) Öyleyse biz de su gibi onun ahlâkına tâbi olalım.

DÜNYA EVRENİN MERKEZİ Mİ?

O yıllarda edebiyat dersinde  “felek” kelimesinin anlamını çözmek için gayret sarfetmiştik.

Tevafuken yakın zamanda Divan edebiyatı profesörü Mahmut Kaplan Hocamızın “Bahara Muhtaç Olmayan Gonca” adlı şiir tahlilinde felek hakkında açıklayıcı bilgiye rastladık1 :

“Felek kelimesinin 1. Gök, gökyüzü, semâ. 2. Talih, baht, kader. 3. Her gezegenin bulunduğu gök tabakası gibi anlamları var.

Eskilere göre gök tabakası, yani felekler dokuzdur. Her semada bir yıldız tasavvur edilmiştir. Batlamyus’un tasavvuruna göre, dünya evrenin merkezidir ve çevresinde iç içe geçmiş bir şekilde dokuz felek bulunur.

DOKUZ FELEK...

Dünyadan dışa olmak üzere sırasıyla Ay, Utarit (Merkür), Zühre (Venüs), Şems (Güneş), Mirrih (Merih), Müşteri (Jüpiter), Zuhal (Satürn),  felekleri yedi gezegen feleğini oluşturur.

Sekizinci felek sabit yıldızlar ve burçlar feleği, dokuzuncu felek ise atlas, en büyük felek (felek-i âzam) veya felekler feleği (felekü’l-eflâk) gibi isimler alır.

Hükemâ felsefesine göre, sekizinci feleğe kürsî, dokuzuncusuna arş denilmiştir.

Feleklerin dönüşünün insanların üzerinde çeşitli etkileri olduğuna inanıldığından, felekle kader düşüncesi arasında bir bağ kurulmuş, kimi zaman da “kahpe felek” gibi sözlerle şikâyet konusu olmuştur.

İstibdadı hisseden, ancak kazâ ve kadere itiraz edemeyen şairler, dünyada olup biteni feleğe ve yıldızlara isnad ederek, rûhî tezâhürlerini izhâr etmişlerdir.

“AH, ŞU İSTİBDAT!”

Bu meyanda Üstad Bediüzzaman'a da; daha önce yaşayan âlimler, istibdadın fenalığında bahsetmişler mi, diye sorulmuş.

Cevaben; İstibdadın görünmeyip ismi belli olmasa bile, herkesin ruhunu zehirlendiğini; şairlerin, müelliflerin zamandan şikâyet ve dehre itiraz ve feleğe hücum edip itiraz oklarını istibdadın bağrına attıklarını, bütün vâveylâların istibdat pençesinin tesirinden geldiğini, söylüyor. Feleğe atılan taşların ümitsizlik olarak döndüğünü belirtiyor.

Peki; felekten, şu zaman ve dehrin şikâyetinden Sâni-i Zülcelâlin sanat-ı bedîine itiraz çıkmaz mı, diye aklımıza gelen soruya Üstad:

“Hayır, asla!” diyor ve devam ediyor: Belki manası şudur: Güya şikâyetçi der ki: İstediğim emir ve arzu ettiğim şey(e)  (....) hikmet-i İlâhî razı değillerdir ki, (....) istediğimiz semeratı koparsın. Verse de tutamaz, düşse de kaldıramaz. Evet, bir şahsın tehevvüsü için büyük bir dâire-i muhîtayı hareket-i mühimmesinden durdurmaz.2 

“İYİLİKLER REİSLERE, FENALIKLAR FELEĞE!”

Eminim cevap kadar haşiyeler de ilginç gelecek size:

Dur, geçme, anla! Yani iyilikleri reislere, fenalıkları zamana verip şetimle şekva ederler.

Bak, gereksiz şeylerin içinde nasıl da kalakaldılar! Ne zaman saadet önlerini aydınlatsa reislerini överler; ne zaman da üzerlerine karanlık çökse zamanı kötülerler.

Dipnotlar: 

1-Mahmut Kaplan, https://www.somuncubaba.net/ makale/bahara-muhtac-olmayan-gonca)

2- ESDE, Münazarat, s. 195.

Okunma Sayısı: 203
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı