"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İmanî konuları içtimaî ölçülerle birlikte okumak

İbrahim ERSOYLU
25 Ekim 2024, Cuma
Üstadımız Bediüzzaman, Risale-i Nur Külliyatı’nın bir bütün olduğunu, kitaplarının birbirine tercih edilemeyeceğini, her birinin kendi makamında riyaseti bulunduğunu ve ahirzamanı tenvir eden Kur’ân’ın manevî bir mu’cizesi olduğunu beyan etmiştir.1

Üstad, Kur’ân ve hadislerden ilham alarak telif ettiği Külliyat’tan Sözler, Mektubat, Lem’alar gibi eserlerde iman hakikatlerini izah ve ispat ederken; Münazarat, Sünuhat, Divan-ı Harbî Örfî, Emirdağ Lâhikasında,  Nur Talebelerinin içtimaî ve siyasî alanda nasıl bir tercih yapmaları gerektiğini gösteren ölçüler ortaya          koymuştur.

Risale-i Nur Külliyatı’nı bir bütün olarak kendi telifi gibi kabul edip okuyarak ve hazmederek hayatına taşıyan ve onun neşrini ve onunla hizmeti hayatının gayesi bilen kişilere Nur Talebesi denir. 2

Sadece imanî bahisleri okumak ve onlar üzerine yoğunlaşmak, içtimaî ve siyasî ölçüleri göz ardı etmek, Nur Talebesinin imanını takviye ederek onu salabetli bir Mü’min, bir Müslüman yapabilir. Ancak böyle bir Nur Talebesinin, yanlış siyasî ve dünyevî cereyanların peşine takılıp onların hatasına ve zulümlerine destek vermek gibi manevî tehlikelere maruz kalması kuvvetle muhtemeldir.

Üstad’ımızın vefatından sonra 1960-80 yılları arası dönemde Nur Talebelerinin çoğu, merhum Zübeyir Gündüzalp’in, saff-ı evvel ağabeylerle birlikte daire içinde tesis ettiği meşveret sistemi ile birlik ve beraberlikle hareket etmişlerdi.

Onlar, o zamanlarda imanî hakikatleri içtimaî ve siyasî ölçülerle birlikte okuyup hayata uygulamalarının bir neticesi olarak, Ahrar/ Demokrat siyasî Misyona topluca destek verip onu iktidara taşımışlardı.

Ezcümle Nur Talebelerinin çoğunun desteği ile Süleyman Demirel’in başkanlığında ve Adalet Partisi ile tek başlarına iktidara gelen Ahrar/demokratların 1965 -1971 arası döneminde Türkiye, hem demokrasi ve adalet, hem dinî hizmetler, hem de ekonomik kalkınmada sıçrama kaydetmişti. O süreçte ülkemiz, % 6’lık büyüme hızı ve % 5 enflasyonla Cumhuriyet tarihinin en başarılı kalkınma dönemini yaşamıştır.3

12 Eylül 1980 darbecilerinin daire içine kontak sokmalarıyla oyuna gelen Nur Talebelerinin önemli bir kısmı, sadece imanî hakikatlerine yoğunlaşmaları, Nurun içtimaî ve siyasî ölçüleri göz ardı etmeleri veya hatalı yorumlamaları neticesinde Ahrar/ demokrat güçler yerine, demokrat ve liyakat sahibi olmayan aşırı uç siyasî akımlara destek vererek onları iktidara taşımışlardır.

O iktidarlar da Türkiye’yi demokrasi yerine istibdatla yönetmişler, yanlış politikalarla ülkemizin siyasî ve sosyal dengelerini bozarak, din hizmeti yapan yapıları da devletin makam ve imkânlarıyla politize edip kendilerine bağlayarak ahlâkî ve ekonomik krizlere sürüklemişlerdir. Ne yazık ki günümüzde de benzer bir destek ve ülkenin maruz kaldığı perişan bir durum mevcuttur.

Son söz: Türkiye’nin hâl-i hazırda içine düştüğü kötü durumdan kurtulup demokrasiye geçmesi ve rahata kavuşmasının Nur Talebelerine bağlı olduğunu düşünüyorum. Onların en azından çoğunun, Nur mesleğinin imanî hakikatlerinde ittihat ettikleri gibi içtimaî ve siyasî ölçülerinde de birleşerek, müstebit hâkim siyasîlere olan desteklerini çekerek şimdi zayıf ve az görülen Ahrar/ Demokratlara destek olmaları hem Risale-i Nur hizmeti, hem de ülke menfaati için zarurîdir.

Dipnotlar:

1- Kastamonu Lâhikası, s. 32. 2- Mektubat, s. 400. 3- Kazım Güleçyüz, İslâm, Demokrasi, Laiklik, YAN, 2015, s. 7-8, vd.

Okunma Sayısı: 1488
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Semanur Tunoğlu

    25.10.2024 21:15:10

    Üstadımızın bu vatanda dört parti vardır sözleri tarihe mi karıştı yani?

  • Ömer

    25.10.2024 17:51:19

    Partiler bitmiştir. İttifak eden Hürriyet perver ve Demokrasiyi savunanlar, bir masada olanlar kazanacaktır.

  • A. Yılmaz

    25.10.2024 05:35:13

    Hocam öncelikle demokrat partinin gerçekten ahrar ve demokrat olması lazım bunun için. Şimdi tutup da halk partisine oy verin diyemeyiz kimseye.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı