"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yârim keskin bıçak!

İbrahim Aktaşcı
10 Kasım 2024, Pazar
Vaktiyle, memleketin birinde, padişah fermanıyla halkın silah taşıması yasaklanır. Kolcular teftiş yaparken, Hoca Nasreddin’in üzerinde kocaman bir bıçak bulurlar ve “Sen padişahın fermanını işitmedin mi?” diye hocaya çıkışırlar.

Hoca “Efendiler, ben medrese hocasıyım” der. “Medresede katipler bazı harfleri, kelimeleri yanlış yazıyorlar. Ben bu bıçak ile o yanlışları kazır, düzeltirim.”

Zabıtalar şaşırır: “İyi de hoca, küçücük bir harfi düzeltmek için bu koca bıçak neyine gerek?” Hoca gülümser ve şöyle der: “Efendiler, bazen öyle yanlışlar oluyor ki bu bıçak bile az geliyor…”

Bugünkü köşe yazımız, “düşen bıçağı tutmaya çalışan” dostlarımız hakkında olacak.

Kimi ağabey ve kardeşlerimiz, bazı dost meclislerinde bizlere şöyle diyorlar: “Yeni Asya müzmin muhalif hâline geldi. Bu muhalefet dili içimizi karartıyor. Oysa bizim elimizde nur var. Yaptığımız muhalefet, elimizdeki nura talip olanları kaçırıyor.”

Evvela biz de Nasreddin Hoca gibi diyelim: “Biz kimseye körü körüne muhalefet etmiyoruz, hakikati söylüyoruz. Bugün iktidarın öyle büyük yanlışları var ki bu koca bıçak dahi yanlışları düzeltmeye yetmiyor. Yani yaptığımız muhalefet az bile.”

Muhalefet ediyor olmanın Nurlara talip olanları kaçırdığı fikrine gelince. Biz bu fikre de katılmıyoruz. Hatta aksini düşünüyoruz. Misal verelim:

Diyanet İşleri Başkanı bir konuşma yapıyor. Konuşmasında, Kur’ân-ı Kerîm’deki bir yasaktan bahsediyor. Binlerce kişi Başkanın konuşmasının altına şunları yazıyor: “İktidarın filanca yaptığı yasak değil mi? Onu da söylesene…”

Bir Cuma hutbesinde içkinin ve zinanın günah olduğundan bahsediliyor. Binlercesi hemen, “Peki iktidarın filanca zulmü günah değil mi” diye soruyor ve ekliyor. “Hutbede niye bunları duyamıyoruz!”

Cemaat ya da tarikatların hocaları, önde gelenleri, Allah’ın bir emrini hatırlatıyorlar. Onlara deniliyor ki “Bu emirleri iktidara da hatırlatmaya cesaretiniz var mı?”

Kısacası, din adamları haksızlıklara ve zulümlere karşı sessiz kalınca, “akılları gözlerine inmiş avam”, konuşmacının şahsı ve duruşu yüzünden, onun tebliğ ettiği hakikatleri de hor görüyor, karşı çıkıyor.

Yani din adamlarının iktidarın zulümleri karşısındaki sessizliği, dinin emirleri hakkında verdikleri nasihatleri tesirsiz bırakıyor.

Bununla birlikte bâtıl görüşlü bazı ilâhiyatçılar ve hatta İslamiyet’e savaş açan inançsızlar; iktidara karşı öyle bir muhalefet ediyor ve hakkı öyle bir söylüyorlar ki bu sayede takdir görüyorlar.

Siyasette hakkı söyleyerek müşteri çeken böyle bâtıl fikirlerin savunucuları; evvela revaçta olan içtimaî meseleleri nazara verip rağbet gördükten sonra, yanında eşantiyon olarak küfrü ve dalaleti insanlara sunuyorlar. Böylece onlar, dili bağlı ve baskı altındaki ehl-i hak ile mücadelelerine beş sıfır önde başlıyorlar.

Yani bizim hakikati söylememiz, haksızlığa karşı muhalefet etmemiz, Nurlara talip olanları kaçırmıyor. Biz hakkı söylemekten vazgeçtiğimizde, taliplilerin sayısı da artmayacak.

Bu maksatla ve iyi niyetle “muhalefet etmeyelim, tebliğ vazifemize zarar verir” diyen ve üslubumuzca muhalefetimizi eleştiren dostlarımıza şunları söyleyelim:

Düşen bıçağı tutmaya çalışmayın. Bu ancak elinizi yaralar, gönlünüzü incitir. Bunun yerine bıçağın bir ucundan da siz tutun, olur da yanlış yeri/kişiyi keserse diye buna mâni olmaya çalışın.

Hakikat keskin bir bıçak dahi olsa, o keskin bıçak bizim yârimiz olmaya devam edecek inşallah…

Okunma Sayısı: 1689
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Salih

    11.11.2024 19:15:04

    5." İhtilaf u tefrika endişesi Kûşe-i kabrimde hattâ bîkarar eyler beni. İttihadken savlet-i a'dayı def'e çaremiz İttihad etmezse millet, dağdar eyler beni... Yavuz Sultan Selim "

  • Salih

    11.11.2024 19:07:17

    4. " Zerratı günahkârlardan mürekkeb bir hükûmet, tamamıyla masum olamaz. Demek nokta-i nazar, hükûmetin hasenatı seyyiatına tereccuhudur. Yoksa seyyiesiz hükûmet muhal-i âdidir. Ben öyle adamlara, anarşist nazarıyla bakıyorum. Zira onlardan birisi -Allah etmesin- bin sene yaşayacak olsa, âdeta mümkün hükûmetin hangi suretini görse, hülya ile yine razı olmayacak."

  • Salih

    11.11.2024 19:06:33

    1. "Şeriatta yüzde doksan dokuz ahlâk, ibadet, âhiret ve fazilete aittir. Yüzde bir nisbetinde siyasete mütealliktir, onu da ulü'l-emirlerimiz düşünsünler." 2."Bu zamanın en büyük farz vazifesi, ittihad-ı İslâmdır. 3." Evet tevhid-i imanî, elbette tevhid-i kulûbü ister. Ve vahdet-i itikad dahi vahdet-i içtimaiyeyi iktiza eder. Evet, inkâr edemezsin ki sen bir adamla beraber bir taburda bulunmakla, o adama karşı dostane bir rabıta anlarsın ve bir kumandanın emri altında beraber bulunduğunuzdan arkadaşane bir alâka telakki edersin. Ve bir memlekette beraber bulunmakla uhuvvetkârane bir münasebet hissedersin. Halbuki imanın verdiği nur ve şuur ile ve sana gösterdiği ve bildirdiği esma-i İlahiye adedince vahdet alâkaları ve ittifak rabıtaları ve uhuvvet münasebetleri var."

  • Abdullah tunç

    11.11.2024 00:14:02

    Bir Nur talebesinin görevi sürekli bir partinin aleyhin de olmak ve sürekli bir partiyi övmek değildir.Ri sale-i Nur bir partiya tabi ve dahil olamaz.Bütün si yasetlerin fevkindedir.Nur talebeleri hiçbir siyasi ce reyanın direktifleriyle ha reket edemez.Nur mesle ğinin haricinde hiç bir meslek ve meşreple ve mensuplarıyla meşgül ol maz,haşir neşir olmaz. Nur talebesi şahıslara as la bağlanmaz.Hakikate bağlanır.Nur talebesi hiç menfiliklerle meşgül olmaz,sadece mesleğinin muhabbetiyle hareket eder.Hadiselere, başa ge lenlere; kader nazarıyla.ba kar.Kesin biliyor ki; "Allahın emir ve iradesi, havl ve kuvveti olmazsa, hiçbir şey hiçbir şeye mudahale etmez."İlahi izin dairesinde hadiseler cere yan ettiğine göre bizlere düşen altındaki hikmet ve adaleti aramaktır.Çünkü "müsibetler Rabbani icraatlardır."

  • Pelin Kurukahveci

    10.11.2024 21:02:13

    Doğruları her zaman söyleriz. Hrr yerde söyleriz. Bunu söylemek için muhalefette olmaya gerek yok. Nur talebeleri bu halkın hepsine kucak açmalıdır. Sadece muhalefete odaklanırsak ve kendimizi öyle etiketlersek siyasete tersinden alet olmuş oluruz. İktidara destek verenlerde bizim hizmetimize muhtaç çünkü. Muhalefetten özellikle chp den görünürsek iktidara oy verenlerde bizim gerçek mesleğimizi siyasete alet ettiğimizi düşünebilirler. Bu bir tehlikedir.

  • Yahya Yıldız

    10.11.2024 19:41:14

    Risale-Nur mesleği, Yüce Kitabımızın bu zamandaki en orijinal tefsiri olduğu okuyanlarca kabul edilmiş bir hakikattır. Kuranın temel ana konularından biri olan adaleti mahzayı savunmak muhalefet ise, yaşasın muhalefet. Üstadın Divanı Harbi Örfi,Sünnühat, Münazaraya vb kitaplar baştan aşağıya acaba nelerden bahsediyor? Lütfen Nurlar adına konuşurken aynamızı yüksek tutalım…

  • Halil

    10.11.2024 18:57:41

    Genç yazarımızı tebrik ediyorum, iktidara muhalefet, siyaset değildir, ehli sünnet ülamasının görevidir, Yeni Asya bunu yapıyor, elhamdülillah!!

  • Abdullah tunç

    10.11.2024 16:59:20

    Üstad Hazretleri mahke mede,Halk Parisi iktidarın da; değil sizinle " mübare ze" etmek, sizi düşünmek bile vazifemizin haricinde dir diyor.O zamanlar bütün zulümleri Halk Par tisi yapıyordu.Bütün mağ duriyetlere o sebep olu yordu.Üstad ve Nur tale beleri katiyyen bunlarla meşgül olmuyorlardı.Sa dece iman hizmetiyle meşgüldüler.Bu yaşanılan örnek ortada iken bu yoğunlukta iktidar ile mü bareze etmek Üstad'a mu halefettir.Siyasi partiler iktidarın bütün zulümleri ni ortaya koyuyorlar.En şiddetli muhakefet yapı yorler.Bizler neden gerek siz, vazifemiz olmayan bir muhalefeti yaparak,şim şekleri cemaatımızın üstü müze çekiyor.Bizler hiçbir partiye düşmanlık yapa mayız.Çünkü bütün parti lerde Nur'un aşıkları var. Bunların önünü kesme mek lazım.Hepsine doğru yolu gösterebiliriz...

  • Hasan Bulut

    10.11.2024 15:28:29

    Siyasi ve içtimai meseleleri, imani meselelerden alâkası yokmuş gibi göremeyiz. Biz siyasi ve içtimai meselelere de imani bir gözlükle bakarız. Biz siyasilere İslamiyet, vatan, millet adına yardımcı olmaya çalışıyoruz. Yaparlar, yapmazlar onların meselesi. Biz vazifemizi yapmakla mükellefiz. Birilerinin hoşuna gider veya gitmez. Bunun kaygısıyla hakikati söylememek, hakka karşı bir hürmetsizlik olur. Hakikati söylemenin elbette ki bir bedeli de olabilir. Bu, insanlık tarihi boyunca da hep böyle olmuştur.

  • Cafer

    10.11.2024 15:03:52

    İnşallah. Rabbim yar ve yardımcınız olsun. Harika bir yazı ve gerçekleri beyanı. Allah razı Olsun. Biz çift yönlü zarardayiz. Hakkı söyleyerek taraftar kazanan batıl efkara taraftar olanlar kadar sureti haktan olup yaptığı yanlışlar yüzünden dinden, haktan uzak Kalanlar en büyük kaybımız. Neslimizin hali pür melali buna delildir....

  • Zeynep

    10.11.2024 14:30:30

    Çok yerinde tespitler...Kaleminize sağlık👍👍

  • Murat Yaşar

    10.11.2024 13:43:00

    Binler tebrik maşaallah kardeşim

  • Ömer

    10.11.2024 12:25:39

    Kazım Güleçyüz,ün Derin Tuzak Yeşil Kemalizim kitabınıda okuyalım Yeni Asya Yayınlarından bir zahmet.Meyva verecek ağaç taşlanır. Cesur, gündemi yakalayan genç kardeşimizi tebrik ediyoruz.👏👏👏🌅

  • Hatice

    10.11.2024 12:18:23

    En gür Seda İslam'ın olacaktır eline diline kalemine sağlık kardeşim istikamet üzere kalınız inşallah

  • Semanur Tunoğlu

    10.11.2024 11:56:11

    Sizin bu iddianız hiç de doğru değil. Muhalefetin yapacağı görevlere karışmamak lazım. Doğruyu yanlışı söylemek kifayet eder. Ortadaki yanlışları söylemek için illa ki muhalefet olmaya gerek yoktur. Bizim vazifemizde muhalefet değil iman hizmetidir. Berayı malumat.

  • Oğuz Yiğiter

    10.11.2024 10:13:16

    55 yıllık Yeni Asya misyonunun, emaneti devralan genç yazarlarımızca hüvesi hüvesine devam ettirildiğini gösteren bu harika yazınızdan dolayı bütün kalbimle tebrik ediyor, bu zihnî istikamet çizgisinin emsal-i kesiresiyle genç kuşaklarda kıyamete kadar devam etmesini niyaz ediyorum...

  • Şerafettin Birol

    10.11.2024 09:49:46

    👍👍👍

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 08:15:30

    Bizim doğal yaşam alanımız Müslüman mahallesidir. Her ne kadar siyasal İslam ideolojisi ile uyum içerisinde olmasak ve farklı yönetim anlayışlarımız olsa da bu bizi mahalleden taşınmaya itecek bir sebep değildir. Geçmişte demokratların iktidarları da bu mahallenin desteği ileydi. Bundan sonra da ancak öyle olacaktır. Solcu, seküler, laik mahalle ile bizim bazı görüşlerimiz kesişse de aynı hayatın insanları değiliz. Bu görülmeli diye düşünüyorum. Teşekkür ederim.

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 08:12:17

    Bunları söylemek sizi halk partili yapmadığı gibi beni de yandaş yapmaz. Bu cemaatin mensubu isek bizim de bu şekilde pozisyon almayı eleştirmek hakkımız olsa gerek. Bence muzmin muhalif pozisyon durumuna düşmemeye gayret etmek lazım.

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 08:07:46

    Demokrat partiye destek verelim. Üstadımızın demokrat partiyi desteklediğini ifade edelim. Ama halk partisi iktidara gelsin diye de uğraşmayalım lütfen. Sırf Erdoğan düşmanı diye halk partisi iyi şeyleri temsil ediyor değildir.

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 08:05:41

    Biz bu ortamda siyasi pozisyon aldığımız zaman temsil ettiğimiz davayı bir tarafa angaje etmiş oluyoruz. Muhalif %50 nin Risale-i Nurlara ihtiyacı var da iktidardaki %50 nin yok mu? Herkesin var. O zaman girmeyelim diyoruz şu siyasi arenaya. Bunu demek suç mu?

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 08:03:32

    Madem halk partisi demokrat oldu ve demokrasi taraftarı oldu. O zaman anti demokratik kemalist eğitim sisteminin kaldırılması için neden bir adım atmıyor mesela? Neden solcular her suçu Müslümanların üzerine yıkmaya uğraşıyor?

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 08:01:58

    Bugün iktidarın tutulduğu her ne hastalık varsa halk partisinde onun şahı var. Bugün despotizmden söz ediyoruz. Halk partisi bu ülkeyi seçimsiz 30 yıl yönetmedi mi? Şöyle bir fotoğraf önümüzde dururken cami cemaati halk partisini iktidara getirmiyor diye suçlu olabilir mi Allah aşkına?

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 08:00:01

    İktidarın yapmış olduğu yanlışları hiçbir cami cemaati savunmaz zaten. İktidarı eleştirmek herkesin hakkıdır. Ve eleştiriyorlar da. Ancak iktidarın alternatifi halk partisi değildir. İktidarı bırakıp halk partisine gidin demek siyasi pozisyon oluyor. Bu gerçeği söylemenin ötesinde bir şey.

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 07:51:10

    Camilerde yapılan vaazlarda iktidarın eleştiri aldığı her konuda nasihat edildiği oluyor. Mesela kayırmacılık ya da zulüm sürekli uzak durulması gereken şeyler olarak ifade ediliyor. Solcular zaten hiçbir vaszfan memnun olmaz. Cami kürsülerinde kemalizmin de propagandası yapılmasını istiyorlar. Camilerdeki vaazlardan memnun olunup olunmadığını içki masasında vatan kurtaranlara değil cemaate iştirak edenlere sormak gerek.

  • Mustafa Said Kara

    10.11.2024 07:45:57

    Muhalefet etmek de siyasi bir pozisyondur. Buna gerek var mı? Doğruları muhalefet pozisyonuna düşmeden de söyleyebilirsiniz. Muhalefet edince nurlara talip artıyor mu? Hayır. Bu günkü siyasi atmosfere baktığımız zaman Risale-i Nurlara muhalefet bloğunun nasıl baktığını görüyoruz. Bizim doğal ortamımız muhalefet bloğu olmadığı çok açık.

  • Ömer

    10.11.2024 07:16:10

    Düşen bıçağı tutmaya çalışmayın. Bu ancak elinizi yaralar, gönlünüzü incitir. Bunun yerine bıçağın bir ucundan da siz tutun, olur da yanlış yeri/kişiyi keserse diye buna mâni olmaya çalışın. Hakikat keskin bir bıçak dahi olsa, o keskin bıçak bizim yârimiz olmaya devam edecek inşallah… Kaleminize sağlık tebrikler. Anlamak,Görmek,Duymak istemeyenlere….👏👏👏🌅

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı