Vaktiyle, memleketin birinde, Ali Baba isminde bir oduncu ormanda odun toplarken, kırk haramilere rast gelir. Haramiler, birtakım tılsımlı sözler söyleyerek, bir mağaranın kapısını açıp kapamaktadırlar.
Haramilerin mağarasında ne olduğunu merak eden Ali Baba, onlar gidince, “Açıl susam açıl” der ve mağaraya girer. Ağzına kadar altın ve mücevherlerle dolu mağaradan bir iki torba sırtlanır ve evine gider.
Zengin ve açgözlü ağabeyi Kâsım, Ali Baba’nın sırtında altın çuvalını görünce onu zorla konuşturur ve haramilerin mağarasının yerini öğrenir.
Katırlarla mağaraya giren ve vaktinde çıkmasını beceremeyen Kâsım, hırsının kurbanı olur ve haramiler tarafından oracıkta öldürülür. Ali Baba, ağabeyi Kâsım’ın cenazesini mağaradan gelip alınca, haramiler bu kere de Ali Baba’nın peşine düşerler.
Bir gece vakti Ali Baba’nın evinin yerini öğrenen haramilerden biri, Ali Babanın evinin kapısına kırmızı bir boyayla çarpı koyar ve arkadaşlarına konum atar! Bunu fark eden Kâsım’ın gözü yaşlı karısı ise haramileri şaşırtmak için eline kırmızı bir boya alır ve köydeki tüm evlerin kapısına aynı işareti koyar. Köye gelen haramiler, her evin kapısında aynı işareti görürler ve Ali Baba’nın evini bulamazlar.
Masalın sonunu zaten biliyorsunuz. Uzatmayalım, sadede gelelim.
Bugünkü köşe yazımız kapısı kırmızı çarpılıların cebindeki eksiler hakkında olacak.
Geçtiğimiz günlerde, ortaya, esnafa konum vergisi getirileceği yönünde bir iddia atıldı. Bu iddiaya göre, yeni düzenlemeyle birlikte internet üzerinden konum paylaşan, whatsapp’tan müşterisine konum atan irili ufaklı tüm işletmelerden, “Haritayı kullandın” vergisi alınacakmış.
İlgili iddia kısa süre içerisinde tepki toplayınca, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı internet sitesinden bu iddiayı yalanladı ve özetle şöyle dedi: “Esnaftan almayacağız, sınırlı sayıdaki filanca ticarî faaliyetlerden alacağız.”
Bu sınırlı sayı ileride genişler mi, devlet eline kırmızı boyayı alır kapı kapı dolaşır mı bilemiyoruz. Ancak yüksek limitli kredi kartlarından vergi alınması iddiasında olduğu gibi bunda da vatandaşa bir yoklama çekildiğinin farkındayız.
Bu yoklamadan şimdilik devlete ekmek çıkmayacak gibi görünüyor.
“Esnafın dükkânına çarpı koyamıyoruz, bari arabasını işaretleyelim” diyen iktidar, araçların yakıt deposuna çip takılması konusunda ise kararlı gibi görünüyor.
İddiaya göre, akaryakıt firmalarının vergi kaçırmasını engellemek için ülkedeki tüm araçların yakıt deposuna çip takılması planlanıyormuş. Parası ise bu firmalardan değil vatandaşın cebinden çıkacakmış.
Ucuz plaka tanıma sistemleri bu işi görmezmiş! Çipler, yurtdışından gelecek, kârı hazineye kalacakmış.
Çiplerin, Hizbullah’a satılan çağrı cihazları gibi patlama ihtimali ise hiç yokmuş. Daha doğrusu hiç düşünülmemiş. Çünkü böyle şeyler düşünülürken kırmızı boya kuruyabilirmiş.
Arabasına çip taktırana da radyodan şarkı armağan edilecekmiş:
“Ali Baba her gece aç yattı.
Ali Baba’nın karnı zil çaldı.
Meteliğe kurşun attı, iflâs etti, birden battı.
Karanlıkta yapayalnız tek kaldı…
Ali Baba her gece aç yattı…”