"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İktidarı alkışlamaları boşuna değil

Hüseyin GÜLTEKİN
02 Eylül 2024, Pazartesi
Hiçbir fark gözetmeden bütün vatandaş-lara eşit muamelede bulunmakla vazifeli olan idarecilerimiz, başta nice methiyeler dizerek beraber çalıştıkları “cemaat”e devletin bütün kapılarını ardına kadar açıp sonrasında da “Aldanmışız” diyerek, suçlu-suçsuz ayrımı yapmadan o cemaat üyelerinin hepsini vatan haini ilan ettiler.

Bugün de onların yerine başka kesimlere, başka gruplara, hatta başka cemaatlere devletin en yüksek makam-mevkilerini, birçok maddî imkânını peşkeş çekebiliyorlar.

Dün, kendilerine kayıtsız şartsız itaat eden kimseleri, istedikleri makam-mevkilere getirmek için, ayarlanmış sınav heyetlerince yapılan şaibeli imtihanlarla, liyakat hiçe sayılarak belli kişiler işe alınırken, bugün de aynı şekilde yapılan uydurma mülâkatlarla kendilerine tâbi olan taraftarlarını işe almada herhangi bir beis görmüyorlar maalesef.       

Geçmişte malûm partinin atadığı, aynı zamanda partinin il veya ilçe başkanlıklarını da üstlenen vali ve kaymakamlar gibi, bu iktidar kendisine mutlak itaat eden kişileri, ehil olup olmadıklarını hiçe sayarak devletin en gözde ve kritik makam-mevkilerini peşkeş çekmekte herhangi bir sakınca görmüyor.

Geçmişte malûm partinin besleyerek kendi borazanı hâline getirdiği “kartel medya” denilen şeyin yerine, bugün bu iktidar milletten aldığı vergilerle kendi propaganda malzemesi hâline getirdiği bir medya yapılanması oluşturdu. Bunu da açıkça beslemeye devam ederken, kendilerine kayıtsız şartsız tâbi olmayan, eğriye eğri, doğruya doğru demeyi prensip edinen başta Yeni Asya olmak üzere birçok medya kuruluşunun sesini kesmek için haksız ve hukuksuz bir şekilde hak gasplarına devam ediyor bu iktidar.

Daha da korkunç olanı, tamamen bağımsız ve siyaset üstü bir kurum olması gereken yargı kurumuyla ilgili, birçok tecrubesiz avukatın hâkim veya savcı olarak atanmaları sonucunda adalet terazisinin şaşmış olmasıdır.

Hayal ettikleri makam-mevkilerin veya maddî imkânların ilânihaye olması için, iktidara yaranmak için, her türlü yalakalığı meslek edinen ve iktidarı kendileri açısından avantaj zanneden bu kimselerin, iktidara, daha da önemlisi ülkemizin geleceğine ne derece zarar verdiklerini, iktidarın, en son mahallî seçimlerde uğradığı hezimetle anlamış olmasını ve hiç değilse bundan böyle, kendi etrafında yuvalanmış olan menfaatçi gruplara değil, objektif sağduyulu kişilere ve gruplara kulak vermesini temenni ediyoruz.

Okunma Sayısı: 1657
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Doğukan Pamir

    2.9.2024 11:16:30

    Yandaş holdinglere 10 SENEDE tam tamına 138 defa vergi muafiyeti tanındı. IUusal basın... Fakir fukara vergi yükü altında ezilirken bumnarın yaptığına bakınız...

  • Osman Yıldirim

    2.9.2024 01:45:58

    Maalesef iktidara destek veren ve iktidarın yanlışlarını da doğrularını da wlkıslayan dini cemaat veya guruplar holdingleşerek piyasalara hakim olmuşlar ve market zincirlerine sahip olmuşlardır. Yani bu dini cemaatler cemaat görevi yapmayıp düpedüz ticaret yapmaktalar. Birokrasidede wyni şey cereyan etmekte ehil olan kişiler değil iktidara kayıtsız şartsız bağlı olanlar atanmak suretiyle adalet terazisi şaşirtilmıstir. Bunları yapmışlar ve bir taraftarda kendilerine dindarlık payesi vermişlerdir. Dindar yöneticiler bunu 6apabilirmi? Yapıyorsa ona dindar denilebilir mi? Ve bundan dolayı da din ve dindarlık zaafa ugratılmıstır.

  • Doğukan Pamir

    2.9.2024 01:35:44

    Daha da korkunç olanı, tamamen bağımsız ve siyaset üstü bir kurum olması gereken yargı kurumuyla ilgili, birçok tecrubesiz avukatın hâkim veya savcı olarak atanmaları sonucunda adalet terazisinin şaşmış olmasıdır.(Hüseyin Gültekin) Not:bir mevzuda açmış olduğum davanın iki duruşması yapıldıktan sonra 3.duruşmaya gün verildi.Aylar sonra günü gelip 3.duruşmaya gittiğimde hakim bana "senin dilekçenin yeri başka mahkeme git oraya yeniden başvur" demesin mi. Tek adam idaresinin memleketi hukuki açıdan getirdiği nokta malesef böyle... Ne acı değil mi?

  • Hüseyin Okur

    2.9.2024 00:15:37

    Devlet ile cemaat savaşırsa kaybedrn her zaman cemaat ve tarikatlar olur. Hem maddi hem manevi olarak kaybederler. Tarihten beri böyle olmuştur.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı