Uzun yıllardır Avrupa’nın birçok ülkelerinden seminer konferans ve emsali çalışmalar için davetler aldık ve icabet ettik.
Orada bulunan ve önemli vazifeleri deruhte eden can dostlarımız kendi şemsiyeleri altında plan ve programlarını gayet itina ve titizlik içinde ve Avrupa’nın dakik sistemi çerçevesinde ve meşveretlerle kendilerini yoğurmaktadırlar. Bizleri de gün ve ayların mânâları üzerinde konuşturmaya ve gönül tellerine vurmak için bir çok mekan ve sahalarda zeminler ihsas etmektedirler.
Oralarda da çok zamanlar ifade ettiğim gibi genelde ifade ettim ; Cenab-ı Allah bu kardeşlerimize nasip etmiş, elbette bu sırrı çözenler ve anlayanlar var, bu sırrı çözemeyenler de var. Fakat çok engellere rağmen o diyar-ı gurbeti bir vatan ve bir mekân haline getirdiler. Çok İslami faaliyetlere medar olacak mekânlar vakıflar camiler ve konferans salonları açmışlar yapmışlar ve devam etmektedirler. Tebrikler...
Avusturya’nın Grünburg (Yeşiller) beldesinde her iki Cumada Atalay Bey kardeşimizin büyük gayretleriyle yapılan “Yavuz” camilerinde konuştum. Caminin ve Konferans salonunda “İnsan ve insanın mahiyeti “başlıklı verdiğimiz konferans öncesi ve sonrasında, buraların dış mekânları da bir bayram havasındaydı. Ağırlıkta Yozgat’lı vatandaşlarımızın bulunduğu bu diyarda mânevî bir aile yardımlaşmasına şahit olduk.
Hz.Bediüzzaman’ın Avrupa ve Batı dünyası için Ayet ve Hadis-i Şeriflerin gölgesi altında çok müjdeleri var. Bizim de bunların üzerinde âcizâne çalışmalarımız var. Fakat hikmet-i Hüda ve takdir-i ilahidir ki, her gün yeni bir müjdeyle karşılaşmaktayız .Köln şehrindeki anma programından dönerken Almanya’nın “Augsburg” şehrindeki kardeşlerimiz anlatıyor ; binanın duvarında “ Deutsches Haus 1876” yazılı binayı satın alıp, halka yönelik bir kültür evi yapıyorlar. Fakat o merkezin tapu işlerine bakan bayan gelir 1876 tarihine bakıp ve arkadaşlarımıza, “ Sizin Barla ile Bediüzzaman Said Nursî “ bir yakınlığınız var mı der.
Biz Almanya köln şehrindeki konuşmamızda Prof. Dr. Annamaria Schimmel’in yıllar önce “Halil bey kardeşim, Bu nurlar beni aydınlattı. Eğer Avrupa’nın entelleri bu nurları tanırlarsa o vakit Avrupa’ya sevgi ve barış güneşi doğacaktır” sözlerini Köln–stadthalle konferans salonunda kendi coşkun üslubumuzla anlatırken, normal bir bayan tapu memuresinin araştırma vukufiyetini arkadaşlarımıza soruyor, hayran kaldık ve gözlerimiz yaşardı.
Evet İslamiyet ve Nurlar Avrupa’da çok mesafe almaktadır.. “A.K.E.V.NUR” derneğinin davetlisi olarak gittiğim “Grünburg beldesinin” dışında Steyr, Linz ve Almanya’nın Nürnberg ve Köln şehrine İsmail Bey’in kaptanlığında uğradık. Mezkûr “Köln–stadthalle“ konferans salonunda “Avrupa Nur cemaaatı ve Yeni Asya gazetesi temsilciliği” adı altında 15 senedir Hz.Bediüzzaman Said Nursî’nin Hakka vuslatının sene-i devriyelerini bir bayram, bir tebliğ, bir zafer ve bir müjde mânâsında hep deruhte etmişlerdir.
Oralarda doğan bay ve bayan kardeşlerimiz var. Yine oralarda doğup oralarda evlenen yuvalar kuran arkadaşlarımız var. Bunların ardından gelen çocuklar da bu programlara katılmakta ve ana lisanlarını da öğrenmektedirler. Almanca ve İngilizceyi de bilmektedirler. Bunlar dünyadaki bütün gelişmeleri takip etmektedirler. Her yerde söyledim, istikbâl bunlarındır. Bunlara Hz. Bediüzzaman “Nesl-i cedid” tabirini kullanıyor. Şu anda 7 milyarlık dünyada 2 milyarı okuyor. Bizim gençler de bunların içinde yarışıyor, inşallah zafer bunların olacaktır.
Başta Avusturya’lı kardeşlerimiz olmak üzere, Almanya’lı can dostlarımız olmak üzere, emeği geçen, bizi oraların kürsülerinde konuşturan bütün kardeşlerime binler teşekkür ve binler tebrikler. İnşallah Ş. Bulut ve M. Yaprak hocaların Yaşarların Mevlütlerin, İsmaillerin, Serdarların, Mustafaların, Halillerin, Bülentlerin , Dervişlerin, Köselerin ve emsali kahramanların sayısı ve hizmeti artacaktır. Hamdüsenalar olsun...