Sanayileşme yolunda ilerlemeye çalışan ülkemizin bir derdi de, üniversitelerle iş dünyasının ortak çalışma yapma noktasında arzu edilen hedefe ulaşamamış olmasıdır.
Çoğu defa bu mesele gündeme geldiği halde kalıcı adımlar atılmamış olması da ayrı bir derttir.
Elbette bu işbirliğinin çok daha önce atılmasında fayda vardır. Zaten ‘meslek liseleri’nin bir maksadı da ‘iş dünyası’nın ihtiyaç duyacağı çalışanları yetiştirmek değim mi? Lise seviyesinde atılması gereken adımlar atılmadığı gibi, üniversite seviyesinde de bu adımlar atılabilmiş değil.
Ekim ayında (2024) düzenlenen bir toplantıda bu mesele gündeme taşınmış ve üniversitelerin sanayiden ayrı düşünülmesinin doğru olmadığı hatırlatılmış.
“Sanayi için Hamle Yap” temasıyla MÜSİAD tarafından düzenlenen panelde konuşan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Mandal üniversite-sanayi işbirliğinin önemine dikkati çekerek, şöyle demiş: “(On yıldır çalışmalar yapılıyor) Ama daha gidilecek yol var. Özellikle yakın zamanda yeşil ve dijital dönüşümle birlikte, özel sektör şirketleri, sanayi kuruluşları konuya, bu süreci fırsat alanına dönüştürme bakış açısıyla bakıyor. Kalkınma Planı 2024-2028 arasında yeşil ve dijital dönüşümü merkeze aldı. Özel sektör de buna direnmekten daha çok, fırsat alanına dönüştürmek olarak bakıyor. Birlikte iş yapmada yeni modellere ihtiyacımız var, birlikte iş yapmaya daha yakın olacağımız dönemdeyiz.”
Aynı toplantıda konuşan Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları (KARDEMİR) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir ise Türkiye’de otomasyonun giderek arttığını belirterek, “Şu anda yüzde 20’ye yaklaşan bir otomasyon oranı var genel olarak. 2030’larda yüzde 25’i aşacağız. Dünya ortalamasının biraz altındayız ama sektörlerin gelişimi de önemli. Her sektörün kendine göre otomasyon seviyesi var. Yapay zekâ, dijitalizasyon ve robotlaşmayı bir araya getirdiğinizde tam otomasyona gidiyoruz. Bunun da her sektörde kendi ölçeğinde bir uygulaması var” şeklinde konuşmuş.
Bu süreçte mesleki eğitime çok daha fazla önem verilmesi gerektiğini hatırlatan Demir, ayrıca mesleki eğitimin geleceğin teknolojilerine ve üretim yöntemlerine göre verilmesi gerektiğini de ayrıca not etmiş.
(AA, 31 Ekim 2024)
Gerek üniversite ve gerekse sanayi sektörünün temsilcileri umumiyetle “üniversiteler ile sanayiciler iş birliği yapsın” anlamında tespitlerde bulunduğuna göre niçin bu arzu yerine getirilemiyor? Tabii ki bu ihtiyaç bu günün meselesi de değil. Biz bile ihtiyar olduk ve bu sözleri gençlik yıllarımızda da duyardık. Sadece bu mesele için ayrı ve özel toplantılar, kongreler, paneller ve araştırmalar yapılsa değer.
Türkiye her türlü israftan ve elbette ‘insan israfı’ndan da bir an önce geri adım atmalıdır. Okullardan mezun olanların iş bulamadığı bir sistem gerçekten de ‘hatalı bir sistem’ değil mi?