"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Camiye dayak yemeye mi geldik?

Erol Sarı
17 Mart 2025, Pazartesi
Cami cemaatinin çoğunluğunun Cuma namazına iştirak ettiği bir camide, minberdeki hoca efendi hutbeyi âdeta cemaati döver tarzda bir okuyuşla irad etmesi özellikle gençleri camiden soğutuyor.

Sanki  “Niye geldiniz? Azar işitmeye mi, öyleyse alın size azar ve şamar” dercesine yaklaşımı karşısında cemaat başka cami ve müşfik bir imam arar hâle gelmiştir. Bulabilene ne mutlu…

Oysa Kur’ân-ı Kerîm bir çok ayet-i kerîmesinde açıkça veya zımnen yüksek sesin, kaba davranışın yanlış olduğundan bahsetmektedir. Ahlâken olması gereken fıtrî hâl, normal davranış, nezîhâne, nazikâne, kavl-i leyyîn olmaktır. Tatlı dil güler yüzdür. 

Lokman Suresi 19 ve Hucurat Suresi 2-3. ayetler konuşma ve ses tonuyla ilgili, gürültü ve kaba konuşmanın hoş olmadığı öğütlerini içerir. ”Sesini alçalt. Çünkü seslerin en çirkini, kesinlikle eşeklerin sesidir.” “Ey iman edenler! Sesinizi Peygamberin sesinden daha fazla yükseltmeyin ve ona birbirinize bağırdığınız gibi bağırmayın, yoksa siz farkında olmadan amelleriniz boşa gider” şeklindeki emirlere uyması gerekenler evvelce elbette tüm Müslümanlardır. İmam, vaiz  ve müezzinler camiası da örnek  bir camia olmalıdır. Diyanet Riyaseti’ne duyurulur…

Bu durumun en güzel örneği Cenab-ı Allah’ın Musa’ya (as), Firavuna giderken kavl-i leyyîn (yumuşak söz söylemesi) gereğini emir buyurmasıdır. Taha Suresi ayet 44’te “Ona yumuşak söz söyleyin, belki öğüt alır yahut korkar” demekle muhatabın kim olursa olsun, sertlik yerine nezaketin daha etkili olduğunu gösterir. 

Kaldı ki camiye gelenler, Müslüman veya ehl-i iman kimselerdir. Nezaketi ve yumuşak sözü daha fazla hak ediyorlar kanaatindeyiz.

Kaldı ki, nezaket, yumuşak tutum, söz ve hareket mü’ minin şiarı olması gerektiği gibi vazifesidir de. İnsan ve insanlık hakkı dahi bunu gerektirir. Hz. Peygamber (asm) tüm tutum ve davranışlarında her zaman nazik, açık, etkileyici, ve muhatabının psikolojisini gözetir bir üslup kullanmış ve bizlere de bunu tavsiye buyurmuşlardır. Ne mutlu tâbi olup, yolundan gidebilenlere…

Okunma Sayısı: 837
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mustafa caylak

    17.3.2025 13:34:14

    Hutbeler merkezi hutbe.Butun camilerde aynı hutbe okunur.Ramazan boyunca okunan hutbelerde , Ramazan, oruç, yardımlaşma ve zekat konuları işlendi. Dayak hissi olan hiç hutbe olmadı.Eger lokal istisnai bir durum ise, Mahallin müftülüğune bildirmeniz daha güzel olur.

  • İhsan UÇAR

    17.3.2025 12:49:52

    Yorumları hayretle okuyorum.Bu yazıda yadırganacak bir husus yok.Cami görevlilerinin dikkat etmeleri gereken hususlar nazara verilmiş.Bu yazının kime ne zararı var? Din görevlileri bir " ruhban sınıfı " değil...Eski zamanda din görevlileri daha ağır başlı, hem makbul , hem mazlum insanlardı.Şimdi ise durum çok farklıdır.Eğer haksızlığa mâruz kalırlarsa kendilerini savunmak için siyasi ve iktisadi imkânları mevcut .Kanaatimce Fahri avukatlığımıza ihtiyaçları yok.Bu yazıda kimseye haksızlık yapılmıyor.

  • Tahir Mekki

    17.3.2025 12:21:28

    Pelin hanım! bu savunduklarını benim kadar belki tanıyanların sayısı az sayıdadır.1971 yılından 2019 yılına kadar bunlarla eğitim ve vazife icabı beraber olduk. Uyku zamanı hariç geri kalan zamanın hepsini saniye saniye beraber Geçirdik.Hele bunlardan reis deyip yere göğe sığdıramadıklarınız dahil humeyniye ittiba etmiyoruz diye başımıza neler gelmedi ki. Sabaha sağ çıkacağımız garanti değildi,bir çok burcunun saçları ağarmışsa inanın ki siyasal islamcı, hırsız ve nifak ehlinin mobingine maruz kalışımızdandır. Nurcu olmasaydım kesin dinine hasım olurdum. Keşke şöyle böyle böylelerin içinde biraz yaşasaydın... Bugün bile onların dine uymayan davranışları yüzünden dine soğuk bakan bazı gençlerle iletişim halindeyiz aman imanını kaybetmesin, dine hasım olmasın diye.ahlaksızlık,hırsızlık,mobing,tarafgirlik, haksız muktesebat... Örnek istemiştin de

  • Tahir Mekki

    17.3.2025 11:31:38

    Pelin hanım! İmamların yüzünden evime yakın camiyi bıraktım, cuma günleri başka bir camiye gidiyorum, vakit namazlarını ise evimde veya muhlisane hareket eden imamların camilerine devam ediyorum

  • Hasan S

    17.3.2025 05:04:13

    Çok önemli bir konuyu incelemekte büyük bir hizmet yaptınız, Allah razı olsun. Özellikle mikrofonu sonuna kadar açıp, ağzına girecek şekilde tutan bir durum var maalesef. Ses düzeni fasilalarla ayarlanmalı. Teşekkürler.

  • Pelin Kurukahveci

    17.3.2025 01:33:12

    Hangi gençleri dinden soğutmuştur? Var mı böyle tanıdıklarınız? Yoksa bu tahmini bir iddia mıdır?

  • Pelin Kurukahveci

    17.3.2025 01:32:00

    Ben size onlarca nezih üsluba sahip din görevlisi, imam, müezzin, kuran kursu hocası, vaiz, vaize sayabilirim. Bunları neden görmüyorsunuz?

  • Pelin Kurukahveci

    17.3.2025 01:30:31

    Şu başlık Yeni Asya gazetesine yakışmıyor. Tekil bir örnekten yola çıkarak bütün camileri ve imamları zan altında bırakmak doğru değil.

  • Pelin Kurukahveci

    17.3.2025 01:22:12

    Yazının içeriğinde ifade edilen nezakete dair hususların gerekliği konusunda hemfikiriz. Ancak yazıya başlığını veren ana yargının çıkarılma şekli hiçbir şekilde kabul edilemez. Yazar bir camiye gitmiş, orda bir imam efendiyi dinlemiş. Sonra o imam efendiyi referans vererek Türkiye'deki 100 bin camide görevli imamlar hakkında bir yargıya varmış! Yeni Asya sayfalarında olmaması gereken bir gelişigüzellik olmuş maalesef!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı