"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünya Risale-i Nur okuyor...

Ahmet ÖZDEMİR
12 Aralık 2024, Perşembe
Bediüzzaman, sevenleri veya sevmeyenleri tarafından yıllarca yakından takip edilmiş.

Zaman olmuş kimlerle görüştüğü, neler yaptığı, neler konuştuğu merak edilmiş. Hatta hakkında günlük zabıt (rapor)lar tutulmuş ve sıralı üst makamlara aksatılmadan ulaştırılmış. Raporlar üzerinde beyinler patlatırcasına çalışmalar yapılmış.

Said Nursî, yıllarca çeşitli yollardan susturulmaya çalışılmış; hayatında sürgünler, hapisler, mahkemeler, zehirlenmeler hiç eksik olmamıştır. Kısacası onun hayatında “rahat namına” hatırlayabileceği bir şey bırakılmamıştır. Ama o “İman ve Kur’ân davası” uğrunda her türlü eza ve cefaya katlanmıştır.

Gün gelmiş seyahatleri, konuşmaları ülkenin gündemine oturmuş, tepedeki yöneticiler kendilerine göre tedbirler(!) almışlar. Ama o bunlarla hiç ilgilenmemiş, dinin ve ülkenin selâmeti için konuşmalar yapmış, kitaplar yazmıştır. 87 yıllık ömrü çilelerle, ızdıraplarla tamamlanmış ve Urfa’da bir otel odasında bu dünyaya veda etmiştir. Hayatı gündem oluşturduğu gibi ölümü de gündem oluşturmaya devam etmiştir. Bediüzzaman bir eserinde şöyle diyordu:

 “Ey din ve âhiretini dünyaya satan bedbahtlar! Yaşamanızı isterseniz bana ilişmeyiniz. İlişseniz, intikamım muzaaf bir surette sizden alınacağını biliniz, titreyiniz! Ben rahmet-i İlâhîden ümit ederim ki, mevtim, hayatımdan ziyade dine hizmet edecek ve ölümüm başınızda bomba gibi patlayıp başınızı dağıtacak! Cesaretiniz varsa ilişiniz! Yapacağınız varsa göreceğiniz de var.”1 

Said Nursî’ye hizmet edenler bir yana, selâm verenler (gönderen) bile sorgulanmış, hapsedilmiş ve çeşitli cezalara çarptırılmıştır. Nur talebeleri onun etrafında pervane olmuşlar, risaleleri yazmak ve neşretmek için bütün imkânlarını kullanmışlardır. Risaleler önce elle, sonra teksirle çoğaltılarak adeta tekniğe meydan okunmuştur. Özellikle 1950 yılından sonra matbaalarda serbestçe basılmasıyla yeni bir dönem başlamıştır. 27 Mayıs 1960 ihtilâliyle birlikte baskınlar, yasaklamalar devri tekrar geri dönmüştür. Eserler ve okuyanları yirmi sene içinde 2000 den fazla ağır ceza mahkemelerinin gündemine taşınmış, uzun zaman üzerinde kafa yorulmuş, suç bulunamamış ve beraetle sonuçlanmıştır. Hapishaneler birer Medrese-i Yusufiye hükmünü almış ve mahkemeler birer ilânat yerine geçmiştir.

Bediüzzaman Said Nursî’nin hayatı, eserleri ve tesirleri gün geçtikçe ilgi çekmekte ve hakkında araştırmalar yapılıp yeni eserler yazılmaktadır. Bunlar okundukça doğrular gün yüzüne çıkmaktadır.

Bediüzzaman yurt içinde ve yurt dışında mevlid, konferans, kongre, panel gibi etkinliklerle anılmaktadır. Eserler dünyanın pek çok diline çevrilmiş ve hayranları tarafından okunmaktadır. Risale-i Nurlar kitap sergileri ve fuarlar gibi yollardan insanlığın hizmetine sunulmaktadır. Risaleler girdiği yerleri ve gönülleri nurlandırmaktadır.

Parolamız: Artık dünya Risale-i Nur okuyor, ya siz…

Dipnot:

1- Mektubat, s. 732.

Okunma Sayısı: 166
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı