Görüntülere göre Erdoğan camiye girip ön safta yerini alırken vaiz de vaazı bitirmiş ve işini bırakıp “Milletimizin sevdiği, milletin canından çok sevdiği, aziz bildiği Cumhurbaşkanımız camimize teşrif etmiştir, duâ ediyoruz, hürmet ediyoruz” demiş.

Haber şaşırtıcı idi. Bu sebeple inanamadık. Ve videoyu izledik. Biz de aynı sesleri duyduk. Ama doğru olup olmadığı hususunda tereddüdümüz oldu. “İnşallah doğru değildir” diye duâ ettik. 

Ve Diyanet İşleri Başkanı’na soruyoruz.

Bu haber doğru mudur? 

Doğruysa vaizin bu şekilde konuşması dinen doğru mudur? Siyaseten doğru mudur? Hukuken doğru mudur? Suç değil midir? 

Gittikçe daha sık duyduğumuz bu tür uygulamalar sonrası için de yol olmaz mı?

Erdoğan’dan sonrakiler için de aynı kapıyı açtırmaz mı?

Muhalefet liderlerinin gittiği Cuma namazlarında da aynı görüntülerle karşılaşmamız doğru olacak mıdır? 

Bu vaizin bu tercihi bilinçli midir? Kendi kararı mıdır? Müftüden ya da başka bir amirinden bir talimat almış mıdır? 

Tüm bu sorular din siyaset ilişkisine dair esaslı bir problemin bir somut olay üzerindeki yansımasıdır.

Din umumun malıdır. 

Bir partinin, bir liderin, dinî konularda hassas olması son derece doğrudur, gereklidir ve millet ve memleket için iyidir. 

Ancak bunu siyasî reklâm aracı olarak kullanmaya kalkan hocalar dine fayda değil zarar veriyorlar. Benzerleri daha önce de oldu ve biz Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bir ikaz ya da ihtarını duymadık.

İnşallah bu sefer yanlışı düzeltme gayretini görürüz.