“MHP, Ramazan Bayramı partiler arası bayramlaşma programını açıkladı. Önceki yılların aksine bu kez DEM Parti’yi bayramlaşma programına dahil eden MHP, CHP ile görüşmeyecek.”

Başlığa bakıp da “bu devlet hangi devlet” diye merak etmemiş olanlar şimdi hem merak etmiş ve hem de merakını gidermiştir. 

Kim dost kim düşman? Kime el uzatılır kime ne zaman “zzzııııııt Erenköy” çekilir…

Biz de yazıp duralım, “Düşmanı sık değişenin dostluğuna güven olmaz” diye…

Neden böyle oluyor? 

Açalım kutuyu söyleyelim kötüyü:

MHP’yi siyasî parti zannedenler yanılır. 

MHP siyasî bir şeydir. Şüphe yok. Zira siyasî süreçlerin ve denklemlerin merkezinde yer alır. 

Hem de MHP kalıcı ve “kurumsal” bir şeydir. Buna da şüphe yok. Zira bu yapı, kurucu lideri Alparslan Türkeş’ten sonra da ayakta kalmıştır. Şimdiki lideri Devlet Bahçeli’den sonra da ayakta kalacaktır. 

Mazisi boyunca MHP’den kopmalar olmuştur, olur ve olacaktır. Ama gövdesi ayakta kalacaktır. 

Zira MHP bir siyasî “parti” değildir. 

Parti dediğiniz kendi içinde demokrasiyi yaşar ve memleketin de demokratik usulle yönetilmesine bir biçimde katkı yapar. 

Oysa MHP’de demokrasi yoktur. 

O halde kendi içinde demokrasiyi reddeden bir oluşumun demokrasinin vazgeçilmezi durumunda olan “parti” sayılması cahilce olur. 

Parti dediğiniz siyaset yoluyla ve sandık üzerinden iktidar olmaya çalışır. İktidar olamazsa koalisyon ortağı, o da olmazsa muhalefet partisi olur ve siyasî görevini böyle yapar. 

Oysa MHP iktidar olmaya çalışmaz. “Çalışıyormuş gibi” yapar, ama çalışmaz. Zira demokratik siyasette seçmenin büyük ekseriyetini efsunlayamayacağını, seçimlerle iktidar olamayacağını bilir.  

MHP iktidar olmaya çalışmaz. Hazine yardımını alır, seçim için değil ideolojisi için harcar. Zira daimî iktidardır. 

Meselâ 17-25 Aralık 2013 süreci öncesinde sekiz on seneliğine kısa bir süre muhalefet gibi olmuştur ama hemen ardından işi toparlamış, AKP’yi yanına çekip kendi “devlet operasyonu”nun bir parçası haline getirmiş ve yeniden muktedir olmayı başarmıştır. 

Bütün bu sebeplerle MHP dolaylı entrika siyaseti ile iktidara gelir ve iktidarda kalır. 

MHP “oyun” kurucudur. Ankara’daki siyasî ilişkiler ağını kurar, çözer, yeniden kurar. Bunu kâh bayramlaşma listesiyle yapar, kâh başka vesileler bulur. 

Bütün bunları bilen bilir. 

Bilmeyenler de “MHP AKP’ye tabi oldu. Milletçiler Demokratlara iltihak etti” zanneder ve ettirir. 

Keşke onların dediği doğru olsa.

Ama değil. Yargının siyasete alet edilmesi de gösteriyor ki Demokratlar değil demokrasinin D’sinden haz etmeyenler iktidarda. 

Bakalım sevdiğinde kusur göremeyen siyasî safların gözü ne zaman açılacak?