"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ekberü’l-kebâir- 7 - (Dine zarar verecek bid’alara taraftar olmak)

Abdülbakî ÇİMİÇ
03 Şubat 2025, Pazartesi
Yaşadığımız âhirzaman asrında birçok bid’alar etrafımızı sarmıştır.

Öyleyse bizler nelerin bid’a olduğunu öğrenip bunlardan sakınmamız gerekir. Bediüzzaman kendisine sorulan bir soru üzerine “bid’alara taraftar olma”nın, kebâir denilen en büyük yedi günahtan biri olduğunu beyân etmektedir.

Bid’a nedir?

Bid’a, dinde yeni şeyler icad etmektir. Yani sünnette olmayan şeyleri sünnetin yerine koymaktır. Peygamber Efendimiz (asm), “İşlerin en kötüsü sonradan ortaya çıkanlardır (muhdesat)”1, “Siz sonradan ortaya çıkanlardan sakının.”2, “Sonradan ortaya çıkanların hepsi de bid’attır.”3 diyerek sonradan ortaya çıkarılan ve sünnetten olmayan bidatlardan uzak durulması gerektiği lüzumunu ifade etmiştir.

Bediüzzaman da bu hususta şu izahatları yapar: “Ahkâm-ı ubûdiyette yeni icadlar bid’attır. Bid’atlar ise, ‘Bugün sizin dininizi kemâle erdirdim.’4 sırrına münafi olduğu için, merduttur.”5 Ayrıca Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın Sünnet-i Seniyesini “tağyir ve tebdili bid’a ve dalâlettir ve büyük hatadır.”6 Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ferman etmiş:  “Her bid’at dalâlettir ve her dalâlet Cehennem ateşindedir”7 Yani, “‘Bugün sizin dininizi kemâle erdirdim’8 sırrı ile, kavâid-i Şeriat-ı Garra ve desâtir-i Sünnet-i Seniye tamam ve kemalini bulduktan sonra,

yeni icadlarla o düsturları beğenmemek veyahut –hâşâ ve kellâ– nâkıs görmek hissini veren bid’aları icad etmek dalâlettir, ateştir.”9 Bunun içindir ki dine zarar verecek bid’alara taraftar olmak ekberü’l-kebâir (büyük günahlar) sınıfına dâhil edilmiştir.

Hadis ve sünnete ehemmiyet vermemek bid’attır

Hadis ve Sünnete -sözde Kur’ân’a dayanarak- ehemmiyet vermeyenlerin bid’at ehli olacaklarını bildiren şu çok mühim ve pek azîm hadis-i şeriftir ki; Peygamber Efendimiz (asm) ferman buyurmuş: “Yakın bir gelecekte sizden bazılarınız, koltuğuna yaslanmış olduğu halde, ona benim bir hadisim okunduğu zaman diyecek: ‘Bizimle sizin aranızda Kur’ân vardır. Kur’ân’ın helâl ettiğini helâl sayar, haram ettiğini de haram biliriz’; Sakın dikkat ediniz ki; Resulullâh’ın haram kıldığı şeyler, aynen Allah’ın haram kıldığı şeyler gibidir. Ve keza helâl ettikleri de Kur’ân’ın helâl ettikleri gibidir.”10

Dine zarar veren bid’alar nelerdir?

Dine zarar veren bid’alar Afyon Mahkeme kararnâmesinde şöyle yer almış:  “Hem suçlarından diye: ‘Tekye ve zaviyelerin ve medreselerin kapatılması ve lâikliğin kabulü, İslâmiyet yerine milliyet esaslarının konulması, şapka giyilmesi, tesettürün kaldırılması, Lâtin harflerinin huruf-u Kur’âniye yerinde cebren kabulü, Türkçe ezan ve kamet okunması, mekteplerde din derslerinin kaldırılması, kadınlara erkekler derecesinde irsiyet ve hak tanınması ve taaddüd-ü zevcatın kaldırılması gibi inkılâb hareketlerini bid’at, dalâlet, ilhaddır diyen, irtica ile suçludur’ diye yazmışlar.”11 

Yine başka bir Afyon Mahkeme kararnâmesinde, “Ehl-i vukûfun raporundaki açıklamalara göre, […] Said Nursî ile Ahmed Feyzi Kul’un; saltanat ve hilâfetin ilgâsı, tekye ve zaviyelerin ve medreselerin kapatılması, lâikliğin kabulü, İslâmiyet yerine milliyet esâslarının konulması, şapka giyilmesi, tesettürün kaldırılması, lâtin harflerinin kabûlü, Türkçe ezân ve kàmet okunması, mekteblerde din derslerinin kaldırılması, medenî kànun ile kadınlara erkekler derecesinde hak tanınması, taaddüt-ü zevcâtın kaldırılması gibi birçok millî inkılâb hareketlerini,’bid’a, dalâlet, ilhâd’”12 diye ifade edilmiş.

Bediüzzaman’ın ifadelerinden anlaşılan: Kitap ve sünnete, İslâm âlimlerinin ittifâkla kabûl etikleri içtihâdlara aykırı olan her şey dine zararlı olan bid’aların sınırlarının içine girer. Bediüzzaman yeni icadlara taraftar değildir. Bu icadlar “Türkçe ezân gibi şeâir-i İslâmiyeye muhalif bid’atlardır.”13

Dipnotlar:

1- Buharî, (IV, 359), İbni Mâce, Mukaddime, 7 (I, 17)

2- Ebu Davud, Sünnet, 6 (s. 832)

3- Ebu Davud, Sünnet, 6 (s. 832); Nesâî, İdeyn, 781 (II, 308)

4- Maide Suresi: 3.

5- Lem’alar, s. 135.

6- Age., s. 139.

7- Müslim, Cum’a: 43; Ebûu Davud, Sünnet: 5; Nesâî, Î’deyn: 22; İbni Mâce, Mukaddime: 6, 7; Dârimî, Mukaddime: 16, 23; Müsned, 3:310, 371, 4:126, 127)

8- Maide Suresi: 3.

9- Lem’alar, s. 132.

10- El-Menhel-ül Latif sh: 12 (Ebu Davud ve Tirmizî’den naklen); keza El-Feth-ül Kebir 1/484 ve 487 (Müsned-i Ahmed bin Hanbel ve Ebu Davud’dan nakil)

11- Şualar, s. 457.

12- Müdafaalar, Afyon Mahkemesi Kararnamesi, Mudafaa_m10_krrnm2 k13

13- Lem’alar,(2005) s.161

Okunma Sayısı: 227
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı