"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Risale-i Nur’da mehdîyete işaret var mıdır -2

Süleyman KÖSMENE
08 Ağustos 2024, Perşembe
Şeref bey: “Risale-i Nur ile mehdiyet ilişkisini tahlil eder misiniz?”

HAZRET-İ MEHDÎ’NİN ZULÜMATI DAĞITTIĞI TARİHLER

Risale-i Nur’a işaret eden ayetlerden 28.cisi olan; “Allah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Oysa kâfirler hoşlanmasalar da Allah, nurunu tamamlamaktan başka bir şeye razı olmaz”1 ayetini tahlil etmeye devam ediyoruz: 

3-Bu ayette şeddeli “lâmlar” ve “mim” aynen okunduğu gibi ikişer sayılsa 1393 (1973) tarihleri çıkıyor: Bediüzzaman’ın teviliyle bu tarihler ve sonrası: “Hazret-i Mehdi’nin şakirtlerinin zulümatı dağıttığı” tarihlerdir.2   

Âyetin tarihlerle tahlili Bediüzzaman’a aittir. Mevlana Halid (ks) 1200 senesinin müceddidi, yani 12. İmamı ve müceddidi3 sıfatıyla şakirtleriyle Rus’tan gelen zulümatı dağıtıyor, ondan yüz sene sonra başlayıp kıyamete kadar devam edecek zaman dilimi de, Hazret-i Mehdi’nin hizmet zamanı oluyor.

YENİ ASYA’NIN KONUMU

Bu dilimde de Hazret-i Mehdi’nin şakirtleri süfyanizmin zulümatını dağıtıyor.

Bilindiği gibi bu son tarihlerde, Risale-i Nur’un şahs-ı manevisi olan Nur Talebeleri “Risale-i Nur’un naşir-i efkârı” hizmet misyonuyla, “Asya’nın bahtının miftahı meşveret ve şûrâdır” hizmet vizyonuyla, Yeni Asya Gazetesi ile meydana atılmışlar ve Risale-i Nur’un imani, içtimai ve siyasi meselelerdeki çizgisini bu gazete ile güncelleyerek kamuoyuna duyurmak suretiyle, süfyanizmin dinî, içtimai ve siyasi zulümatını dağıtmaya çalışmışlardır. 

Nur Talebeleri bu nurani istikrar çizgisini “Zübeyrî çizgi” unvanıyla o günden beri devam ettiriyorlar ve inşallah kıyamete kadar da devam ettireceklerdir. 

RİSALE-İ NUR’DA BİR MÜCEDDİTTEN FAZLASI VARDIR

Birkaç günden beri sadece bir kısmını zikrettiğimiz gaybi işaretlerden başka, bizzat Risale-i Nur’un kendi metinleri dikkatle incelenirse aynı neticeye varılır.

Evet, Risale-i Nur kabına sığmıyor. Risale-i Nur, yazılı bulunduğu altı bin sayfadan taşıyor. Nur hakikatleri bulunduğu yerde rahat durmuyor, mutlaka hizmet-i imaniye yapıyor. 

Bu konuyu birkaç maddede özetleyecek olursak:   

1-Tarikat geleneğine uymayıp, yerine bir şeyh veya halife bırakmayan müellifin, “mevtim, hayatımdan ziyade dine hizmet edecek”4 sözü olağan bir söz değildir. 

Altmış dört yıldan beri müellifi hayatta olmayan ve üzerinde baskı fırtınaları koparılmaya devam eden bir eser, bütün bunlara rağmen, giderek daha fazla bir etki alanına sahip oluyorsa ve okunma oranı açısından giderek Kur’ân’dan sonra ikinci sıraya gelip oturmuşsa; bu, bir mücedditten fazlasıdır. 

Yazıldığı günden bugüne milyonlarca kişinin imanını kurtarması, milyonlarca kişiye ilim, ahlâk, takva ve pozitif enerji kazandırması ve sinerjisinin giderek önüne geçilmez derecede yükselmesi, performansının fevkalade artması bir mücedditten fazlasıdır.

Bu fazlalıklar, Risale-i Nur’un nasıl bir vazife ile istihdam edildiğinin açık delildir.

İnşallah devam edelim.

Dipnotlar:

1 Tövbe Suresi: 32, 2 Sikke-i Tasdik-i Gaybî, YAN., İstanbul, 2011, s. 156, 157, 3 Sikke-i Tasdik-i Gaybî, YAN., İstanbul, 2011, s. 30, 4 Şualar, s. 375; Mektubat, s. 418

Okunma Sayısı: 1401
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı