mahkemenin devamna mâni olacak dereceye varma-
mas için, müteaddit polis müfrezeleri adliye binasnn
merdivenlerini ve koridorlar muhafaza altna almfllar,
geçitleri kapamfllard. Bununla beraber, mahkeme salo-
nu, kaplara kadar hncahnç dolmufltu.
Mahkeme bafllad, flahit olarak
Gençlik Rehberi
ni
bastran üniversite talebesi dinlendi. fadesinde, fiark ve
Garbn eserlerini okudu¤unu, sonra Risale-i Nur eline
geçti¤ini, bu eserlerden akl, fikri, ruhu ve kalbi son de-
rece müstefit bulundu¤unu, irade ve ahlâk üzerinde mü-
him tesirler yapt¤n,
Gençlik Rehberi
nin, gençlerin
iman ve ahlâkn temin ve muhafaza yolunda büyük tesi-
ri olmas dolaysyla, bir hizmet-i vataniye yapmak eme-
liyle bastrd¤n, suç mahiyetini haiz bir fley görmedi¤ini
söylemifltir.
ì@Ġ
cemaat:
bir imama uyup namaz
klan Müslümanlar toplulu¤u.
Garp:
bat, Batda kalan bölgeler.
haiz:
bir fleye sahip olma, sahip,
mâlik.
hncahnç:
a¤zna kadar dolu, t-
ka basa dolu, dopdolu.
hizmet-i vataniye:
vatan hizme-
ti.
ikametgâh:
ikamet yeri, oturulan
yer, ev, hane.
998 |
BEDÜZZAMAN SAD NURSÎ
I
SPARTA
H
AYATI
iman:
inanç, itikat.
irade:
dileme, isteme, bir fleyi
yapp yapmama konusunda
için olan iktidar, güç.
izdiham:
aflr kalabalk.
kabil:
mümkün, ihtimal da-
iresinde.
mahiyet:
bir fleyin asl, esas,
tabiat, niteli¤i.
mâni:
engel.
mektep:
e¤itim ve ö¤retim
kuruluflu.
müfreze:
küçük askerî birlik.
muhafaza:
koruma.
mühim:
önemli, ehemmiyet-
li.
müstefit:
istifade eden, fay-
dalanan, kazanan.
müteaddit:
çeflitli, bir çok.
müteflekkil:
meydana gel-
mifl, kurulmufl.
Risale-i Nur:
Nur Risalesi, Be-
diüzzaman Said Nursînin
eserlerinin ad.
ruh:
dirilik kayna¤, hayatn
temeli ve sebebi olan manevî
varlk.
fiark:
do¤u, do¤u bölgeleri.
tabaka:
kat, katman.
talebe:
ö¤renci.
temîn:
sa¤lama.