kinci Ksm
Barla Hayat
RSALE- NURUN ZUHURU
Üstad Bediüzzaman Said Nursînin fiarkî Anadoluda
dünyaya geliflinden itibaren geçirdi¤i hayat safhalarn bu-
raya kadar birer birer gördük, temafla ettik. fiimdi, geçen
krk-elli senelik hayatnn neticesi ve meyvesi hükmünde,
tarihin pek ender kaydetti¤i cihan vüsatindeki muazzam
bir davaya giriyoruz. Bütün maddî ve manevî zulmetleri
izale edip, âlemi nuruyla ziyalandracak olan Risale-i Nur
meydana çkyor; dünya ilim ve irfan sahasna Türkiyeden
bir günefl do¤uyor.
Bediüzzaman Hazretlerinin Vilâyat- fiarkiyeden
Garbî Anadoluya Nefyedilmesi, Risale-i Nurun
Zuhuru, Telif ve Neflri
V
an
da, mezkûr ma¤arada yaflamakta iken, fiarkta
ihtilâl ve isyan hareketleri oluyor. Sizin nüfuzunuz
kuvvetlidir diyerek, yardm isteyen bir zatn mektubuna,
TARHÇE- HAYATI
| 237
B
ARLA
H
AYATI
koskocaman.
nefiy:
sürme, sürgün etme, ceza-
landrarak baflka bir yerde ika-
met etmeye mecbur etme; sür-
gün.
neflir:
yaym, yayn.
netice:
bir iflin, bir fiilin sonunda
elde edilen fley, semere, sonuç.
nur:
aydnlk, parlt, parlaklk, zi-
ya, flk, flule.
nüfuz:
söz geçirme.
safha:
devre, merhale.
flark:
do¤u yönünde yer alan yer-
ler, do¤u bölgeleri.
telif:
kitap yazma, eser ortaya
koyma.
temâflâ:
bakma, bakp seyretme.
üstat:
ö¤retici; muallim, ö¤ret-
men, usta, sanatkâr.
vüsat:
genifllik, bolluk.
zat:
kifli, flahs, fert.
ziya:
flk, aydnlk, nur, parlaklk.
zuhur:
görünme, meydana çk-
ma.
zulmet:
karanlk.
âlem:
dünya, cihan.
Barla:
Ispartann bir ilçesi.
Bediüzzaman Hazretlerinin
sekiz yl sürgün olarak kald¤
ve Risale-i Nurlarn büyük bir
ksmn telif etti¤i yer.
Bediüzzaman:
son devrin bü-
yük slâm alimi, müçtehit, al-
lâme; ça¤dafl Kurân tefsiri Ri-
sâle-i Nurun yazar Said Nursî
Hazretlerinin yaygn olarak
bilinen ön ad. Zamann, ça-
¤n eflsiz güzelli¤i anlamna
gelmektedir.
cihan:
dünya, kâinat, âlem.
dava:
takip edilen fikir, iddia,
ülkü.
ender:
daha (en, pek) nadir,
çok seyrek ve az bulunan.
hazret:
sayg, ululama, yü-
celtme, övme maksadyla
kullanlan tabir.
ihtilâl:
isyan, ayaklanma, bafl
kaldrma.
ilim:
bilme, bilifl, bilgi; bir fle-
yin do¤rusunu bilme.
irfan:
kültür.
isyan:
baflkaldrma, itaatsiz-
lik, serkefllik, emre karfl gelip
ayaklanma.
itibaren:
den beri, ...den bafl-
layarak, itibar ederek.
izale:
ortadan kaldrma.
kayd:
yazya geçirme, deftere
yazma.
maddî:
maddeye ait, madde
ile alâkal, cismanî.
manevî:
madde dfl olan,
maddî olmayan, manaya ait.
mezkûr:
zikredilen, ad ge-
çen, anlan.
muazzam:
çok büyük, çok iri,