E l cevap :
•
Birinci müflkülünüz
otuz adet Sözlerde tafsilen hal-
ledilmifltir. Yaln›z, flurada zat-› Ahmediyenin (a.s.m.) ke-
malât›na ve delâil-i nübüvvetine ve o mirac-› azama en
elyak o oldu¤una icmalî iflaretler nev’inde bir muhtasar
fihriste gösteriyoruz. fiöyle ki:
Evvelâ
: Tevrat, ‹ncil, Zebur gibi kütüb-ü mukaddese-
den, pek çok tahrifata maruz olduklar› hâlde, flu zaman-
da dahi, Hüseyin-i Cisrî gibi bir muhakkik nübüvvet-i Ah-
mediyeye (a.s.m.) dair, yüz on dört iflarî beflaretleri ç›ka-
r›p, Risale-i Hamidiye’de göstermifltir.
Saniyen
: Tarihçe sabit, fi›kk ve Satih gibi meflhur iki
kâhinin, nübüvvet-i Ahmediyeden (a.s.m.) biraz evvel,
nübüvvetine ve ahir zaman Peygamberi o oldu¤una be-
yanatlar› gibi çok beflaretler, sahih bir surette tarihen
nakledilmifltir.
Salisen
: Velâdet-i Ahmediye (a.s.m.) gecesinde Kâ-
be’deki sanemlerin sukutuyla, Kisra-i Farisin saray-› mefl-
huresi olan Eyvan› inflikak etmesi gibi, irhasat denilen
yüzer harika, tarihçe meflhurdur.
Rabian
: Bir orduya parma¤›ndan gelen suyu içirmesi
ve camide bir cemaat-i azîme huzurunda, kuru dire¤in,
minberin naklinden dolay› müfarakat-i Ahmediyeden
(a.s.m.) deve gibi enin ederek a¤lamas›;
1
o
ôn
ªn
?r
dG s
?°n
ûr
fGn
h
nass› ile, flakk-› kamer gibi, muhakkiklerin tahkikat›yla
bine bali¤ mu’cizatla serfiraz oldu¤unu tarih ve siyer gös-
teriyor.
SÖZLER | 939
O
TUZ
B
‹R‹NC‹
S
ÖZ
mizin gelece¤ine iflaret eden se-
vindirici haberler, müjdeler.
Kâbe:
Müslümanlar›n namaz k›l-
mak için yöneldikleri mukaddes
bina.
kâhin:
gelecekten haber verdi¤i
söylenen kimse.
kemalât:
maddî ve manevî gü-
zellikler, mükemmellikler.
Kisra-i Faris:
eski ‹ran padiflahla-
r›na verilen isim.
Kütüb-ü Mukaddese:
kutsal ki-
taplar.
minber:
camide hatibin hutbe
okudu¤u merdivenli kürsü.
Mirac-› Azam:
Peygamberimizin
Allah’›n huzuruna ruhen, cismen,
hâlen ç›kmas› mu’cizesi.
mu’cizat:
mu’cizeler, yaln›z pey-
gamberlerin gösterebilecekleri
büyük harika ifller.
muhakkik:
gerçe¤i araflt›ran, bir
fleyin iç yüzünü inceleyerek vâk›f
olan.
muhtasar:
k›salt›lm›fl, k›sa, özet.
müfarakat-› Ahmediye:
Pey-
gamberimizden ayr›lma.
müflkül:
güç, zor; anlafl›lmas› zor
mesele.
nas:
aç›k, kesin ve sa¤lam hü-
küm.
nübüvvet:
nebîlik, peygamberlik.
nübüvvet-i Ahmediye:
Peygam-
berimizin nübüvveti, peygamber-
li¤i.
rabian:
dördüncü olarak.
Risale-i Hamidiye:
Hüseyin Cis-
rî’nin en önemli eseri.
sahih:
gerçek, do¤ru.
salisen:
üçüncü olarak.
sanem:
put, Allah’tan baflka tap›-
n›lan fley.
saniyen:
ikinci olarak.
saray-› meflhure:
meflhur saray.
serfiraz:
baflta gelen, seçkin.
siyer:
Hz. Muhammed’in hayat›-
n›n bütün özelliklerini anlatan,
ilim dal›.
sukut:
düflme.
flakk-› kamer:
Peygamberimizin
parma¤›yla iflaret etmesi sonucu
ay›n ikiye ayr›lmas› mu’cizesi.
fi›kk ve Satih:
Peygamber Efendi-
mizin gelece¤ini önceden haber
veren meflhur iki kâhin, med-
yum.
tafsilen:
ayr›nt›l› olarak.
tahkikat:
araflt›rmalar, inceleme-
ler.
tahrifata maruz:
bozulmaya, de-
¤iflmeye u¤rama.
velâdet-i Ahmediye:
Peygambe-
rimizin do¤umu.
zat-› Ahmediye:
Peygamberimi-
zin kendisi, flahs›.
Zebur:
Hz. Davud’a nazil olan ‹lâ-
hî kitap.
bali¤:
varan, ulaflan.
beflaret:
müjde, sevindirici
haber.
beyanat:
aç›klamalar.
cemaat-› azîme:
büyük bir
topluluk, insanlar.
delâil-i nübüvvet:
peygam-
berlik delilleri.
elyak:
daha lây›k, en lây›k.
enin etmek:
inlemek.
eyvan:
saray, köflk.
fihriste:
konular› s›rayla gös-
teren liste.
Hüseyin-i Cisrî:
bkz. fiah›s Bil-
gileri.
icmalî:
k›saca.
‹ncil:
Hz. ‹sa’ya gönderilmifl
olan ‹lâhî kitap.
irhasat:
Peygamberimizin
peygamberli¤inden
önce
meydana gelen ve onun pey-
gamber olaca¤›na iflaret eden
harika hâller.
iflarî beflaretler:
Peygamberi-
1.
Ay yar›ld›. (Kamer Suresi: 1.)