flte flimdi, sizin gibi ftrî kahramanlk damarn taflyan
yeni arkadafllar, bu zamanda, manevî büyük bir kahra-
manlk ile heyete deyiniz ki:
De¤il elimize bçak, belki mavzer ve revolver de veril-
se, hem emir de verilse, biz, bu bîçare ve bizim gibi mu-
sibetzede arkadafllarmza dokunmayaca¤z. Eskiden yüz
düflmanlk ve adavetimiz dahi olsa da, onlar helâl edip
hatrlarn krmamaya çalflaca¤mza, Kur'ânn ve ima-
nn ve uhuvvet-i slâmiyenin ve maslahatmzn emriyle
ve irfladyla karar verdik diyerek, bu hapsi bir mübarek
dershaneye çeviriniz.
* * *
On Üçüncü Sözün kinci Makamnn Zeyli
LEYLE- KADRDE HTAR EDLEN BR
MESELE- MÜHMME
Leyle-i Kadirde kalbe gelen pek genifl ve uzun bir ha-
kikate, pek ksaca bir iflaret edece¤iz. fiöyle ki:
Nev-i befler, bu son Harb-i Umumînin efledd-i zulüm
ve efledd-i istibdad ile ve merhametsiz tahribat ile; ve bir
tek düflmann yüzünden yüzer masumu periflan etmesiy-
le; ve ma¤lûplarn dehfletli meyusiyetleriyle; ve galiple-
rin dehfletli telâfl ve hâkimiyetlerini muhafaza ve büyük
tahribatlarn tamir edememelerinden gelen dehfletli vic-
dan azaplaryla; ve dünya hayatnn bütün bütün fânî ve
muvakkat olmas ve medeniyet fanteziyelerinin aldatc
adavet:
düflmanlk.
bîçare:
zavall, çaresiz.
dehfletli:
korkutucu; ürkütücü.
dershane:
ders okuma yeri.
efledd-i istibdat:
zorbal¤n en
fliddetlisi.
efledd-i zulüm:
zulmün en flid-
detlisi.
fânî:
ölümlü, geçici.
fantezi:
aflr süs ve lüks, yalan-
dan gösterifl.
galip:
üstün gelen, yenen.
hâkimiyet:
hâkim olufl, hâkim ol-
ma hâli
harb-i umumî:
Birinci Dünya Sa-
vafl.
hayat:
yaflant.
ihtar:
hatrlatma.
irflat:
do¤ru yola yöneltme, ay-
dnlatma.
Leyle-i Kadir:
Kadir Gecesi.
ma¤lûp:
yenilen, kaybeden.
maslahat:
fayda, yarar.
masum:
suçsuz, günahsz.
mavzer:
bir cins tüfek.
medeniyet:
medenîlik, uygarlk.
merhamet:
acmak, flefkat gös-
termek
mesele-i mühimme:
önemli ko-
nu.
meyusiyet:
ümitsizlik.
muhafaza:
koruma, saklama.
musibetzede:
felâkete u¤ra-
mfl.
muvakkat:
geçici, e¤reti.
mübarek:
bereketli, u¤urlu.
nev-i befler:
insan soyu, in-
sanlar.
revolver:
bir cins tabanca.
tahribat:
ykp bozmalar.
tamir:
onarm.
telâfl:
endifle, kayg.
uhuvvet-i slâmiye:
slâm
kardeflli¤i.
vicdan:
iyiyi kötüden, hayr
flerden ayrt etmeye yardmc
olan ahlâkî duygu.
zeyil:
ek, ilâve.
250 | SÖZLER
O
N
Ü
ÇÜNCÜ
S
ÖZ