dairesinde, hem inayet altında bize hizmet-i Kur’âniye
yaptırılıyor
(1)
»
u
Hn
Q p
?°r
†n
a r
øp
e Gn
ò'
g! o
ó r
ªn
ër
dn
G
(2)
o
º«/
µ
n
ër
dG o
º«/
?
n
©r
dG n
âr
fn
G n
?s
f
p
G BÉ
n
æ
n
à`
r
ªs
?
n
Y BÉ
n
e s
’
p
G BÉ
n
æn
d
n
ºr
?
p
Y n
’ n
?n
fÉn
ë
r
Ñ° o
S
/
¬p
d'
G '
=¤n
Yn
h k
ABÉ°n
Vp
Q n
?n
d o
¿ƒo
µ`n
J k
Iƒ'
?°n
U m
ós
ªn
ëo
e Én
fp
óu
«°n
S '
¤n
Y u
?°n
U s
º o
¡
s
?dn
G
(3)
r
Ú/
e'
G G k
Ò/
ã` n
c É k
ª«/
?° r
ùn
J r
ºu
?°n
Sn
h /
¬p
Ñ r
ë°n
Un
h
p
ôn
¡r
¶n
e p
án
dÉ°n
Su
ôdG p
?p
ò '
g p
ô°p
TÉn
f r
?n
© r
Lp
G p
ºn
¶ r
Yn
’r
G n
?p
ª° r
Sp
G u
ô°p
ùp
H s
º o
¡
s
?dn
G
(4)
r
Ú/
e'
G @ r
Ú/
e'
G @ r
Ú/
e'
G n
?p
fÉn
b r
ôo
a p
äÉn
eG n
ôn
c n
h n
?p
àn
jÉn
æp
Y
®
SİKKE-İ TASDİK-İ GAYBÎ | 387 |
G
ÜZEL
M
EKTUPLAR
amin:
Yâ Rabbi! Öyle olsun,
kabul eyle!” anlamında dua-
nın sonunda söylenir.
ashap:
Sahabeler, Hz. Pey-
gamberi (asm) görmüş ve
onunla konuşmuş olan Müslü-
man kimseler
Bakara:
Kur’ân-ı Kerîm’in 2.
suresi. Medine-i Münevvere’de
nazil olmuştur. 286 ayettir.
Fatiha:
Kur’ân-ı Kerim’in birin-
ci suresi
1.
Allah’a hamd olsun. (Fatiha Suresi: 2.) Bu Rabbimin bir lütfudur. (Neml Suresi: 40.)
2.
Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka hiçbir bilgimiz
yoktur. Muhakkak ki Sen her şeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın. (Bakara Suresi:
32.)
3.
Allah’ım! Efendimiz Muhammed’e ve onun Âl ve Ashabına, Senin razı olacağın ve onun
hakkının ödenmesine vesile olacak şekilde çok salât ve selâm eyle. Âmin.
4.
Allah’ım, İsm-i Azamının sırrı hakkına, bu risalenin naşirini inayetlerinin ve Furkan’ının ke-
rametlerinin mazharı eyle. Âmin, âmin, âmin.
Furkan:
hak ile bâtılı birbirinden
ayıran anlamında Kur’ân’ın bir ismi
hamd:
Allah’a karşı şükran ve
memnuniyetini onu överek bildir-
me
hikmet:
İlâhî gaye, yüksek bilgi,
fayda
hizmet-i Kur’âniye:
Kur’an hizme-
ti
ihsan:
bağışlama, ikram etme, lü-
tuf
inayet:
yardım, ihsan, lütuf
İsm-i Âzam:
Cenab-ı Hakkın bin
bir isminden en büyük ve manaca
diğer isimleri kuşatmış olanı.
istihdam:
bir hizmette kullanma,
çalıştırma
işaret-i gaybiye:
gaypla ilgili işa-
ret; Hz. Peygamber, müçtehit
imamlar tarafından gayba ait veri-
len haberler, işaret yolu ile yapılan
açıklamalar.
keramet:
kerem, lütuf, ihsan, ba-
ğış
mazhar:
bir şeyin çıktığı göründü-
ğü yer; nail olma, şereflenme
naşir:
eser, neşreden, yayınlayan,
dağıtan
Neml:
Kur’ân-ı Kerîm’in 27. suresi.
Mekke’de nazil olmuştur. 93 ayet-
tir.
Rabb:
besleyen, yetiştiren, verdiği
nimetlerle mahlûkatı ıslah ve ter-
biye eden Allah
rıza:
razı olma, hoşnutluk
salât:
Hz. Peygambere dua; Hz.
Muhammed’e Ashabına, ailesine
Allah’ın rahmet ve mağfiretini,
meleklerin istiğfarını ve mü’minle-
rin dualarını dileme
selâm:
barış, rahatlık, selamet ve
esenlik dileme
sır:
gizli hakikat
Sure:
Kur’ân-ı Kerîm’in ayrıldığı
114 bölümden her biri.
tenzih:
Allah’ı şanına lâyık olma-
yan şeylerden, her türlü eksik ve
noksandan uzak ve yüce tutma,
münezzeh sayma.
vesile:
aracı, vasıta
