gibi çok esma var. Bir kısmına da “
Esma-iFiiliye
” tabir
edilir ki, çok nevileri var. Meselâ, “
Gaffar,Rezzak,Muh-
yî,Mümît,Mün’im,Muhsin
.”
ì®í
Œ
2 9 4
œ
(1)
o
¬n
fÉn
ër
Ño
°S /
¬p
ªr
°SÉp
H
(2)
Ék
ªp
FGn
O Gk
ón
HG o
¬o
JÉn
cn
ôn
Hn
h $G o
án
ªr
Mn
Qn
h r
ºo
µr
«n
?n
Y o
?n
Ós
°ùdn
G
Aziz,SıddıkKardeşlerim!
Ev vel â:
Hem geçmiş, hem gelecek, hem maddî, hem
manevî bayramlarınızı ve mübarek gecelerinizi bütün ru-
hucanımla tebrik ve ettiğiniz ibadet ve duaların makbuli-
yetini rahmet-i İlâhiyeden bütün ruhucanımızla niyaz
edip, isteyip, o mübarek dualara âmin deriz.
Sa n i yen:
Hem çok defa manevî, hem çok cihetler-
den ehemmiyetli iki suallerine mahrem cevap vermeye
mecbur oldum.
BirinciSualleri:
niçin eskiden Hürriyetin başında siya-
setle hararetle meşgul oluyordun, bu kırk seneye yakın-
dır ki bütün bütün terk ettin?
Elcevap:
siyaset-i beşeriyenin en esaslı bir kanun-i
esasîsi olan, “selâmet-i millet için fertler feda edilir.
Cemaatin selâmeti için eşhas kurban edilir. Vatan için
herşey feda edilir” diye, bütün nev-i beşerdeki şimdiye
kadar dehşetli cinayetler bu kanunun suistimalinden
Emirdağ Lâhikası – ıı | 647 |
mümît:
diriltip can verdiğini vakti
gelince öldüren Cenab-ı Hak.
mün’im:
nimet veren, ikram eden,
Allah.
nev-i beşer:
insanoğlu, insanlar.
niyaz:
Allah’a yalvarma ve ya-
karma.
rahmet-i ilâhîye:
Allah’ın sonsuz
rahmeti, İlâhî rahmet.
rezzak:
bütün yaratılmışların rız-
kını veren ve ihtiyaçlarını karşıla-
yan Allah.
ruhucan:
ruh ve can.
saniyen:
ikinci olarak.
selâmet-i millet:
milletin selâ-
meti, milletin kurtuluşu, esenliği.
sıddık:
çok doğru, dürüst, hakkı
ve hakikati tereddütsüz kabulle-
nen.
sual:
soru.
suistimal:
bir şeyi kötüye kul-
lanma.
tabir:
ifade etme, öyleme.
âmin:
Yâ Rabbi! Öyle olsun,
kabul eyle!” anlamında dua-
nın sonunda söylenir.
aziz:
izzetli, muhterem, say-
gın.
defa:
kere, kez, yol.
dehşetli:
ürkütücü, korkunç.
dua:
Allah’a yalvarma, niyaz.
ehemmiyetli:
önemli.
esma:
adlar, isimler.
eşhas:
şahıslar, kimseler.
evvelâ:
öncelikle.
Gaffar:
kulların günahlarını
çok affeden, örten, bağışlayan,
bağışlaması bol olan Allah.
hararet:
ateşlilik, coşkunluk,
heyecanlılık.
kanun-i esasî:
ana prensipler,
anayasa.
maddî:
madde ile alâkalı.
mahrem:
herkesçe bilinme-
mesi gereken, gizli.
makbuliyet:
makbullük, be-
ğenilmişlik, geçerlilik.
manevî:
manaya ait, maddî
olmayan.
meselâ:
örneğin.
meşgul:
uğraşma, ilgilenme.
muhsin:
ihsan eden, iyilik ya-
pan, bağışta bulunan Allah.
muhyî:
ölüleri dirilten, hayat
veren Allah.
mübarek:
feyizli, bereketli.
1.
Her türlü kusur ve noksandan uzak olan Allah’ın adıyla.
2.
Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketi ebediyen ve dâimâ üzerinize olsun.