Emirdağ Lâhikası - page 278

Sa l i sen:
nisli kureyşîlerden Ahmed kureyşî, muhte-
rem pederiyle ve ammizadesi Ahmed ile nurların has
naşir ve talebelerinden olması, o havali şakirtlerinin na-
mına nurlar hakkında güzel manzum fıkraları lâhikaya
girdi. Cenab-ı Hak onları muvaffak eylesin. Âmin.
Ra b i an:
eğirdir kasabasında, isimlerini yazmadığım
gayet ehemmiyetli kardeşlerimiz var. onlara ve Mehmed
sabri gibi büyük santrala istinaden ve sabri’nin yazısına
benzettiğim dikkatli ve güzel ifadeli bir mektubu çalışkan
ve ciddî kardeşlerimizden Çilingir Ali’den aldım. onun
arzusuyla aynını lâhikaya geçirdik. ona ve onu çalıştıra-
na “Maşaallah ve veffakakümullah” deriz.
ì®í
Œ
104
œ
Aziz,Sıddık,ÂlîcenapEskiveYeniKardeşYeşil
Salih!
Benden, sergüzeşte-i hayatıma ait sorduğun maddele-
re gayet kısa ve mücmel işaret edilecek. Bir zaman son-
ra inşaallah başkalar izahla cevap verecekler. Fakat tari-
he geçmek ve bu asır âlimlerinin içinde kendi adî şahsımı
nesl-i atiye göstermek, bildirmek ne isterim ve ne de
liyâkatim var. Cenab-ı Hakka hadsiz şükrederim ki, beni
bana beğendirmemiş, dehşetli kusurlarımı bana gös-
termiş.
adî:
basit, bayağı, sıradan.
âlicenap:
cömert, iyilik sahibi,
yüksek ahlaklı.
âlim:
ilim ile uğraşan, ilim adamı.
âmin:
Yâ Rabbi! Öyle olsun, kabul
eyle!” anlamında duanın sonunda
söylenir.
ammizade:
amca çocuğu.
asr:
yüzyıl, asır.
aziz:
değerli.
ciddî:
gerçek olarak, hakikaten.
dehşetli:
ürkütücü, korkunç.
ehemmiyetli:
önemli.
| 278 | Emirdağ Lâhikası – ı
fıkra:
kısım, fasıl, bölüm.
gayet:
son derece.
hadsiz:
sınırsız, sonsuz.
havali:
bölge, etraf, çevre, ci-
var.
inşaallah:
‘Allah izin verirse’
manasında kullanılan bir dua.
istinaden:
istinat ederek, da-
yanarak.
izah:
açıklama, ayrıntıları ile
anlatma.
kureyşî:
Kureyş Kabilesinden
olan, Kureyş’e ait, Kureyşli.
kusur:
eksiklik, noksan.
Lâhika:
ek, ilave.
liyakat:
layık olma, ehliyet.
manzum:
ölçülü, sıralı, düzen-
lenmiş, vezinli.
maşaallah:
Allah’ın istediği
gibi, Allah’ın istediği olur anla-
mında hayret ve memnunluk
ifade eden bir ibare.
muhterem:
saygı değer, hür-
mete layık, saygın.
muvaffak:
başarmış, başarılı.
mücmel:
öz olarak anlatılmış,
kısa ve az sözle ifade edilmiş,
öz, özet.
nam:
yerine, vekillik.
naşir:
eser neşreden, yayınla-
yan.
nesl-i ati:
gelecek nesil.
Nur:
Risale-i Nur eserlerinin
her biri.
peder:
baba.
rabian:
dördüncü olarak.
salisen:
üçüncü olarak.
sergüzeşt-i hayatiye:
hayat
macerası, hayatta başa gelen-
ler, yaşananlar.
sıddık:
çok doğru, çok dürüst.
şakirt:
talebe, öğrenci.
talebe:
öğrenci.
veffakakümullah:
Allah mu-
vaffak etsin, başarılı kılsın.
1...,268,269,270,271,272,273,274,275,276,277 279,280,281,282,283,284,285,286,287,288,...1032
Powered by FlippingBook