Œ
255
œ
(2)
/
?p
ór
ªn
ëp
H o
í`u
Ñ°n
ùo
j s
’p
G m
Ar
Àn
T r
øp
e r
¿p
Gn
h
(1)
@ o
¬n
fÉn
ër
Ñ°o
S /
¬p
ª°r
SÉp
H
(3)
o
¬o
JÉn
c
n
ôn
Hn
h$G o
án
ªr
Mn
Qn
h r
ºo
µ
r
«n
?n
Y o
?n
Ó°s
ùdn
G
Aziz, Sıddık, Gayyur Kardeşim!
Süleyman Efendi’den anladım ki, bazı hususî müşkilâ-
ta maruz oluyorsun. Sizin gibi metin insanlara sabır tav-
siyesi zaittir. Hizmetin kudsiyeti ve o hizmetteki zevk ve
gayretindeki şevk, o acı hususî müşkilâta karşı gelir ve
galebe eder tahmin ediyorum. Mümkün olduğu kadar al-
dırmamalısın. Kıymettar, kusursuz bir malın dükkâncısı
müşterilere yalvarmaya muhtaç değil. Müşterinin aklı
varsa o yalvarsın.
(4)
Én
go
õn
ªr
Mn
G p
Qƒo
eo
’r
G o
ôr
«n
N
sırrınca azim ha-
yırların müşkilâtı çok oluyor. Müşkülât çoğaldıkça ehl-i
himmet fütur değil, gayret ve sebatını ziyadeleştirir. İnşa-
allah siz de öyle metin ve sebatkârlardansınız.
(5)
»/
bÉ n
Ñr
dGn
ƒo
g»/
bÉ n
Ñr
dn
G
Kardeşiniz
Said Nursî
ì®í
BARLA LÂHİKASI | 527 |
muhtâc:
ihtiyacı olan, kendisine
bir şey lâzım olan, ihtiyaç içinde
bulunan, bir eksiği olup onu ta-
mamlamak isteyen.
müşkülât:
müşküller, güçlükler,
zorluklar.
müşteri:
bir şeyi satın alan veya
satın almaya talip olan kimse, alı-
cı.
sabır:
dayanma, katlanma, zorluk-
lara dayanma gücü.
sebat:
sabit durma, kararlılık.
sebatkâr:
sebat eden, sözünde ve
kararında duran, vazgeçmeyen,
sebatlı.
sıddık:
çok doğru, dürüst, hakkı
ve hakikati tereddütsüz kabulle-
nen.
sır:
gizli hakikat.
şevk:
keyif, neşe, sevinç.
tavsiye:
öğütleme, yol gösterme.
zait:
lüzumsuz, gereksiz, fazla.
ziyade:
Artma, çoğalma.
azim:
çok, fazla.
aziz:
izzetli, muhterem, say-
gın.
ehl-i himmet:
himmet ve
gayret sahipleri.
fütur:
zayıflık, gevşeklik,
usanç.
galebe:
galip gelme, üstünlük.
gayyur:
çok gayretli, çok ça-
lışkan.
hususî:
özel.
inşaallah:
‘Allah izin verirse’
manasında kullanılan bir dua.
kıymettar:
kıymetli, değerli.
kudsiyet:
kutsallık, mukad-
deslik, azizlik.
maruz:
tesir altında.
metin:
sağlam ve dayanıklı;
kolaylıkla sarsılmayan, telaşa
düşmeyen ve korkuya kapıl-
mayan.
1.
Her türlü kusur ve noksandan münezzeh olan Allah’ın adıyla.
2.
Hiçbir şey yoktur ki, Onu övüp Onu tesbih etmesin. (İsra Suresi: 44.)
3.
Allah’ın selâmı, rahmeti ve berekâtı üzerinize olsun.
4.
İşlerin en hayırlısı en zahmetli olanıdır. (Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ, 1:55.)
5.
Bâkî olan ancak Allah’tır.