-Adalet bizim neyimiz olur: İnsanlığımız! Adalet öldüğü gün, insanlığımız da ölür!
-Hak nedir: Yüce Yaratıcının her insana doğuştan verdiği vazge-çilemez, devredilemez İlâhî armağanlar...
-Peki, hak ve adalet yenilir bir şey mi: Hak yemeye heveslenenler çıkabilir. Ancak; yemeye kal-kanların fitil fitil burnundan gelir.
Hak ve adalet demir leblebidir, yemek isteyenlerin dişlerini kırar, boğazına dizilir, gözüne dizine durur..
“Hak haktır, küçüğüne büyü-ğüne bakılmaz.” Zulüm ve hak-sızlığın, azına çoğuna bakıl-maksızın; karşı çıkılır. Zalime “azıcık bile olsa” meyledilemez. Çünkü Kur’ân’ın dört esasından biri adalettir.
-Kur’ân bizim neyimiz olur: Her meselesini ilim ve akla tasdik ettiren, hayat yolculuğunda yol haritamız. İki cihanda mutluluk formülümüz.
-Akıldan, ilimden, kanundan azıcık uzaklaşsak ne olur sanki: Akılsız başın cezasını ayaklar çeker, sosyal hayat alt üst olur.
-Kanun, nizam ve akıl olmazsa ne olur insan: Anarşist olur!
Anarşist ne demek: Anarşist demek terörist demek değil; hiç bir kural, kaide, kanun, prensip tanı-mayan, tamamen heva ve hevesi doğrultusunda yaşayan demek...
-Herkes egosunun istekleri doğrultusunda yaşamak isterse ne olur: Kaos olur ki;
Haklının değil, güçlünün zorba-lıkla isteklerini elde ettiği, adalet yerine zulmün olduğu, feryat figanın yükseldiği, güçsüz ve yetimlerin ağladığı karanlık bir dünya, bir matemhane...
O zaman bize düşen Hakk’ın ve haklının yanında yer alıp, zulme ve zalime karşı çıkmaktır.
Âlemlerin Rabbi âdildir, şefkatli-dir, merhametlidir, adaleti emreder.
İnsanlara belli süre için mehil-/süre verir; ama asla ihmal etmez.
Bir kısmı bu dünyada, bir kısmı ahirette zerre kadar iyiliğin de, kötülüğün de karşılığını verir.
“Allah size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmet-tiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. ”1
“Sen, o zalimlerin işledikle-rinden, sakın Rabbinin habersiz olduğunu zannetme! O, sadece onları, dehşe-tinden gözlerinin donup kalacağı bir güne erte-lemektedir.”2
Zulmetmekten, haksızlık yapmaktan ve adaletsiz davranmaktan korkup, titremek la-zım... Hesap günü gelmeden... Adalet yoksa bilelim ki, kıya-met yakındır.
Öyleyse her zaman ve zeminde savunalım. Evet; her insan hakkını, hukukunu bilmeli ve ona sahip çıkmalı. Meşru zeminlerde hakkını aramaktan ve haksızlığa karşı çıkmaktan korkmamalıdır.
Hayatın ancak adaletle, barış ve cesaretle, ahlak ve sevgiyle güzel-leştiğini; en temel insanî değer-lerle şeref kazandığı bilerek ve her şeyin hesabının sorulacağını unutmayarak yaşamalıdır.
Hak ve adaleti savunacağız. Çünkü zalime kılıç, mazluma kalkan oluyor!
Dipnotlar:
1- Nisa Suresi: 58.
2- İbrahim Suresi: 41.