"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Güvenlik garantileri: Ukrayna için mi? Avrupa/AB için mi?

Muhammet ÖRTLEK
22 Nisan 2025, Salı
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ev sahipliğinde 11 Mart 2025’te Paris’te düzenlenen “Ukrayna İçin Güvenlik Garantileri” zirvesine AB ve NATO üyeleri ile bunların dostları ülkelerden 34 Genel Kurmay Başkanı ve Macron’un “Moskova’nın Moldava’ya hatta Romanya’ya saldırmaya hazır olduğu” açıklamaları, Batı Avrupa’nın eski Rusya tehdidini gündeme getirdi.

Avrupa Parlamentosu Üyesi Raphél Glucksmann’ın “Rus birliklerinin Estonya ve Letonya sınırlarını geçeceğini” söylemesi de bu tehdidi güçlendiriyor. 

Aslında Macron ve Glucksmann beyanlarından, Batı Avrupa’nın Soğuk Savaş dönemindeki Sovyet Rusya tehdidi algısının, bugün de sürdüğüne işarettir. Bunun en önemli göstergeleri Rusya’nın 1990’larda Çeçenistan’la ve 2008’de Gürcistan’la savaşı, 2014’te Kırım’ı ve 2022’de Donbas’ı işgali olarak sıralanıyor. Başka bir ifadeyle Paris’ten ve Brüksel’den, bu savaş ve işgal kronolojisi, Rusya’nın sınırlarını yeniden tesis etmek veya en azından Doğu Avrupa’da bir nüfuz alanı oluşturmak gibi emperyal bir proje şeklinde okunduğu kuvvetle muhtemeldir.

Ayrıca The Economist dergisine 7 Kasım 2019’da verdiği demeçte “NATO’nun beyin ölümü yaşadığını, ABD Başkanı Donald Trump’ın, İttifak’ın kolektif savunma ile ilgili 5. Maddesine kuşkuyla yaklaştığını ve ABD’nin her hangi bir krizde Avrupa’yı savunup savunmayacağından emin olmadığını” açıklayan Macron’un kendisiydi. Bu açıklamanın ardından, NATO’nun ömrünü tamamladığı veya geleceği hakkında tartışmalarda başlamıştı. Ancak Rusya’nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgaliyle birlikte, NATO’nun önemi hatırlandı. Ardından Rusya tehdidi karşısında, Finlandiya ve İsveç’in üyelikleriyle, NATO genişledi. Dolayısıyla, Macron ve destekçilerinin “beyin ölümü” hataları da ortaya çıkmıştı.

Bununla birlikte Rusya, Soğuk Savaş’ın sona erdiği 1991’den beri Belarus ve Ukrayna’yı güvenlik alanının bir parçası olarak görüyor. Buna Rusya’nın belirtilen iki ülkeyi sadece güvenlik ve jeopolitik değil, kültür, dil, din, ortak tarih üzerinden de okuduğunu söylemek gerek. Yani Moskova için Belarus ve Ukrayna, Rus kimliğinin sembolik merkezlerindendir. Bu noktada Batı’nın, Soğuk Savaş’ın sonundan Ukrayna’nın işgaline kadar geçen 30 yıllık dönemde, Rusya’nın stratejik endişe ve taleplerini görmez geldiği, bunlara karşı da önlemler almakta geciktiği anlaşılıyor.

Diğer taraftan Moskova 23-27 Eylül 2022’de düzenlediği referandumla, Donbas bölgesindeki Luhansk Halk Cumhuriyeti, Donetsk Halk Cumhuriyeti, Zaporozhzhia ve Kherson şehirlerinin Rusya’ya ilhakını onaylamıştı. Bu ilhak bir anlamda Rusya’nın Batı’ya sert yanıtıydı. NATO’nun genişlemesini engelleyemeyen Rusya, çatışmanın seviyesini daha da yükseltti. Batı da 30 yıllık sorumluluğunu kabul etmeyerek, Rusya tehdidini birinci gündemine taşıdı.

AB’nin iki lokomotifi Berlin ve Paris, Rusya’yı 30 yıllık süreçte “Rus doğalgazı, Kuzey Akım-1 ve 2 gibi boru hatları” vb. “enerji ve ticaret işbirliği üzerinden muğlak” bir stratejiyle yönetebileceklerini zannettiler. Hatta Berlin ve Paris için, Rusya’nın 2014’te Kırım’ı ilhakına da çok fazla itiraz etmediler denilebilir. Fakat AB, Ukrayna’nın işgaliyle Rusya’yı kontrol altına alamayacağının idrakine vardı. Başka bir ifadeyle “muğlak enerji ve ticaret işbirliği” sonlandı.

Macron, “NATO’nun beyin ölümü”nden, İsveç ve Finlandiya’nın katılımlarıyla NATO’nun genişlemesi noktasına geldi. Ardından “muğlak enerji ve ticaret işbirliği” sona erdi. Macron’un ev sahipliğindeki “Ukrayna İçin Güvenlik Garantileri” zirvesinin de, aslında Ukrayna’dan daha çok Avrupa/AB’nin güvenliğini önceliyor. Macron’un zirveyle güvenlik öngörüsünün ne kadar isabetli olup olmadığını göreceğiz.

Okunma Sayısı: 422
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı