Takriben on sene evvel, Almanya’daki arkadaşlarımızın vakî davetleri üzerine, Avrupa Nur cemaatinin tertib ettiği “Üstadı yâd etme” programlarına iştirak etmiştim.
Ondan sonra da hemen hemen her sene iştirak etmeye çalıştım. İşte, orada, Avrupa’daki bütün Nur talebeleri, Almanya’da buluşup programı icra ediyordu. Bu programın ismi de, onların lisânında “Nurun bayramı” olarak isimlendiriliyordu.
Bu isim benim hoşuma gitmişti. İşte, biz de 20 Nisan 2025 Pazar günü Bursa’da, 2009 senesinden bu tarafa, an’anevî olarak tertib ettiğimiz “Bursa Ulu Cami Bediüzzaman Mevlidi”nde, Avrupa’nın “Nurun bayramı”nı tahattur ettik.
Biz de, bugün, hakikatten, Bursa’da, Nurun bayramını idrak ettik, yaşadık. Vâkî davetimiz üzerine, Türkiye’nin değişik yerlerinden mevlide iştirakler oldu. Etraftaki vilâyetler ağırlıklı olmak üzere, Ankara’ya kadar birkaç otobüs tutup gelen arkadaşlarımız oldu. Ama Adana’dan, “Menderes Coşkun ve Şevket Ünal” kardeşlerimizin; “Ağabey, sizin davetinizi okur, okumaz yola koyulduk!” demeleri bana daha da çok tesir etti.
Bir kaç gün önce, kapalı ve yağmurlu havayı, Cenâb-ı Hak, durdurup, güneşli bir hava bahşetmesiyle, güzel bir günde mevlidimizi icra ettik. Muhabbetî hâllerin meydana geldiği, birbirini uzun müddettir görmeyen kardeşlerin buluşması, kucaklaşması görülmeye değer manzaralardı. Öyle ki, aynı yerde bir kaç sene kalmış, ama uzun müddettir görüşmeye görüşmeye, birbirinin (yaşların ilerlemesiyle de) şeklini unutmuş kardeşlerin “Aaa sen miydin yahu?” demeleri de, tebessüm edilecek güzelliklerdendi.
Evet, memleketin çeşitli yerlerinden davetimize iştirak ederek Nurun bayramını yaşatan kardeşlerimize teşekkürler ederiz. Bir dahaki seneye gelemeyenleri de inşâallah, -sağ olursak- aramızda görme arzusuyla, şimdiden davet ediyoruz.