"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dürüm

Misbah ERATİLLA
29 Ağustos 2024, Perşembe
Kasım, sabahın erken saatlerinde 1992 model arabasıyla annesi, eşi ve dört çocuğunu alarak Batman’dan Adana’ya yakın bir akrabasının düğününe gitmek için yola çıktı.

Aracı yaşını başını aldığından gücü düşmüş, boyası soldukça solmuştu. Arka koltukta anne ve çocuklar sıkışarak oturmuştu. Araba bir saat sonra Diyarbakır’a varmıştı. Kasım, uzun yol boyunca acıkacaklarından ötürü birkaç tavuk dönercinin sıralandığı dükkânların önünde durdu ve dönerciden fiyat aldıktan sonra en uygun fiyata satan dönerciden üç tavuk döner dürüm yapmasını istedi. Bir müddet sonra dürümler gelince parasını ödeyerek aracına bindi. Araba, Adana’ya doğru yola devam ederken çocuklardan biri acıktım deyince babaanneleri poşetin ağzını açtığında içinde yedi adet dürüm olduğunu görünce “Oğlum Kasım kaç dürüm almıştın?” dedi. Kasım, “Üç tane aldım” dedi. Babaanne “Oğlum sana yedi dürüm vermişler. Hakları üstümüze geçmesin geri dön paralarını ödeyelim” dedi. Kasım “Anne, doğru söylüyorsun. Hakları üstümüze geçmesin hemen geri dönüp paralarını ödeyelim.” dedi. Kasım kısa yoldan arabanın yönünü Diyarbakır’a çevirdi ve bir müddet sonra dürümcünün önünde durdu. Arabadan indi dürümcüye “Ustam ben üç dürüm istemiştim siz poşete yedi dürüm koymuşsunuz. Galiba bir yanlışlık olmuş. Parasını ödemeye geldim” dedi. Kasım, “Diyarbakır’dan bir hayli yol almıştık. Hakkınız geçmesin diye geri döndük” dedi. Dürümcü “Ha, o takside yedi kişi olan sizdiniz. Bilerek poşete yedi dürümü koydum. Yanlışlık yok borcunuz da yok.” dedi.

Kasım “Olur mu hiç hakkınız neyse ödemek istiyorum” dedi. Dürümcü gülümseyerek “Sen üç dürüm dediğinde gözüm arabadaki çocuklara takıldı. Bu arada arabada seninle beraber yedi kişi olduğunu hemen saydım. Yedi kişiye üç dürüm beni düşündürdü. Büyük ihtimalle bunların parası üç dürüm almaya yetiyor, dedim. Vicdanım bu durumu kabul etmedi ve yedi dürümü poşete koydum” dedi. Kasım o güne kadar çok zorluklarla büyümüş biriydi. Çoğu zaman insanlarda ümidini kesmişti. Çoğu zaman dünyada iyi insan, doğru insan kalmamış diye düşünürdü. Poşete konulan fazla dürümler ile kafasındaki ve yüreğindeki insanlara karşı olan ümitsizliği bir anda uçup gitmişti. “Dünyada hâlâ merhametli, vicdanlı insanlar var” diye düşündü. Kaybettiği değerleri yeniden bulmuştu. Bu olay karşısında şok olan Kasım, dürümcünün karşısında gözyaşlarını silmekte elinin tersi yetmiyordu. Dürümcüye teşekkür ederken yüreği yeni doğmuş gibi, mutluluktan kanat çırpıyordu. Arabaya bindi direksiyonun başına geçtiğinde sevinç gözyaşları arabadakileri endişelendirmişti. Annesi “Neyin var oğlum kötü bir şey mi oldu?” dedi. Kasım, “Yok anne çok güzel şeyler oldu” dedi ve uzun süre hiç konuşmadan gözyaşlarını silerek araba Gaziantep’e gelmişti. Kasım bir süre sonra kendine geldi arabadakilere “Şimdi size ne olup biteni anlatabilirim” dedi. Dürümün hikâyesini anlatınca annesi ve eşi bir süre gözyaşlarına hâkim olamadılar. Kasım, Adana’ya doğru yol alırken neşe ve mutluluk içinde direksiyonu sallıyordu. Bir düğüne, gitmek ancak bu kadar güzel olmuştu.

Kasım, Adana’ya düğün evine vardı. İki gün Adana’da kaldı. Düğünden sonra yola çıkarak Batman’a geri döndü. Kasım o dürümcü olayından sonra bir daha eski Kasım olmadı. İçinde her daim “Hayat her ne kadar çekilmez olsa da iyi insan sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Ümidim tüm zorlukları yenecek kadar yeterlidir ve güçlüdür ” diye düşündüğünde yüreğinde neşeden kelebekler uçuşuyordu.

Okunma Sayısı: 7642
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mehmet Salih Çelik

    29.8.2024 15:28:57

    Allah razı olsun Hacı abi. Yazılar mükemmel maşallah

  • Said Yüksekdağ

    29.8.2024 14:20:58

    Rabbim böyle iyi ve merhametli insanların sayısını artırsın. Âmin.

  • Elvan sağkol

    29.8.2024 14:01:51

    Tebrik ediyorum Misbah hocamı.güzel duygu yüklü bir anı ve yazı.

  • Mustafa Said Kara

    29.8.2024 13:23:41

    Duygu dolu ve düşünmeye sevk edici bir anı...

  • Pelin Kurukahveci

    29.8.2024 13:22:51

    Yaptığımız her şey söylediğimiz her söz bir başkasının hayatında iz bırakıyor. Ne güzel güzel izler bırakabilenlere. 👏👏👏👏

  • haydar karakuş

    29.8.2024 12:22:23

    maşallah barekallah subhanallah

  • İhsan Pilatin

    29.8.2024 11:27:54

    Allah razı olsun Hocam

  • Ayhan Aydın

    29.8.2024 09:50:15

    Allah iyilerle karşılaştırsın. Tebrikler.

  • Yahya Yıldız

    29.8.2024 08:13:18

    Allah bin kat razı olsun Misbah Bey abi, bende diğer yazılarınız gibi bu duygu, ibret ve ders alınacak makaleyi, gözyaşları içinde okudum… Çünkü bana çocukluk dönemimde ifade ettiğiniz fakirlik ve yoksulluk içindeki çekilmez hayat sahnelerini tekrar canlandırdınız. Rabbim bu vesileyle dünya ve Ahiretimizi mamur, memnun ve müstakim eylesin inşallah…

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı