Sözlükte “hızlı şekilde yüzmek, yüzerek sür’atle ilerlemek” anlamındaki “sebh” kökünün “tef’il” kalıbından gelen kelime, “yüzdürmek, hızlıca ilerletmek” mânasındadır. Terim olarak ise “Allah’ın kâinata yansıyan özelliklerini müşahede edip ‘mutlakiyet’ine ulaşarak, O’nun her türlü eksiklikten münezzeh olduğunu ifade etmektir.” Dilcilerin açıklamalarına göre suda sür’atle yüzen bir kimse nasıl ki hızlıca mesafe kat ederse, mü’min de tesbih ettiğinde yani Allah’ın her türlü noksanlıktan münezzeh olduğunu düşünüp bunu söz ve davranışlarıyla belirttiğinde, inanç ve ibadetlerine aykırı tutum ve davranışlardan uzaklaşır, “marifetullah” ufkunda terakki etmeye çalışır.
Kur’ân’ın temel kavramlarından biri olan “sebh”, türevleriyle birlikte seksen dokuz âyette geçmektedir. Meselâ bir âyette şöyle geçmektedir: “Gök gürlemesi O’na hamd ederek tesbih eder. Melekler de O’nun korkusundan tesbih ederler.” (Ra’d 13/13) Başka bir âyette ise, “Gece ve gündüz hiç durmaksızın Allah’ı tesbih eder” buyrulmaktadır. (Enbiya 21/20) Başka bir âyette, “dizi dizi uçan kuşlarında da Allah’ı tesbih ettikleri” ifade olunmaktadır. (Nur 24/41) Şu âyet ise bütün varlıkların Allah’ı tesbih ettiğini şöyle dile getirmektedir: “Yedi (kat) gök, dünya ve bunların içinde bulunanlar Allah’ı tesbih ederler. Hatta hiçbir şey yoktur ki, O’nu hamd ile tespih etmesin. Ancak siz onların tesbihini anlamazsınız…” (İsra 17/44)
Bazen müstakil bazen “hamd” kelimesiyle birlikte kullanılan tesbih kavramı Kur’ân’ın semantiği içinde Allah’ın mutlak ilim, kudret, irade, hikmet… gibi sıfatlara sahip olup O’nun uluhiyeti itibariyle akla gelebilecek bütün noksanlıklardan uzak olduğunu ifade etmektedir. Kâinat yahut evren dediğimiz bütün varlık âlemi de esasen O’nun sonsuz kemal sahibi olup her çeşit eksiklikten berî olduğunu göstermektedir. Nitekim Üstad Bediüzzaman Hazretleri de “Her şeyin Allah’ı tesbih etmekte olduğunu” ifade eden İsra Sûresi’nin 44. âyetini serlevha yaparak hem ekser mektuplarının başına koymuş, hem de “Âyetü’l-kübra” adlı Risalesi’nde, semadan arza, balıklardan kuşlara, nebilerden velilere kadar âlemdeki her tabaka varlığı konuşturarak tam da bunu ispat etmektedir.
Rabbimiz bizleri, Kendisini daima hamd ve tesbih ile anan kullarından eylesin. Amin.