Müslümanın bazı vasıfları vardır bilirsiniz. Öncelikle Allah’ın emirlerine boyun eğer, Kur’ân-ı Kerîm’i rehber, Rasûlullahı (asm) önder kabul eder. Dinin emir ve yasaklarına karşı duyarlıdır. Sonra şu vasıfları üzerinde taşır:

* Allah’ı görür gibi ibadet eder. 

* Allah’ın kullarını özellikle inananları kardeş bilir.

* Sözünün eri olur. Söylediği sözler doğru ve güzeldir. Boş ve yalan konuşmaz.

* Merhametli, saygılı, sevgi dolu olur.

* İşlerini hak ve hukuka uygun yapar.

* Her konuda güven verir ve güvenilirdir.

* Emaneti korur ve doğru dürüst yaşarlar.

* Sabreder, isyan etmez.

* Evi, bedeni ve çevresini temiz tutar. 

* Komşuları ve bütün insanlarla iyi geçinir, haklarına riayet eder. 

* Müslüman hayâ sahibidir. 

* Haksızlıktan, zulümden kaçınır.

* Cimri olmaz, israf etmez. Her şeyde orta yolu tutar. 

* Duâ, şükür ve tövbe etmeyi asla ihmal etmez.

* Af edici ve hoşgörülüdür

* Ve daha nice güzel sıfatları simasında ve sinesinde taşır...

Günümüzde komşumuz olan, fakat adını dahi belki bilmediğimiz insanlar var. Onlara güvenemiyoruz. Tanışmaya, yakın olmaya yanaşmaz olduk. Emanet bırakacak olsak birine, emaneti bırakmaya cesaretimiz yok. Günümüzde arkadaş olmaya çekiniyoruz. Eskiden kapılara kilit vurulmazdı, bugün ise kilitlediğimiz halde güvende değiliz, tedirginiz. 

Utanmayı, saygı duymayı bilmeliyiz. Merhum Cahit Zarifoğlu yerinde bir tesbitte bulunmuş:

“Eskiden sadece kışlar soğuktu. 

Şimdi ise insanlar soğuk, yürekler soğuk”

Hayatımızda ne yazık ki daha çok olumsuzluklar var. Hepsinin müsebbibi bizleriz. Zirâ görevlerimizi yapmıyoruz. Müslümanım, diyenin üzerinde haya elbisesi olmalı.

Mevlânâ’nın “Nice insanlar gördüm üzerlerinde elbiseler yok. Nice elbiseler gördüm içinde insan yok” sözü özetliyor bütün yazdıklarımı. İnsanlık yok oluyor. Huzurumuzu kendimiz kaçırır olduk. 

Peki ne yapabiliriz? İslâmı yaşanır hale getirip, İslâmı yaşayıp bu olumsuzluklardan kurtulabiliriz. İnsan olduğumuzu, yaratılan her varlıktan üstün yaratıldığımızın ve Allah’a hesap vereceğimizin her an şuurunda olmalıyız. Duâ etmeli, örnek bir hayat sürmeliyiz. Asr-ı Saadetvâri bir ömür dileğimle...