Bir kardeşimiz, “Hizmetlerimize zarar verenlere beddua etmek istiyoruz. Nasıl yapacağız?” diye sordu.
Asıl olan hayır ve müsbet duadır. “Beliyyelerin istilâsı ve muzır şeylerin tasallutu, bazı duaların evkàt-ı mahsusalarıdır ki, insan o vakitlerde aczini anlar; dua ile, niyaz ile Kadîr-i Mutlak’ın dergâhına iltica eder.”1
Muzdarlar, dinimizin zulüm ve haksızlık saydığı hususlarda beddua etmeleri, “Allah kötü sözün alenen söylenmesini sevmez; ancak zulme uğrayanlar hariçtir.”2 mealindeki ayete göre de câizdir. Ayet ve peygamberleri yalanlayan zalimlere bedduaya izin vermiştir:
“Ya Rabbî, yeryüzünde dolaşan bir tek kâfir bile bırakma!”3 Devamında gerekçeleri gösterillır: “Zira bırakırsan onlar senin kullarını, senin yolundan saptırırlar ve sadece kendileri gibi kâfir, ahlâksız çocuklar dünyaya getirip yetiştirirler.”4
Peygamberimiz (asm), “Kâfir bile olsa masumun, mazlumun bedduasından sakınınız. Çünkü onun duası için Allah Tealâ’nın katında perde yoktur.”5 der. Kâfir de olsa, “Allah’ın değişmez sünneti, kanununa” göre, “Ah”ı alınan masumun, mazlumun hakkı aheste aheste çıkarılır! “Acaba kim vardır ki, küçücük bir tecrübe geçirmemiş ve dememiş ki, ‘Filân adam fenalık etti, belâsını buldu?’”6
Peki, kahr ile beddua nasıl olmalı? Tekrar edelim: Duada da “af, rahmet/şefkat” boyutları öncelikli olmalı. Meselâ, kendi hakkından feragat ile, “Ya Rabbi! Samimî olup da bilgisizliği, nefsin ve şeytanın hilelerine kapılanları ıslâh ile doğruları anlamayı nasip eyle, affeyle, mağfiret eyle, merhamet eyle…” demeli.
“İşte size söylediğim sözler hayalin elinde kalsın; mihenge vurunuz. Eğer altın çıktı ise kalpte saklayınız, bakır çıktı ise çok gıybeti üstüne ve bedduayı arkasına takınız, bana reddediniz, gönderiniz.”7 ifadeleri bir müsaade olabilir! Kahr ile beddua zarf, pul adres istemez, genel ifadelerle yapılması tercih edilmeli:
“Zalimler için yaşasın Cehennem, iman, Kur’ân hadimlerine zulmeden İslâm düşmanlarını kahret!” Veya, “Allah’ın lâneti yalancı, müfsit, riyakâr ve hizmetlere zarar veren zalimlerin üzerine olsun! Allah’ım, bilerek, isteyerek, ısrarla zarar vermeye devam edenleri Azîm, Cebbar, Kahhar, Mutekebbir, Hâfîd (emirlerini dinlemeyen, başkalarını beğenmeyen, büyüklenip hak ve hukuk tanımaz zorbaları perişan eden) Celâlî isimlerin hürmetine perişan eyle!”
En son Hz. Nuh (as) gibi, “Ben mağlup oldum. Bana yardım et”8 diye dua edebiliriz.
Dipnotlar:
1-Sözler, s. 354.; 2-Nisa Suresi, 148.; 3-Nuh Suresi, 26.; 4-Nuh Suresi, 27.; 5-Müsned, 3/153.; 6-ESDE, Sünuhât, s. 336.; 7- ESDE, Münazarat, s. 173.; 8-Kamer Suresi, 10.