Abdullah bey: Arz-ı Mev’ud nedir? Bir Allah emri midir? İnsanların hayalleri midir?”
Allah Caniliği Emretmez
Öncelikle ifade etmeliyiz: Allah bu kadar ölümü, zulmü, haksızlığı caniliği, hukuksuzluğu, katliamı, barbarlığı emretmez. Allah bir topluma bir parça toprak kazandırmak için başka toplumların can güvenliğini bozmayı emretmez. Allah birisine bir avuç dünya menfaatini temin için, onca katliam yapmayı ve onca insanı telef etmeyi emretmez.
Bunları Allah’ın emrettiğini değil söylemek, bu vehimlerle amel etmek dahi Allah’a iftiradır. Bu vehimlerle katliam yapmak ise tam manasıyla vahşettir. Hiçbir hak dava böyle vahşetlerle kazanılmaz, böyle vahşetlere sırtını dayamaz.
Savaşta bile bir hukuk vardır. En barbar bir taleple bile yapılsa, savaşta kadınların ve çocukların korunması esastır. Gözünü karartıp önüne ne gelirse telef edenler savaş yapmış olmazlar. Hak bir şey böyle kazanılmaz. Böyle barbarca bir katliama savaş denmez.
Boş Bir Hayal
Arz-ı Mev’ud Tevrat’ta geçen bir kavramdır. Ana metni bozarsanız ve kendi hevesatınıza göre anlar, kendi vehimlerinize göre düzenlerseniz, bu metinlerden bir Arz-ı Mev’ud kavramı çıkarabilirsiniz.
Yoksa ana metin de Yahudîlere böyle bir katliam emri ihtiva etmiyor.
En başta Tevrat’ta On Emir vardır ki, önemli bir maddesi “Adam öldürmeyeceksin”-dir. Bir maddesi de, “Komşunun evine, karısına, erkek ve kadın kölesine, öküzüne, eşeğine, hiçbir şeyine göz dikmeyeceksin.” emridir.
Bu emirlerden bir katliam çıkar mı?
Bu maddeler, şefkati, merhameti, nezaketi, edebi, insanlığı ön plana alan maddeler değil mi? Ne bu maddelerden, ne Tevrat’tan bir siyasî katliam emri çıkmaz. Bu boş bir hayaldir.
Kim Kirlettiyse Onlar Temizlesin
Kur’ân’da Hz. İbrahim ve Hz. Lut’un “bereketli kılınmış” bir diyara ulaştırıldıkları anlatılmaktadır.1 Firavunların baskısı altında yaşayan İsrâiloğulları’nı Mısır’dan çıkaran Hz. Mûsa da, “Ey kavmim! Allah’ın sizin için yazmış olduğu arz-ı mukaddese giriniz ve arkanıza dönmeyiniz; sonra hüsrana uğrayanlardan olursunuz” demiştir.2
Fakat İsrâiloğulları oraya girmek istememişler, bunun üzerine arz-ı mukaddes onlara kırk yıl haram kılınmıştır.3 Bunun dışında Kur’ân’da, Tevrat’ta verilen sözün Zebur’da yenilendiği, “arz”a iyi kulların vâris olacağı açıklanmış4, Mısır’da zayıf düşürülen İsrailoğulları’nın Allah tarafından “o yerde” hâkim kılınmak istendiği bildirilmiş5, İsrailoğulları’na önceden verilen sözün gerçekleştirildiği ve sabretmelerine karşılık, hor görülüp ezilen bu milletin “bereketli kılınan topraklar”a vâris kılındığı ifade edilmiştir.
Yahudîler sanırım, bu ‘bereketli kılınan veya kutsal kılınan topraklar’ kavramından bir Arz-ı Mev’ud kavramı üretmişler; bu topraklardan uzaklaştırıldıktan sonra (MS 70) daima oranın hayaliyle yaşamışlar, zaman zaman ortaya çıkan sahte mesihler de oraya kavuşma idealini körüklemişlerdir. Bu mesihlerden bazıları “Arz-ı Mev‘ud”u önce Filistin, sonra da bütün yeryüzü şeklinde yorumlamışlardır.
Siyonizm hareketinin ortaya çıkış sebebi de Arz-ı Mev‘ud idealinin gerçekleşmesinden başka bir şey değildir.
Öte yandan, yakın zamanda ABD tarafından ortaya atılıp, bölge ülkelerince kabul etmeye zorlanan BOP projesi nedir dersiniz? Büyük İsrail Devletinden başka bir şey mi? Takke düştü kel göründü şimdi. Ortalığı kim kirlettiyse onlar temizlesin.
Bizler maalesef seyrediyoruz.
Dipnotlar:
1- Enbiyâ Suresi: 71.
2- Maide Suresi: 21.
3- Maide Suresi: 22-26.
4-Enbiya Suresi: 105.
5- Kasas Suresi: 5-6.