Derler ki insan hiçbir şey ile terbiye olmaz açlık dışında.
Hatta bu yüzden olsa gerek diğer ibadetlerde riya girme ihtimaline karşı oruç ibadetinde riya yoktur denilmektedir. Büyüklerimizden duyduğum bir duâ şöyle der: Allah ölüm gününe kadar su, ekmek ve namusla terbiye etmesin.
Malûm ülkemizdeki döviz kurlarının oynaması sonucu her gün yeni zamlar olmaktadır. En temel gıdalarda olan fiyat artışları can yakıyor daha ne olacağı ise belirsiz. Dünya da olan kuraklık enerji krizleri gündeme gelebilir. Tarihte de baktığımızda zaman zaman ekonomik buhranların yaşandığı görülmektedir. Raflarda her şeyin olup insanlarda alım gücünün olmaması bir tür musîbettir.
İstatistiklere baktığımızda her yıl sadece Türkiye’de milyonlarca TL değerinde gıda israf ile çöpe atılıyor. Buna enerji, giysi, kamudaki israfları dahil bile değil. Bir başak buğdayın olması için kaç gün doğuyor. Ne kadar yağmur yağıyor. Rüzgâr esiyor. Tabiatullah boyutuyla baktığımızda kâinatın o buğday tanesi için seferber olduğu görülmektedir.
Biz insanoğlu ise fazla geleni yani o nimeti hiç sayıp atıyorsak bunun bedelini ödemiyeceğimiz ne malûm. İdarecilerin kötü yönetimi ekonomiyi daha zora sokuyor. Emanetin ehil kişilere verilmemesi, liyakat gözetmeden kişilere emanetin verilmesi. Emanetin geçici değil de ebedî olarak görülmesi. Yaşanan haksızlıklar, hukuksuzluklar bunun cabası. ‘Nasıl yaşarsanız öyle yönetilirsiniz’ sözünün doğruluğunu gösteriyor. Toplumun giderek menfaatlerini düşünen bencil çıkarcı kişilerden oluşturmaya başlaması.
Velhasıl zor zamanlardan geçiyoruz. Allah hepimize yardım etsin. Bu musîbeti doğru okumayı nasip etsin. Bizi doğru yola eriştirsin.