Ekonomik krizle birlikte insanlar psikolojik olarak da çok etkileniyor.
Geçenlerde izlediğim dünyanın en ‘pintileri’ belgeselinde ekonomik kriz sonrası psikolojik olarak hiç para harcayamayan insanların hayatlarını anlatıyordu. Yakın çevremde de pahalılıktan yakınan insanların ‘artık daha dikkat edelim’ sözlerini duyar oldum. Tabiî olarak insanlarda alım gücü düştükçe karamsarlık ve öfkeli olma gibi durumlar çıkmaktadır.
Nimetin kıymetini bilmek çok önemli, ama bunu kıtlık bilincinde yaparsak kişiyi ifrattan tefrit yoluna düşürebilir. Oysa hayat boyunca olmamız gereken ve kişiyi dünya ve ahiret hayatını kazanması için doğru zeminde yürümesi ve sıratı müstakimi telakki kılması gerekmektedir.
Bu çok ince çizgide olan bir durum olarak bizlerin nimetin kıymetini bilerek sahibine şükür bilincinde olmamız gerekmektedir. Şükür nimeti ziyadeleştirir. Rızkı veren yüce Allah’dır (cc).
Bu anlayış ile kendimizi bilinçli bir mü’min olma hasletini kazanabiliriz. Nitekim Peygamber Efendimiz (asm) bir hurma dahi olsa sadâka vermeyi teşvik etmektedir. Bir hadisi şerifte ise kişinin sahip olduğu ihtiyaç fazlası her şeyden hesap sorulacağı söylemektedir.
Bundan birkaç yıl önce kısa bir dönem öğretmenlik yapmıştım. Çocuklar her sabah servis geldiğinde gelip beni çağırıyorlardı. O sabah bahçemizdeki nar ağacımızdan bir nar koparmak istedim. Sonra çocukları bekletmemek için vazgeçtim ve servise doğru yürüdüm.
Okula gittiğimde masamım üzerinde kocaman bir nar gör- müştüm. Sonra öğrencimi“öğretmenin nar seviyorsunuz diye size nar getirdim” demişti. O kadar çok şaşırdım ve bu tevafuk karşısında, hayret ettim.
Biz yeter ki sonsuz Rahmet sahibi rızıklandıran Rezzak’a şükür halinde olalım ve bolluk bereket bilincinde kalalım.
Dünya ve ülkemizin geçtiği bu dar boğazdan Allah’a sığınarak bol bol istiğfar ederek (Dedim ki: Rabbinizden bağışlanmayı dileyin. O, çok bağışlayıcıdır. Nuh/10) Kur’an ve Cevşen okuyarak ve tabi Risale-i Nurları okuyarak istimdat almalıyız.