"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mahcup tefekkür

Mehmet ÇETİN
20 Nisan 2025, Pazar
-Hemoroit ameliyatı ile gelen şifaya şükür yazısıdır.

İlmin ve şükrün ayıbı olmaz prensibine sığınarak çok zamandır sessizce yaptığım bu mahcup tefekkürümü bu sefer ise sessiz, ama mütesettür klavyem ile yapmak istedim, izninizle.

Konuya her zaman olması gerektiği gibi ve olduğu gibi hamd ederek başlıyorum. Rabbimin; nebata, hayvana ve insana verdiği muazzam nimetlerden olan def-i hacet boşaltımındaki hikmetler çok ibret vericidir.

Yine mahcubiyetle def-i hacet hakkında yaptığım kısa tahkikatımdaki hakikatleri sizinle paylaşmak adına, kevnî hakikatler denilen ve yaratılışa ait olan bu gerçeklerin her birindeki hikmetler bizi tesbihe, tekbire ve tahmide sevk ediyor. Zira masivadan tefekkür adına istifade etmek vazifedir. Tesbih, Allah’ı bütün eksikliklerden yüksek tutmaktır. Tahmid, şükretmektir. Tekbir, Allah’ı büyük, en büyük bilmektir, ifade ve ilân etmektir.

Her şeyden önce ihtiyaç olarak aldığımız, yediğimiz, içtiğimiz her şeyin boşaltılmasının, ilk alınmasından geri kalmayan bir büyük nimet olduğu dikkatleri haklı olarak çekmektedir. Nasıl çekmesin ki? Boşaltmaya iştiyak sanki o muamelenin cüz-i iradesi noktasından meyli olmakta. Boşaltma muamelesinin failinin tespitinin ardından sayamayacağımız kadar muktezilerinin, gerektiricilerinin olduğunu biliyoruz. Bu gerekliliklerden bir ikisi vakti geldiğinde bağırsaklardan onların dışarıya atılması gereğidir. Zira biraz sonra mideden ince bağırsak kanalı ile geleceklerin de dışarıya atılması lâzım. Mevcut sistemde atılacakların depolanıp bekletilmesi, geciktirilmesi başta kabızlık olmak üzere bir sürü farklı hastalıklara sebep olmakta. Bu nedenlerden dolayı bir an önce dışarı atılmalı. 

Dışarı atılma psikolojisi bu esnada çok dikkatleri çekmekte. İnsan bu vaziyetinin gizli ve kendisinin yalnız olmasını ister ve böylece daha rahat olduğunu bilir. Bu muazzam mucize böylesi rahatlıkta yapılmalı. Fevkalade zorluk, karışıklık, sıkıntılı, riskli, mikrop kapmaya müsait, insanın içinin veya içindekilerin dışarıya çıktığı kanalın mutlaka hijyenik olması şartı ve daha da sıralanabilecek mühim hususlardan dolayı çok dikkatli olunmalı, yalnız olunmalı ve nihayet huzur bozulmamalı. Buradaki huzuru ben bu son derece yalnız olmam gereken ortamda, böylesine şiddetli ihtiyaçlarımın karşılandığı fevkalade durumda defalarca hamdler, tefekkürlerle geçirir ve yaşarım.

İşte bu konumda psikolojinin de diyeceği bir şeyleri olmalı. Evet, insan bazı ihtiyaçlarının tedarikinde yalnız olmalı ki sağlıklı şekilde netice alınabilsin. Bir kısım muamelelerimiz başkaları ile beraber olmamızı gerektirdiği gibi bazı fıtrî hâllerimiz de yalnız olmamızı iktiza eder. 

Def-i hacet için karın kaslarının itmesi ile başlayan muamele hemen kalın bağırsak kaslarına devrediliyor. Karın kaslarının artık müdahalesi olmadan kalın bağırsak kaslarının fıtrî ama yavaş ve sabırlı itme hızı ile def edilmeli. Kabızlık ve ishaldeki kontrolsüz hızın fissür denilen baloncuk ve nihayet çatlamalara sebep olduğu konunun uzmanları tarafından hatırlatılmakta. İnsan bunları hicabından dolayı paylaşamıyor saklıyor, saklıyor. Sır değil ki saklanılsın. Şifa, arayana nasip olur.

 Kalın bağırsaktaki dışkıların dışarıya atılma esnasındaki vücudun hâlden hâle girerek geçirdiği merhaleler, bu muamelelerin kimyevî, fizikî ve psikolojik hadiseleri hepsi uyum içerisinde ve birbirine yardımcı olmaları, sonraki olacaklara hazırlama ve hazırlanmadaki hâllerin hepsi Rabbimizin bizim vücudumuzda ibret ve tefekkür için gösterdiği, yarattığı mucizelerdir. Bu hâllere dahilimiz asla söz konusu olmamaktadır.

  Diğer taraftan insanın bahsinden hicap ettiği bu konular, alâkalı ilmin iştigal konusudur. İlk yaratılıştan son insana kadar devam eden beşerî ilimlerin arasında devam etmektedir. 

Fazla uzatmadan özetleyerek bitirelim. Büyük küçük abdesti yapamadığımız zaman yapabilmenin ne kadar büyük bir nimet olduğunu anlıyoruz. Yapamayanların yapmaları için kıvır kıvır kıvrandıkları hâller ise yapanlara şükür vesilesi olmaktadır, yaptıkları durumda da.

Def-i hacet hadisesinin başından sonuna kadar insanı hayrette bırakarak takdir ve teşekküre vesile olan nice hikmetli hadiseler, hikmet sahibi olan Rabbimizin merhametliliğine ayrı bir işaret olmaktadır.

Kısa araştırmanın sonundaki mahcup kelimelerle bu kadarcık ifadelerimizi, inşaallah hoşgörünüze sığınarak “Mahcup Tefekkür” namıyla yâd edelim ve hatta paylaşalım dedik.

Rabbim tefekkürlü şifalar versin. Âmin. 

14.04.2013. Çiftehavuzlar. Çiğli-İzmir

Okunma Sayısı: 347
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı