Tarihçe-i Hayat - page 722

etti¤i gibi; Risale-i Nur’u, hem flakirtlerini, bu zamana
karfl› alâkalar›n› kesmifl; hiç onlarla ne mübareze, ne
meflguliyet yok.
Madem hakikat budur; adliyelerin, de¤il beni ve onla-
r› itham etmek, belki Risale-i Nur’u ve flakirtlerini hi-
maye etmek en birinci vazifeleridir. Çünkü, onlar bu mil-
let ve vatan›n en büyük bir hukukunu muhafaza ettikle-
rinden, onlar›n karfl›s›nda, bu millet ve vatan›n hakikî
düflmanlar› Risale-i Nur’a hücum edip, adliyeyi flafl›rt›p,
dehfletli bir haks›zl›¤a ve adaletsizli¤e sevk ediyorlar. Kü-
çücük iki numunesini beyan ediyorum:
Ezcümle,
hapisteki arkadafllar›mdan, selâm-kelâmdan
ibaret ve Arabî bir risalenin fiyat› olan on banknotu, bu-
radaki bir adama gönderip; tâ Isparta’da tab masraf›n›
veren o nüshalar sahibine verilsin diyen mektubu yüzün-
den, hem adliye, hem hükûmet bana s›k›nt›lar verip,
hem vas›ta olan adam› taharri etti. Bu sinek kanad› ka-
dar ehemmiyeti olmayan bir adî mektubu, hem alt› ay
zarf›nda bir tek adî muhâbereyi bu kadar büyük bir me-
sele suretine getirmek, elbette adliyenin flerefine, haysi-
yetine yak›flmaz.
‹kinci numune:
Benim gibi garip, ihtiyar ve zay›f ve
beraat etmifl bir misafire, herkesi, hatta hizmetçilerini
resmen propaganda ile ondan ürkütmek, kendini peri-
flan bir vaziyete sokmak, bu vilâyetteki hükûmetin hami-
yet-i milliyesine yak›flmad›¤›ndan, sinek kanad› kadar
mevhum bir zarara da¤ gibi ehemmiyet verip aleyhimde
adî:
basit, baya¤›, s›radan.
alâka:
ilgi, iliflki, yak›nl›k.
aleyh:
ona karfl›, onun üzerine.
Arabî:
Arap diline ait.
banknot:
k⤛t para.
beraat:
temize ç›kma, suçsuz ol-
du¤u anlafl›lma.
beyan:
aç›klama, bildirme, izah.
dehfletli:
ürkütücü, korkunç.
ehemmiyet:
önem, de¤er, k›y-
met.
Ezcümle:
bu cümleden olarak.
garip:
tuhaf, hayret verici.
hakikat:
gerçek.
hakikî:
gerçek.
hamiyet-i milliye:
millî duygu ve
hislerin muhafaza edilmesi için
yap›lan çaba.
haysiyet:
fleref, onur, itibar.
himaye:
koruma, muhafaza et-
me.
hücûm:
sald›rma.
ibaret:
meydana gelen, oluflan.
itham:
suç isnat etme, suçlama.
kelâm:
söz, konuflma.
722 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
E
M‹RDA/
H
AYATI
madem:
...den dolay›, böyle
ise.
mesele:
önemli konu.
meflguliyet:
meflgul olma, bir
ifl yapma.
mevhum:
hakikatte olma-
yan, vehim ve hayal ürünü
olan.
muhabere:
haberleflme.
muhafaza:
koruma.
mübareze:
çat›flma, kavga.
nümune:
örnek.
nüsha:
birbirinin ayn› olan
suretlerin her biri.
propaganda:
bir inanç, dü-
flünce, doktrin v.b. ni baflkala-
r›na tan›tmak, benimsetmek
amac›n› güden ve çeflitli vas›-
talarla yap›lan faaliyet.
resmen:
resmî olarak, resmî
bir flekilde.
Risale-i Nur:
Nur Risalesi, Be-
diüzzaman Said Nursî’nin
eserlerinin ad›.
selâm:
selâm, esenleme; Al-
lah’›n r›zas›n› kazanmak için
mü’minlerin birbirine etti¤i
selâmünaleyküm fleklindeki
dua.
sevk:
yöneltme, gönderme.
suret:
biçim, tarz, görünüfl.
flakirt:
talebe, ö¤renci.
fleref:
manevî büyüklük, yü-
celik, onur.
tab:
basma, bask›.
taharri:
arama, araflt›rma.
vas›ta:
arac›.
vazife:
görev.
vaziyet:
durum.
vilâyet:
il.
zaif:
zay›f.
zarf›nda:
süresince.
1...,712,713,714,715,716,717,718,719,720,721 723,724,725,726,727,728,729,730,731,732,...1390
Powered by FlippingBook