Tarihçe-i Hayat - page 1074

“
Sen de mürtecisin
” ittiham›na karfl›, “
E¤er meflrutiyet
bir f›rkan›n istibdad›ndan ibaret ise, bütün ins ve cin fla-
hit olsun ki, ben mürteciyim. Bin ruhum da olsa,
Kur’ân’›n bir tek meselesine hepsini feda etmeye haz›-
r›m
” diyen ve beraatinden sonra da, teflekkür etmeye-
rek, Bayezit Meydan›ndaki kalabal›kta, “
Yaflas›n zalimler
için Cehennem! Yaflas›n zalimler için Cehennem
!” diye
ba¤›rarak ilerleyen ve imha plân›yla verildi¤i mahkeme-
lerde yirmi dört sene evvel, “Ey
mülhitler! Ey z›nd›klar!
Said, elli bin nefer kuvvetinde demiflsiniz. Yaln›fls›n›z;
Kur’ân’a ve imana hizmetim cihetiyle, elli bin de¤il, elli
milyon kuvvetindeyim! Titreyiniz! Haddiniz varsa ilifli-
niz!..”;
“
Benim ölümüm sizin bafl›n›zda bomba gibi pat-
lay›p, bafl›n›z› da¤›tacakt›r. Topra¤a at›lan bir tohumun
yüzer sünbüller vermesi gibi, bir Said yerine yüzler Said
size o yüksek hakikati hayk›racakt›r
.” Ve on befl sene ev-
vel, “
Saçlar›m adedince bafllar›m bulunsa, hergün biri
kesilse, bu hizmet-i imaniyeden çekilmem
.” Ve, “
Dünya-
y› bafl›ma atefl yapsan›z, hakikat-i Kur’âniyeye feda olan
bu bafl› z›nd›kaya e¤mem
” diyen ve elli sene evvel âlem-i
‹slâm› sömüren, sömürgeci cebbar ve zalim bir impara-
torlu¤a karfl›, “
Tükürün o zalimlerin hayâs›z yüzüne!”
di-
ye matbuat lisan›yla cevap veren ve Büyük Millet Mecli-
sinde Reise, “
Kâinatta en yüksek hakikat imand›r, iman-
dan sonra namazd›r. Namaz k›lmayan haindir; hainin
hükmü merduddur. Cenâb-› Hak, Kur’ân-› Kerîm’inde,
yüz yerde edas›n› emretti¤i namazdan daha büyük bir
hakikat olsa idi, imandan sonra onu emrederdi
” diyen ve
âlem-i ‹slâm:
‹slâm âlemi, ‹slâm
dünyas›.
beraat:
temize ç›kma; bir dava-
n›n neticesinde suçsuz oldu¤u
anlafl›lma.
cebbar:
zorba.
cihet:
yön.
cin:
gözle görünmez, lâtif cisim-
lerden ibaret bir yarat›k.
eda:
yerine getirme.
evvel:
önce.
fedâ:
u¤runa verme, kurban ol-
ma.
f›rka:
siyasî parti.
hain:
h›yanet eden, arkadan vu-
ran.
hakikat:
gerçek, esas.
hakikat-i Kur’âniye:
Kur’ân’›n
hakikat›, Kur’ân’›n ifade etti¤i ger-
çek.
hayâ:
ahlâk kurallar›na ba¤l› ol-
ma; ar, edep, namus.
hizmet-i imaniye:
iman ve
Kur’an hakikatlerinin ikna edici
ve ilmî delillerle anlafl›lmas›na
hizmet etme.
hüküm:
tart›fl›lmaz dinî kaide.
ibaret:
meydana gelen, oluflan.
iman:
inanç, itikat.
1074 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
I
SPARTA
H
AYATI
imha:
ortadan kald›rma,
mahvetme.
ins:
insan, befler, Âdemo¤lu.
istibdat:
idarede görülen her
türlü kanun d›fl› tazyik, bask›.
ittiham:
suç alt›nda bulu›n-
ma, töhmetli olma.
Kâinat:
evren; yarat›lm›fl olan
fleylerin tamam›, bütün âlem-
ler.
Kur’ân-› Kerîm:
Kur’ân; Hz.
Muhammed’e vahiyle indiri-
len en son ‹lâhî kitap.
lisan:
dil.
matbuat:
bas›lm›fl fleyler, ki-
taplar, gazeteler, v.s.
merdut:
reddolunmufl, kovul-
mufl.
mesele:
önemli konu.
meflrutiyet:
Osmanl›larda
1876 Anayasas›yla bafllayan,
1908 de¤iflikli¤iyle devam
eden hukukî ve siyasî döne-
me verilen ad.
mülhit:
‹slam dininden ayr›-
lan, Allah’› inkar eden, dinsiz,
imans›z.
mürteci:
gerilik, geriye dön-
me tarafl›s›, eski düzeni savu-
nan, gerici.
nefer:
asker, er.
reis:
baflkan.
ruh:
dirilik kayna¤›, hayat›n
temeli ve sebebi olan manevî
varl›k.
zalim:
zulmeden, ac›mas›z ve
haks›z davranan.
z›nd›k:
Allah’a ve ahirete
inanmayan, Allah’› inkâr
eden, imans›z, münkir.
z›nd›ka:
dinsizlik, inançs›zl›k.
1...,1064,1065,1066,1067,1068,1069,1070,1071,1072,1073 1075,1076,1077,1078,1079,1080,1081,1082,1083,1084,...1390
Powered by FlippingBook