ÜÇÜNCÜ MENBA:
Ruh; zîhayat, zîfluur, nuranî vücud-u haricî giydirilmifl,
cami, hakikattar, külliyet kesb etmeye müstait bir ka-
nun-u emrîdir. Hâlbuki, en zayf olan kavanin-i emriye,
sebat ve bekaya mazhardrlar. Çünkü, dikkat edilse, ma-
ruz-u tagayyür olan bütün nevilerde birer hakikat-i sabi-
te vardr ki, bütün tagayyürat ve inklâbat ve etvar- ha-
yat içinde yuvarlanarak suretler de¤ifltirip, ölmeyerek,
yaflayarak bâkî kalyor.
flte, her bir flahs- insanî, mahiyetinin camiiyetiyle ve
küllî fluuruyla ve umumî tasavvuratyla, bir flahs iken, bir
nevi hükmüne geçmifltir. Bir neve gelen ve cari olan ka-
nun, o flahs- insanîde dahi caridir.
Madem Fâtr- Zülcelâl, insan cami bir âyine ve küllî
bir ubudiyetle ve ulvî bir mahiyetle yaratmfltr; her fert-
teki hakikat-i ruhiye, yüz binler suret de¤ifltirse, izn-i
Rabbanî ile ölmeyecek, yaflayarak, geldi¤i gibi gidecek.
Öyle ise, o flahs- insanînin hakikat-i zîfluuru ve unsur-u
zîhayat olan ruhu dahi, Allahn emriyle, izniyle ve ibka-
syla, daima bâkîdir.
DÖRDÜNCÜ MENBA:
Ruha bir derece müflabih ve ikisi de âlem-i emirden ve
iradeden geldiklerinden, mastar itibaryla ruha bir dere-
ce muvafk, fakat yalnz vücud-u hissî olmayan nevilerde
hükümran olan kavanine dikkat edilse ve o namuslara
baklsa görünür ki, e¤er o kanun-u emrî, vücud-u haricî
âlem-i emir:
Cenab- Hakkn de-
¤iflmeyen sabit hakikatler fleklin-
de devam eden kanunlar âlemi.
âyine:
ayna.
bâkî:
ebedî, daimî.
beka:
kalclk, devamllk:
cami:
kapsaml, birçok fleyi içine
alan.
camiiyet:
toplayc, kapsamllk.
cari:
geçerli.
etvar- hayat:
hayat tavrlar, ya-
flayfl tarzlar.
Fâtr- Zülcelâl:
sonsuz büyüklük
sahibi ve benzeri olmayan fleyle-
ri yaratan Allah.
fert:
kifli.
hakikat:
gerçek.
hakikat-i ruhiye:
ruhun gerçe¤i.
hakikat-i sabit:
sabit ve de¤ifl-
mez gerçek.
hakikat-i zîfluur:
bilinç sahibi
gerçek.
hükümran:
hükmü geçen, hük-
meden.
ibka:
sonsuz ve kalc hâle getir-
me.
inklâbat:
inklâplar, de¤iflmeler.
irade:
dileme.
izn-i Rabbanî:
Allahn izni.
kanun-u emir:
emir âlemine ait,
emreden kanun.
kavanin:
kanunlar, yasalar.
kavanin-i emriye:
Cenab- Hak-
kn do¤rudan emrinden gelerek
vastasz iflleyen kanunlar.
kesb:
kazanma.
küllî:
büyük ve kapsaml.
külliyet:
bütünlük.
mahiyet:
nitelik, özellik, iç yüz.
maruz-u tagayyür:
baflkalaflma-
ya ve de¤iflmeye maruz.
mastar:
kaynak, temel.
mazhar:
sahip olma.
muvafk:
uygun.
müstait:
kabiliyetli kimse, zeki
ve akll.
müflabih:
benzeyen.
nevi:
çeflit, tür, cins.
nuranî:
nurlu.
ruh:
can, öz benlik.
sebat:
sabit durma.
suret:
flekil, biçim; görüntü.
flahs- insanî:
insan flahs.
fluur:
idrak, bilinç.
tagayyürat:
baflkalaflmalar,
de¤iflmeler.
tasavvurat:
düflünceler, ha-
yaller.
ubudiyet:
kulluk.
ulvî:
yüce.
umumî:
genel, bütün.
unsur-u zîhayat:
hayat sahi-
bi, canl unsur.
vücud-u haricî:
maddî vücut,
beden; dfla ait.
vücud-u hissî:
his ile bilinen
vücut, ruh taflyan varlk.
zîhayat:
hayat sahibi.
zîfluur:
fluurlu, anlayfl sahibi.
842 | SÖZLER
Y
RM
D
OKUZUNCU
S
ÖZ