tahsil edebilsin. Çünkü, Süfyann iptida-i tahsil-i ftrîsi
sinn-i temyiz zamanndan bafllar, yavafl yavafl istidad
müheyya olur, nurlanr; her fleyden ders alr, kibrit hük-
müne geçer. Amma onun naziri, flu zamandaçünkü,
zihni felsefede bo¤ulmufl, akl siyasete dalmfl, kalbi ha-
yat- dünyeviyede sersem olmufl, istidad içtihattan uzak-
laflmflelbette fünun-u hâzrada tevaggulü derecesinde,
istidad içtihad- flerî kabiliyetinden uzaklaflmfl ve ulûm-u
arziyede tefennünü derecesinde, içtihadn kabulünden
geri kalmfltr. Onun için, Ben de onun gibi zekiyim, ni-
çin ona yetiflemiyorum? diyemez ve demeye hakk yok-
tur ve yetiflemez.
Dördüncüsü
Nasl ki bir cisimde, neflvünema için, tevessü meyli bu-
lunur. O meyl-i tevessü iseçünkü dahildendirvücut
ve cisim için bir tekemmüldür. Fakat, e¤er hariçte tevsi
için bir meyil ise, o vücudun cildini yrtmaktr, tahrip et-
mektir; tevsi de¤ildir. Öyle de, slâmiyetin dairesine Se-
lef-i Salihîn gibi takva-i kâmile kapsyla ve zaruriyat- di-
niyenin imtisali tarikyla dahil olanlarda meylüttevessü ve
irade-i içtihat bulunsa; o kemaldir ve tekemmüldür. Yok-
sa, zaruriyat terk eden ve hayat- dünyeviyeyi hayat-
uhreviyeye tercih eden ve felsefe-i maddiye ile âlûde
olanlardan olan o meylüttevsi ve irade-i içtihat, vücud-u
slâmiyeyi tahrip ve boynundaki flerî zincirini çkarmaya
vesiledir.
SÖZLER | 781
Y
RM
Y
EDNC
S
ÖZ
istidat:
kabiliyet.
kemal:
olgunluk.
meyil:
e¤ilme.
meyl-i tevessü:
büyüme meyli.
meylüttevsi:
geniflletme meyli.
müheyya:
hâzr.
nazir:
benzer.
neflvünema:
geliflme, büyüme.
Selef-i Salihîn:
Ehl-i Sünnet ve
Cemaatin ilk rehberleri ve Ashap
ile Tabiînin ileri gelenleri ile Tebe-
i Tâbiînden olan Müslümanlar.
sinn-i temyiz:
bulû¤ ça¤.
flerî:
slâmiyetin temel kaideleri-
ne uygun olan hüküm.
tahrip:
harap etme; ykma
tahsil:
elde etme, ö¤renme, e¤i-
tim.
takva-i kâmile:
Allah korkusuyla
yaflayp emir ve yasaklarna har-
fiyen uymak.
tarik:
yol.
tefennün:
bir fen, ilim veya sa-
natta ihtisas kazanma.
tekemmül:
olgunlaflma.
tercih etmek:
ye¤lemek.
tevaggul:
meflgul olma.
tevessü:
geniflleme, yaylma.
tevsi:
geniflletme.
ulûm-u arziye:
yer küresi ile ilgi-
li ilimler.
vesile:
sebep.
vücud-u slâmiye:
slâmiyetin
mevcudiyeti ve özü.
zaruriyat:
zorunlu, gerekli ifller.
zaruriyat- diniye:
dince yapl-
mas mecburî olan ifller.
âlûde:
bulaflmfl, bulaflk.
dahil:
iç, içeri.
felsefe-i maddiye:
her fleyi
maddede arayan ve kabul
eden anlayfl.
fünun-u hâzra:
günümüz
fen ilimleri.
hariç:
dfl, dflar.
hayat- dünyeviye:
dünya
hayat.
hayat- uhreviye:
ahiret ha-
yat.
içtihad- flerî:
fleriat hüküm-
lerine göre olan içtihat.
içtihat:
din âlimlerinin fleri
esaslar dahilinde Kurân ve
sünnete uygun flekilde, bir
konuda fikir ortaya koymala-
r, hüküm vermeleri.
imtisal:
uyma.
iptida-i tahsil-i ftrî:
do¤al
ö¤renim bafllangc.
irade-i içtihat:
yeni yorumla-
ra arzu, ihtiyaç ve irade.