kolay gelir bir Zatt›r. Öyle bir Zata karfl›
1
n
?É n
¶p
© r
dG »p
«r
ëo
j
r
øn
e
deyip, kudretine karfl› taciz ile meydan okunmaz.”
Sonra,
2
m
A r
Àn
T pq
?o
c o
äƒo
µ
n
?n
e /
?p
ón
«p
H …/
ò s
dG n
¿
Én
ër
Ñ°o
ùn
a
tabiriyle,
“Her fleyin dizgini elinde, her fleyin anahtar› yan›nda,
gece ve gündüzü, k›fl ve yaz› bir kitap sahifeleri gibi ko-
layca çevirir, dünya ve ahireti iki menzil gibi bunu kapar,
onu açar bir Kadîr-i Zülcelâl’dir.”
Madem böyledir, bütün delâilin neticesi olarak,
3
n
¿ƒo
©n
Lr
ôo
J p
¬ r
« n
dp
Gn
h
yani, “Kabirden sizi ihya edip, haflre geti-
rip, huzur-u kibriyas›nda hesab›n›z› görecektir.”
‹flte flu ayetler, haflrin kabulüne zihni müheyya etti,
kalbi de haz›r etti. Çünkü, nezairini, dünyevî ef’al ile de
gösterdi.
Hem kâh oluyor ki, ef’al-i uhreviyesini öyle bir tarzda
zikreder ki, dünyevî nezairlerini ihsas etsin; tâ istib’at ve
inkâra meydan kalmas›n.
Meselâ:
4
r
än
Qp
q
ƒo
c ¢ o
ù r
ª s
°ûdG Gn
P p
G
(ilâahir) ve
5
r
än
ôn
£n
Ør
fG o
ABÉ n
ª s
°ùdG Gn
Pp
G
(ilâ-
ahir) ve
6
r
âs
?n
°ûr
fG o
ABÉ n
ª s
°ùdG Gn
P p
G
.
‹flte flu surelerde k›yamet ve haflirdeki ink›lâbat-› azî-
meyi ve tasarrufat-› rububiyeti öyle bir tarzda zikreder ki,
insan onlar›n nazirelerini dünyada, meselâ güzde, bahar-
da gördü¤ü için, kalbe dehflet verip akla s›¤mayan o
SÖZLER | 689
Y
‹RM‹
B
Efi‹NC‹
S
ÖZ
ahiret:
k›yametten sonra kurula-
cak olan âlem.
ayet:
Kur’ân’›n her bir cümlesi.
dehflet:
büyük korku hâli.
delâil:
deliller.
dizgin:
yönlendirme, çekip çevir-
me.
dünyevî:
dünya ile ilgili.
ef’al:
fiiller, ifller.
ef’al-i uhreviye:
ahiretle ilgili ifl-
ler.
haflir:
Allah’›n, ölüleri diriltip
mahflere ç›karmas›.
huzur-u kibriya:
her bak›mdan
büyük ve yüce olan Allah’›n hu-
zuru.
ihsas:
hissettirme.
ihya:
diriltme, hayat verme.
ilâahir:
sonuna kadar.
inkâr:
reddetme, inanmama.
ink›lâbat-› azîme:
büyük de¤iflik-
likler.
istib’at:
ak›ldan uzak görme.
kabir:
mezar.
Kadîr-i Zülcelâl:
büyüklük sahibi
ve her fleye gücü yeten Allah.
kâh:
bazen.
kalp:
insan›n manevî bünyesin-
deki hislerin ve duygular›n mer-
kezi.
k›yamet:
dünyan›n sonu.
kudret:
Allah’›n bütün varl›¤› çev-
releyen ezelî kuvveti.
menzil:
konak, ev.
müheyya:
haz›r.
nazire:
benzer, örnek.
netice:
sonuç.
nezair:
örnekler, benzerler.
sahife:
sayfa.
tabir:
söz.
taciz:
âciz görmek.
tarz:
biçim, suret.
tasarrufat-› rububiyet:
her fleyi
idare ve terbiye eden Allah’›n ida-
re ve icraatlar›.
Zat:
azamet ve ululuk sahibi kifli,
Allah.
zihin:
ak›l, dima¤.
zikir:
anma, bildirme.
1.
Kemikleri kim diriltecek? (Yâsin Suresi: 78.)
2.
fian› ne yücedir Onun ki, her fleyin hüküm ve tasarrufu elindedir. (Yâsin Suresi: 83.)
3.
Ve siz de Ona döndürüleceksiniz. (Yâsin Suresi: 83.)
4.
Günefl dürülüp topland›¤›nda. (Tekvir Suresi: 1.)
5.
Gök yar›ld›¤› zaman. (‹nfitar Suresi: 1.)
6.
Gök yar›ld›¤›nda. (‹nflikak Suresi: 1.)