Sözler - page 38

38 | SÖZLER
Ü
ÇÜNCÜ
S
ÖZ
zararl› yola—velev on ihtimalden bir ihtimal ile olsa—
tercih edilir. Hâlbuki, meselemiz olan ubudiyet yolu, za-
rars›z olmakla beraber, ondan dokuz ihtimal ile bir
saadet-i ebediye hazinesi vard›r. F›sk ve sefahat yolu
ise—hatta fas›k›n itiraf›yla dahi—menfaatsiz oldu¤u hâl-
de, ondan dokuz ihtimal ile flekavet-i ebediye helâketi
bulundu¤u, icma ve tevatür derecesinde, hadsiz ehl-i ih-
tisas›n ve müflahedenin flahadetiyle sabittir ve ehl-i zev-
kin ve keflfin ihbarat›yla muhakkakt›r.
E l hâ s › l : Ahiret gibi, dünya saadeti dahi ibadette ve
Allah’a asker olmaktad›r.
Öyle ise, biz daima
1
p
p
a r
ƒ s
àdG n
h p
á n
YÉs
£dG n
¤ n
Y ! o
ó r
ª n
ër
dn
G
demeliyiz ve Müslüman oldu-
¤umuza flükretmeliyiz.
®
ahiret:
k›yametten sonra kurula-
cak olan âlem, öte dünya.
daima:
sürekli.
derece:
seviye.
ehl-i ihtisas ve müflahede:
flahit
olanlar ve uzmanlar.
ehl-i zevk ve keflif:
Cenab-› hak-
k›n lütuf ve ihsan› ile baz› haki-
katleri bilen manevî zevk sahibi
velîler.
elhâs›l:
k›sacas›, özetle.
fas›k:
günahkâr.
f›sk
: günah.
hadsiz:
s›n›rs›z.
hâlbuki:
oysa ki.
hâlde:
durumda.
hamd:
Allah’a hamd etme, Onu
övme, flükür.
hayal:
zihinde tasarlanan, canlan-
d›r›lan ve gerçekleflmesi özlenen
fley, düfl, hülya.
hay›rl›:
iyilik dolu.
hazine:
alt›n, gümüfl, mücevher
gibi de¤erli eflya y›¤›n›.
helâket:
mahvolma, yok olma.
ibadet:
kulluk vazifesi.
icma:
bir meselede âlimlerin itti-
fak etmesi.
ihbarat:
haber vermeler.
ihtimal:
mümkün olma, olabilir-
lik.
ilâh:
her fleyin ma’budu olan Al-
lah.
intizam:
tertip, düzen.
itaat:
söz dinleme.
itiraf:
kabahatini gizlemeyip söy-
lemek.
menfaatsiz:
faydas›z.
mesele:
ehemmiyetli ifl.
muhakkak:
as›l ve gerçe¤i belli
olmufl, do¤ru.
Müslüman:
‹slâm dinini kabul
eden.
müflahede:
görme, flahit olma.
saadet:
mutluluk.
saadet-i ebediye:
sonsuz saadet.
sabit:
kan›tlanm›fl, ispat edilmifl.
sefahat:
e¤lence ve yasakla-
ra düflkünlük, uçar›l›k.
flahadet:
flahit olma, tan›kl›k.
flekavet-i ebediye:
ebedî,
sonsuz s›k›nt›.
flükretmek:
memnunluk ifa-
de etmek, minnettarl›k.
tercih:
bir fleyi üstün tutma.
tevatür:
içinde yalan ihtimali
bulunmayan ve birbirlerine
kuvvet veren nakillerden olu-
flan haber.
ubudiyet:
kul oldu¤unu bilip
Allah’a itaat etme.
velev:
e¤er.
1.
Emirlerine itaate ve hay›rl› ifllerde baflar›ya ulaflt›rd›¤› için Allah’a hamd olsun.
1...,28,29,30,31,32,33,34,35,36,37 39,40,41,42,43,44,45,46,47,48,...1482
Powered by FlippingBook