h
’ın beş adedi yirmi beş defa olup, altı adedine bir veya
iki farkla tevafuk eder.
G
altı adedi, sekiz defa ve
G
beş
adedi sekiz defa birbiriyle tam tevafuk eder.
elhâsıl, beş
?
ile altı
ƒg
ism-i mukaddesi oldukları için
kerametkârâne vaziyetler gösteriyorlar. lâfzullahın orta-
daki harfi olan
?
yetmiş beş defa evvelki harfi olan
elif
oluyor. Hemen hemen umumiyetle tevafuk ile
(1)
*G n
ƒo
g
adedine üç farkla tevafuk lisanıyla
*G n
ƒo
g
okuyor.
?
’ın iki
adedi altmış beş defa olup, ekseriyet-i mutlaka ile teva-
fuk ederek, farksız veya iki farkla
*n
G
adedine tevafuk li-
sanıyla
*n
G
der, zikreder. Ve
?
’ın üç adedi, ekseri birbi-
rine tevafuk ile otuz üç defa olarak, otuz üç aded-i müba-
reğine tevafukla ve
?
’ın makam-ı cifrîsine üç farkla te-
vafuk etmekle beraber, yalnız manidar bir farkla
(2)
l
ón
Mn
G ,l
óp
MGn
h
adedine tevafuk lisanıyla
l
ón
Mn
G , l
óp
MGn
h
der,
hükmeder.
?
’ın dört adedi, on sekiz olup,
l
óMGh
adedi
olan on dokuzuna yalnız bir manidar farkla, tevafuk li-
sanıyla
l
óMGh
der, tevhidi ilân eder. Bu dört adedi, iki adet
K
astamonu
L
âhiKası
| 81 |
inanma, birleme.
umumiyet:
genellik.
vaziyet:
durum.
zikr:
anma, bildirme.
aded-i mübarek:
mübarek
sayı, adet.
ekserî:
çoğu kısmı.
ekseriyet-i mutlaka:
mutlak
çoğunluk.
elhâsıl:
hasılı, netice itibariy-
le, kısaca.
evvel:
önce.
hükmetme:
hakim olma, iş-
leme.
ilân:
yayma, duyurma, bildir-
me.
ism-i mukaddes:
her çeşit
noksan, ayıp ve eksiklerden
uzak olan manasında Allah’ın
isimlerinden biri.
kerametkârane:
kerametli
bir şekilde, keramet gösterir-
cesine.
Lâfzullah:
Allah lâfzı.
lisan:
dil.
makam-ı cifrî:
cifre ait ma-
kam, cifir hesabına göre ulaşı-
lan netice, sayı değeri.
manidar:
nükteli, ince mana-
lı.
tevafuk:
uygunluk; belli sıra,
ölçü ve münasebetler içeri-
sinde birbirine denk gelme.
tevhid:
Allah’ın bir olduğuna
1.
O Allah’tır. (İhlâs Suresi: 1.)
2.
Tek, yekta, bir.