"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Demokrasi arayışları ve demokrat çizgi

Mikail YAPRAK
10 Aralık 2020, Perşembe
Her alanda âleme ders veren Üstâd Bediüzzaman'ın siyasî ve içtimaî dersleri de, hâlâ bütün tazeliğini koruyor ve o derslere olan ihtiyaç gün geçtikte artmaktadır.

Onun; hürriyet, meşrûtiyet, cumhuriyet ve demokrasi alanında verdiği derslere, Avrupa’nın da, Amerika’nın da azamî derecede ihtiyacı vardır. 

Zira hürriyet ve demokrasiye kavuşmak kadar, onu sağlıklı yürütmek, istikametli sürdürmek ve suistimal etmemek de önemlidir. Hem de bazılarının “hürriyet” diyerek, “demokrasi” diyerek, “din” diyerek meydana çıktığı; fakat zamanla kuvvetler ayrılığındaki hiyerarşiye hâkim olduktan ve medyayı da ele geçirdikten sonra, en büyük müstebid (zorba) kesilebildiği şahit olduğumuz talihsizliklerdir. 

Tarih, bunun örnekleriyle doludur. İslam ülkeleri bu keşmekeşin sancılarıyla kıvranmaktadır. Avrupa ile iç içe ve Avrupa Birliği'ne aday olan, yetmiş yıllık kesintili demokrasi mazisine sahip Türkiye de bu keşmekeşin içine çekilmek istenmektedir.

Ölümü göstererek sıtmaya razı eden 28 Şubat sürecinden sonra; ülkemizin ve milletimizin çare diyerek, çözüm diyerek sarıldığı yeni siyasî oluşumun ulaştığı son merhale başkanlık sistemi oldu. İki yılı aşkın zaman içinde gelinen nokta; Yeni Türkiye'nin yeniden demokrasi arayışlarına hızla yönelmek zorunda kalışıdır. Partiler dinin ve ahlâkın temsilcisi olamaz. Bu değerlerin dokunulmazlığı vardır ve partiler üstüdür. Bütün partiler bu değerlerin hizmekârı olarak ülke kalkınmasında yarışa girerler ve programlarını bu çerçevede millete deklare ederler, etmelidirler. 

Türkiye'de Risale-i Nur'dan ders alanların bu hususta takip etmeleri gereken yol haritası bellidir. Tâ 1908'lerde hürriyet hareketlerine aşkla, şevkle, fikren ve fiilen destek veren Said Nursî'nin, 1950'lerde külliyat olarak tamamlanan eserlerinde, içtimaî ve siyasî dersler de önemli bir mevkiye sahiptir.

Ahrarlar... Hürriyetperverler... Demokratlar... Demokratlık... Demokrat Parti... Demokrat Nur Talebeleri... Ve bunlar gibi içtimaî derslerimizin anahtar kelimeleri. Ve bu minval üzere yazılanlar ve okunanlar.. Beyanat ve tenvirler..

Türkiye'nin, demokratlar sayesinde bugüne kadarki demokratik kazanımları, demokrasiyi yeniden rayına oturtacak, bulunduğu coğrafyada bütün dünyaya en güzel örnekler sunacak mahiyettedir. 

Bunun için Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Bugüne kadar kazanılan demokrasi nimetini yok etmemek, ileriye götürmek. Ve milletin de buna layık hale gelmesi. Hepsi bu..

Partiler bazında da demokrasi tarihindeki yerini bilen, izini süren demokrat ve ahrar çizgi; her vesileyle hatırlatıldığı üzere DP-AP-DYP-DP çizgisidir.

Okunma Sayısı: 2424
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Osman Yıldırım

    10.12.2020 14:03:25

    Sayın Mikail Hocam, bahsettiğiniz hususlar ülkemizin arzuladığı ve beklefiği şeyler ancak gelinen noktada bu hususların çok uzağındayız ve yakın zamandada elde edilmesi mumķün görülmemektedir. Zira Asrin müceddidi Bediüzzamandan ders aldığını bildiğimiz veya öyle zannettiğimiz çoğu çevreler bugünkü konumdan memnun veya duacı konumundadır. Yani hak, hürriyet,demokrasi talebi yerine tekadamcılığın devamı için dua etmektedir,bunlar böyle iken diğer çevrelerden ne beklenebilir ki? Maalesef ülkenin geldiği nokta bu. Ama herşeye rağmen cenab ı Hakkın inayetinten ümitvarız ve bahsettiğiniz hususlara tez zamanda kavuşmayı temenni ediyoruz. Kaleminize yüreğinize sağlık selam ve muhabbetler.

  • Sezai MUMCU

    10.12.2020 03:33:35

    Demokraside Muhalefet Muhal (kabul edilemez degerinde) bir AFET gibi algilanirsa iktidar tam bir istibdat yetkisine nail olur. Istibdat ta fikirlerin birbiriyle müsademesi diye bir sey yasanmadigindan parlak hakikat diye bir YILDIZ yoktur Istibdatin semasinda. Hilafet Makaminin veraseten TBMM'ne kaldigi kabul ediliyorsa orada her sey dile getirilip karara baglanabilmelidir. Demokrasi Adalet-i Mahza olmadigi fakat ehvenüsser tarzinda Adalet-i Izafi kabul edilebilecegi ölcekle saglikli bir MUHALEFET TBMM'de elzemdir.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı