Birinci Dünya Harbinden sonra, Osmanlı’dan kopartılan Irak İngiltere’nin, Suriye Fransa’nın mandası haline geldi.
Irak, 3 Ekim 1932’de İngiltere mandasından ayrılarak bağımsızlığını ilan ederken, Suriye’nin bağımsızlık ilanı ancak 1944’te gerçekleşebildi.
Suriye ile birlikte Hatay da Fransa’nın mandası durumunda idi. Bilâhare Bağımsız Hatay Cumhuriyeti’ne dönüştü. Nihayet, 85 yıl evvel bugün (23 Temmuz 1939) itibariyle Hatay resmen Türkiye’ye bağlandı. Aynı gün, Fransa bayrağı indirildi, göndere ayyıldızlı Türkiye bayrağı çekildi.
Aynı tarihlerde son derece dikkat çeken bir başka gelişme daha yaşandı. O da şu: Fransız idaresi altındaki Hatay’da 23 Temmuz 1939’a kadar serbestçe okunan Ezân-ı Muhammedî, Türkiye idaresine geçtikten hemen sonra Ezân yasağı başladı. Muhammedî Ezân’ın yerini “Tanrı uludur” şarkısı aldı.
Ne garip bir durum değil mi?
Kitlelerin her daim haykırarak söylemiş olduğu “Bayrak inmez, Ezan susmaz!” sözünün, bir dönem için Hatay’da geçerli olmadığını çoğu kimse bilmiyor. Hatta öyle ki, “Gavur Fransız” yönetiminin dahi susturmadığı Muhammedî Ezânı, bizdeki “Ne mutlu Türküm diyene”ciler, Türkiye geneliyle birlikte Hatay bölgesinde de tâ Haziran 1950’ye kadar susturdular.
*
Hatay’ın resmî statüsü ile ilgili gelişmeleri şu şekilde özetlemek mümkün:
1923’teki Lozan görüşmeleri esnasında, Hatay’ın statüsü üzerinde net bir anlaşmaya varılamadı. Bunun üzerine, Türkiye, Suriye ve Fransa arasında ihtilâflı bir bölge olarak Hatay (Antakya ve çevresi), merkezi Cenevre’de bulunan o zamanki “Milletler Cemiyeti”nin gündemine taşındı. MC ise, Hatay’ın bağımsız bir hükümet şeklinde kalmasına karar verdi.
Bu tarihten sonra, kendi hükümetini teşkil eden Hatay Meclisi, 2 Eylül 1938’de bağımsız ve demokratik bir Cumhuriyet olduğunu ilân etti. Hatay Meclisi, aynı anda Cumhurbaşkanlığına Tayfur Sökmen’i, Başbakanlığa ise Abdurrahman Melek’i getirdi.
40 kişilik Hatay Parlamentosunun ekseriyetini Türkler teşkil ediyordu. Bu sebeple, her yönüyle Türkiye’ye bir yakınlık hâsıl oluyordu.
Hatay’ın o zamanki 240 bine yakın nüfusunu, Araplar, Türkler, Rumlar, Ermeniler ve Yahudiler teşkil ediyordu.
16 Şubat 1939 günü yapılan toplantıda Türkiye Cumhuriyeti kànunları Hatay kànunu olarak aynen kabul edildi.
Fransa’nın bölgedeki nüfuzu, Avrupa’da İkinci Dünya Savaşının sancıları yaşandığı esnada kırılmaya başladı. Fransa’nın çekip gitmesiyle, Hatay Meclis’i de Türkiye’ye bir adım daha yakınlaşma fırsatını buldu.
Nihayet, 29 Haziran 1939’da Meclisinin almış olduğu kararla, Hatay bütünüyle Türkiye’ye katılmış oldu. Hatay Cumhuriyeti’nin Türkiye’ye resmî olarak devir–teslim işlemi 23 Temmuz 1939 günü gerçekleşti.

Sakarya-Mudurnu’da zelzele
Tarih boyunca küçüklü-büyüklü pek çok depreme sahne olan Sakarya havalisinde, 1967 yılı 22 Temmuz günü akşama doğru şiddetli ve yıkıcı bir deprem meydana geldi. Deprem üssünün Mudurnu olduğu tesbit edildi.
6.8 büyüklüğündeki sarsıntı ile birlikte, Adapazarı şehir merkezinin yanı sıra, ayrıca Sapanca, Geyve, Pamukova, Akyazı ve civarında da etkili olan zelzelede 90 civarında can kaybı yaşandığı anlaşıldı.
Buralarda birçok betonarme bina yıkıldı, ahşap evlerde çökme, yollarda yarıklar-çatlaklıklar meydana geldi. Yıkılan, yahut büyük hasar gören bina sayısı 7116 olarak belirlenmiş oldu.