AKP’nin geleceğini tartışmak istiyorum. Bir iki paragrafla şunu söylemek istiyorum. AKP, Türk siyasal hayatının makus talihini değiştiremedi. Liderler vaktinde koltuğu bırakmayı bilmiyor. Sanki bu bir hayat boyu görev ve Türkmenbaşı,  Nazarbayev gibi ölene kadar orada kalmak istiyorlar. Siyasetten ayrılmaları için birilerini - dünya dışından - beklemek zorunda kalıyoruz. Genç liderler maalesef birer program ismi olmaktan öteye gidemiyor.
2011’deki seçimlerde AKP’nin geleceğin liderlerini çıkartması gerektiğini ve bu sebeple adayları ağırlıklı olarak gençlerden seçmesi gerektiğini ifade etmiştim. Ancak yapamadılar, yapmadılar. Şimdi ise Gül Başbakan olsun, Erdoğan cumhurbaşkanı olsun, 10 aylık emanetci arıyorlar.
43 yaşındayım ve gençlere nazaran eskidiğimi düşünüyorum, ki her gün en az 4 saat okuma yaparım.  Genç meslektaşlarım benden farklı düşünüyorlar.
Suriye, Lübnan ve Mısır hattında tehlikeli gelişmeler yaşanıyor. Karşılıklı cepheler ortaya çıkıyor. Bir yanda Sünnî Suriyeli muhalifler, Hamas, Türkiye, Suudi Arabistan, Katar, ABD, Çin, İran, Lübnan, Mısır, İsrail ve Rusya. Mezhepsel ayrılıklar ortaya çıkmaya başladı. Selefiler, Şiîlere saldırdı. Selefiler, Lübnan’da askere saldırdı. Suriyeli muhalifler dağınık durumda. İran’da yeni ılımlı cumhurbaşkanı seçildi, diyalog yönünde mesajlar veriyor. Tabiî İran’ın mevcut hakları saklı kalmak şartıyla. ABDli yetkililer, Suriye’de askerî seçeneği tartışıyor. Bu gelişmelerin yaşanması,  Ortadoğu uzmanları için makul sonuçlardır.
Asıl soru şu: Türk karar vericileri dış dünyadaki gelişmeleri kapsamlı değerlendirme ihtiyacı duyuyor mu? Bu konu için Dışişleri Bakanlığında aktif bir birim var mı? Bakan bu konuda farklı seçenekleri belirleme ihtiyacı duyuyor mu?
Aksi taktirde dış güçleri emperyalist emeller gütmekle suçlayacağız, ama vazifemizi yapmamış olacağız. Bakanlık planlama birimini aktif hale getirmeli, Bakana sayısız seçenekler sunulmalı, çatışma yönetimi hızla güçlendirilmelidir. Eğer bunu yaparsa Türkiye büyük devlet olabilir. Aksi taktirde bunun sadece edebiyatını yapar.
AKP’lilerde son olarak artık her şeyi siyasete endekslememelidir.