"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mısır ordusunun gerçek niyeti ne...

Ertan EFEGİL
15 Ağustos 2013, Perşembe
Mısır’da Mursî yanlılarına askerî rejimin müdahalesi, ülkedeki gergin durumu daha da içinden çıkılmaz bir hale soktu.

Uzun süredir Mursî yanlıları ile askerî rejim arasında bazen küçük çaplı çatışmalara, bazen de sivil itaatsizlik düzeyinde sürtüşmelere varan olaylar yaşanıyordu. Mursî’nin seçilmiş olduğu makamından askerî bir darbe ile alınarak, ev hapsine alınması ve hükümetin devrilmesi bu soruna sebep olmuştu.
Bu konuda yazılarımızı kaleme almış ve Mısır’dan başlayarak, bütün Ortadoğu coğrafyasındaki asker-sivil vesayetçi anlayışın bitirilmesi için bu tür darbe girişimlerine bölge halklarının destek vermemesini istemiş idik.
Ben bu yazımda askerî müdahalenin boyutlarına girmek istemiyorum. Onun yerine daha farklı açılardan olayı değerlendireyim istiyorum.
Öncelikle askerî diktanın uzun süredir sivil gösterilere kulaklarını tıkamasının altında yatan temel iki sebep bulunmaktadır:
Birincisi, mevcut dikta rejiminin hem Suudi Arabistan, Katar gibi diğer bazı bölge ülkelerinin, hem de ABD, Rusya, Çin ve Avrupa Birliği gibi güçlü devletlerin zımnî ve açık desteğini almasıdır. Askerî yönetimin bu tür davranışları sergileme ve halka rağmen kendi iktidarını sürdürme çabası, bu devletlerin verdiği destekten ötürüdür.
İkincisi, darbe karşıtı insanlar, maalesef 1 milyon kişiyle sınırlı kalmıştır. Halkın büyük bir kısmı gelişmeleri evinden izlemektedir. Eğer Mursî yandaşlarının yanında demokrasi yandaşları da Mısır’ın farklı şehirlerinde gösterilere başlamış olsaydı, o zaman dikta rejiminin ayakta kalması imkânsız hale gelirdi.
Tabiî burada farklı sebepler bulunmaktadır.
Birincisi, Mursî yönetimi seçimleri kazandı, ancak halkın tamamını kucaklayan adımlar atamadı. Bu sebeple toplumun her kesiminden istediği desteği bulamadı. Liberaller, hatta Selefiler, Hıristiyanlar ve diğerleri, Müslüman Kardeşler’e temkinli yaklaştı. Bunun altında yatan sebep de, Müslüman Kardeşler’in herkesi kapsayan bir anayasayı hayata geçirememiş olmasıdır.
İkincisi, Mısır halkı eski rejime karşı öfkeliydi. Bu konuda kısa sürede harekete geçebildi. Ancak seçimle iş başına gelen iktidarın seçimle gideceği yönündeki temel kuralı hayata geçiremedi. Bunda siyasal kültürün ve tarihsel tecrübelerin etkisi büyüktür. Tabiî ordunun ekonomi üzerindeki etkisi ve ekonomik hayattaki rolü de ayrı bir önem arz etmektedir.
Halk gelişmeler karşısında kısa çıkarlarını düşünmeyi yeğlemiştir. Yani ekmeğini, işini, aşını düşünmüştür. Gösterilerin ardından kısa sürede her şeyin düzeleceğini tahmin etmiştir. Ancak bu olmamıştır.
Son olarak şundan da bahsetmek istiyorum. Ordu, Arap Baharındaki gösterilerden bu yana Mısır’daki siyasî, ekonomik ve sosyal konumunu muhafaza etmek istemiştir. Mübarek’in devrilmesinin ardından uzun süre iktidarı sivil yönetime devretmek istemeyen askerî elitler, yeni anayasanın da kendi konumlarını muhafaza edecek şekilde yeniden yazılmasını arzu etmişlerdir. Fakat yine halkın gösterileri sayesinde askerî yönetim geri adım atmış ve Mursî’nin seçilmesi için siyasî yolu açmıştır.
Ancak bu emellerinden vazgeçmeyen askerî elitler, kendi yandaşlarını da yanlarına alarak, Mursî’yi muktedir kılmamak için ellerinden geleni yapmışlardır. Ardından da Müslüman Kardeşler korkusunu kullanarak, askerî müdahaleye zemin hazırlamışlardır.
O sebeple, bence Mısır’daki darbenin gerçek nedeni, Mursî’nin başarısızlığı, Müslüman Kardeşler’in siyasal Sünnîliği, Mısır’ın İslâmlaşması değildir.
Gerçek sebep, askerinin vesayetini korumak, devlet sisteminin buna uygun şekilde yapılandırılması için yönetime el koymaktır.
Geçmiş yönetimden nemalanan kesimlerin de derdi şahsî çıkarlarını koruma azmidir.
Demek ki, Ortadoğu’da halkların iktidarını beklemek, halka hizmet eden yöneticiler bulmak için uzun bir süre bekleyeceğiz.

Okunma Sayısı: 1487
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı