"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Öldü

Ahmet DURSUN
06 Kasım 2024, Çarşamba
“Önce insan” idi, eşref-i mahlûkat tüm kutsalların önceliğiydi.

İnsanı önceleyenlerle birlikte, insana dair ne varsa öldü. İnsan, kendine insan dedirten neyi varsa -ahlâkıyla, vicdanıyla, insafıyla, akıl ve izanıyla- kendini kendine katil yaparak, şerefini pespayeliklere teslim ederek öldü.

Asrı saadet güneşinden huzme huzme süzülen nurlar söndü, ilmek ilmek ruhlara dokunan, kalplere işlenen “söz” öldü. Söz uçunca Allah ile bağ koptu, varlık anlamsızlaştı, kalp öldü. Urvetü’l-vüskâ kopunca Mushaf öldü, vicdan öldü, ruh öldü, insaniyet öldü.

Dünya, kanlı gözyaşlarıyla yıkandı, görmezden gelen gözlere diller sustu. Zulüm başına adalet tacını geçirdi, hak öldü. Düzen bozuldu, mizan şaştı, ruhları istila eden edepsizliklere, hayasızlıklara, arsızlıklara, pervasızlıklara, hırsızlıklara dayanamayıp sarsılan yeryüzünün yüzümüze tükürdükleri ile şehirler düştü. Doğruluğun, dürüstlüğün, adalet ve liyakatin çekildiği şehirler bir bir çökerken altında kalakaldık, masumların göğü sarsan ahlarıyla ülkem öldü.

“İnsandır sanıyordum mukaddes yüke hamal”ın ruhuna üflediği güçle mukaddesatı korumayı, i’lây-ı kelimetullahı kendine ülkü edinen “ülkü” öldü. Omzundaki cevherin kıymetini bilemeyen, adamlığını ve insanlığını bir cebin içinde unutarak ülküsünü metalaştıranların elinde mefkûre öldü. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın”ın kurduğu cihan saltanatı özünü yitirdi, insan teferruattan sayıldı, ilelebet devletçi istibdadın elinde hürriyet öldü; insaniyetin mâhisi tekrar dirildi, ümit öldü.

“Müslümanca siyaset nasıl yapılır, tüm dünyaya göstereceğiz” diyerek yola düşüldü. Bilezikler bir bir sıyrıldı hak yolunda, İslâm’ın hükümranlığı sevdasıyla uykusuz geçen gecelerin sabahında üç kuruşa satılan “dava” öldü. Dinin devletin gücüyle kaim olacağına inananların iktidarında Ömer kıssalarında unutulan adalet öldü, şefkat öldü, merhamet öldü.

“Toptan sarılalım yüce Ku’ân’a/Çünkü rahmet inmez ayrı durana/Mü’minler İslâm’a karşı durana,/biraz öfkelenip kafayı taksa/Esir mi olurdu Mescid-i Aksa?” ezgileriyle yürekleri coşturanların siyasetinde Filistin öldü. Benliğin, hodgamlığın, menfaatperestliğin coştuğu, vehn hastalığına yakalananların dünyasında ittihat öldü, vifak öldü, dayanışma öldü.

“…yâ leytenî küntü turâbâ…” Umumun mukaddes malını dünyalık yapanlar, ahirete dahi alet edilmemesi gereken hakikatleri “güç” uğruna çiğneyenler ağlayadursun. Göçtü kervan, kaldık dağlar başında. Dini siyasete âlet eden fikriyat öldü, din tüccarlığı yapan zikriyat öldü, günahıyla sevabıyla siyasal İslâm öldü.

“Mekke’de olsam da buraya gelmek lâzımdı…” Ortalık yangın yeriydi. Yangından kaçıp kendince “hicretlere” koşan, millî ve yerli olmayı reddeden perspektif öldü, hariçten ferec bekleyen vizyon öldü. Nakıs bir taklitçiliğin peşinde ilmini, zihnini, tüm birikimini harcayarak Ku’ân’ın nuruna gölge olanların elinde “hizmet” öldü. Okyanuslar ötesinden dünyaya nizam vermeye kalkan, cihanşumül bir davanın sadık bir erliğini küçümseyip kâinat imamlığına soyunan düzenbazlık, tüm taksiratıyla öldü. İktidarın yandaşlığıyla, mevkilerin gücüyle kalplere gireceğini zanneden siyasetli cemaatler öldü.

Her şey öldü. Her şeyin öldüğü bir yerde yeniden diriliş için münbit zeminler hazır demektir. İşte, “Ey millet-i merhûme, sakın ye’se kapılma” diye seslendi şair. Okunan salâları kendine yorma, henüz Fatiha çekilmedi. Despotizmin despotlarına, kendinde bir hikmet arayanlara, kendilerini üstün addeden sahtekârlara, mukaddesat tüccarlarına aldırmadan, eğilip bükülmeden sıdkın mücadelesini kim verecek, hakkı tutup kim kaldıracak, kavrulmuş yürekler için kim koşuşturacak? Bir sen kaldın geriye.

Okunma Sayısı: 8946
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Yahya

    11.12.2024 21:42:28

    Keşke ,yazar beyefendi yorumlara da bir yazı yazsa.

  • Yahya

    11.12.2024 13:44:21

    Allahın huzurunda buluşmak dileğiyle...

  • Nesibe Gün

    4.12.2024 09:14:46

    Veyl olsun!!!Aman Allah'ım!!!

  • Mehmet

    14.11.2024 08:49:14

    Lale Hanıma, Gulen hareketi kemalistlerle beraber olup Risale-i Nura zarar verdi demişsiniz. Nerede ve hangi konuda birlik oldular. Ergenekon davalarının suclusunu kemalistler gulen harekatını gösteriyor. Soru çalma konusunda hangi dava ve sonucu var elinizde. Asıl kemalistlerin ağzı ile konuşup insanlara suç isnad ediyorsunuz. Velevki bir grup soru caldiysa tümden bir grubu suclayamazsiniz. Risale-i Nur okumuyorsunuz galiba. Üstadın bir gemide 9 suçlu bir masum bahsini okumayi eğer okuduysaniz tekrar okumayı tavsiye ederim. Yusuf KARAli Fethullah Gulenin İslami usullere göre gömülmediğini söylemiş. Bunlar çok komik şeyler. Açın izleyin cenazeyi dünyanın gözü önünde gömüldü.Haset etmeyin lütfen. Kıskançlık damarı iyi bir şey değil.

  • Lale

    10.11.2024 13:02:58

    2- Vazifemiz olan hizmet-i imaniyeyi yapmak için gülencilerin nurcu olmadığının, Risale-i Nurlar ile alakası olmadıklarının altını kalın harflerle çizmek gerekiyor. Çizmek gerekiyor ki pak hizmetimiz safi nazarlarda lekedar olmasın.

  • Lale

    10.11.2024 13:01:22

    Nurefşan hanım, Enver Paşa işe Gülen kıyaslaması yapılamaz. Biri şehittir. İslam kahramanıdır. Diğeri ülkesinde sayısız hak yemiş bir kaçaktır. Böyle kıyaslama olabilir mi? Karşı tarafın nesini anlamak lazım sizce? Soruları çalmalarının bir sebebi var mıydı diyelim. Soruları çaldılar, çok hak yediler ama temiz insanlar mıydı diyelim? Risale-i Nurları "sahteleştirmeye" çalıştılar ama onlarda mı nurcu diyelim? Sizi bilmiyorum ama benim vicdanım bunları demeye el vermiyor!

  • Nurefşan

    10.11.2024 04:29:10

    Lale bey, yorumumdan kendi bakış açınıza göre bir çıkarımda bulunmuşsunuz fakat ortada bir suç yok demedim. Biz siyasetçi veya bu davalara bakan hakimler değiliz bırakalım bu kavgaları ve bu suçların ispatlarını onlar yapsın. Biz de vazifemiz olan Kuran hizmetini yapalım. Bu konuşmalar sadece ve sadece hizmete zarar veriyor. bizim birşeyi ispatlamaya ihtiyacımız yok. Dolayısıyla verdiğiniz cevap, karşı tarafı anlamak yerine zaten herkesin bildiği şeyi sesini yükselterek haklı konuma geçme çabasından öteye geçememiş malesef. Kişisel fikirlerimize göre değil, Kur’an ne emretmiş Peygamberimiz ne buyurmuş, Üstadımız ne demiş nasıl tepki vermiş, bunlara göre hareket edelim . ‘Ben tokadımı Antranik ile beraber Enver'e, Venizelos ile beraber Said Halim'e vurmam. Nazarımda vuran da sefildir. Sünuhat.

  • Yusuf Karaali

    9.11.2024 15:00:52

    İslami usullere göre gömülmeyen birine rahmet dilenmesi de caiz değildir. (Bkz.Gülen katolik usullere göre gömüldü)

  • Lale

    9.11.2024 14:52:51

    Nurefşan hanım sizin kötülüklerini görmeyelim, iyiliklerini kucaklayalım dediğiniz yapılanma (gülen ve cemaati) bizatihi iyi olan her şeye zarar verdi. Kemalistler ile yabancı İstihbarat servisleri ile beraber olup Üstadımızın pak hizmetini kullanmaya çalıştı. Bunu da söylemeyelim? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını torlayıp toparlayıp amerikaya taşıdı. Çaldıkları sorularla kaç kişinin hakkını yedi biliyor musunuz? O hakların vebali günahı ne olacak? Böyle bir zulümle yoğrulmuş yapılanmaları kucaklayacak saflıkta değiliz elhamdülillah.

  • Nurefşan

    9.11.2024 09:10:38

    Yerli milli ifadesinden sonrasını okumadım. Bir nur talebesi hiçbir zaman hizmetini, hareket tarzını, olaylara bakış açısını kişilere göre belirlemez, belirlememeli. Aksi halde hata eder. Böyle, güya bir çamur var da hadi kendimizi temizleyelim diye uğraşmanız da o çamuru size daha çok bulaştırır. Tarihimiz arşivlerimiz hali hazırdaki duruşumuz ortadayken bu neyin ispat çalışmaları şahsen anlamakta zorlanıyorum. Sizce de artık Risaleinurlarla alakalı ya da alakasız kesimlerin yanlışlarını eleştirmek yerine Üstadımızın tavsiyesilerine mi kulak versek? Zaten hali hazırda ehli imana saldırmayı bekleyenlerin ekmeğine daha fazla yağ sürmesek mi? 1 iyiliği karşısında 9 kötülük de olsa Allah namına mı kucaklasak? İşte o zaman belki öldü zannettiğimiz o nazenin çiçeklerin aslında sadece bir sulanmaya ihtiyacı olduğunu belki farkederiz..

  • Pelin Kurukahveci

    8.11.2024 18:21:28

    Bu yorum medyascope.tv den Ruşen Çakır'a aittir. Gülen ve cemaatine böyle bakılması yerinde olacaktır. Ülkeye çok zarar verdiler. Risale-i Nurlara ihanet ettiler.

  • Pelin Kurukahveci

    8.11.2024 18:20:27

    Garip olan yurtiçi ve dışında birileri hâlâ Fethullahçıların çoktan bitip tükenmiş davalarına destek olmaya devam ediyor. Bunların bazıları Erdoğan iktidarına nefretlerinden dolayı “düşmanımın düşmanı…” mantığıyla hareket ediyorlar. Belli ki Fethullahçıların iktidarın düşmanı olma özelliğini çoktan kaybettiğini kavrayamamışlar. Bir de Fethullahçıları “bazı yanlışları olmak birlikte aslında iyi insanlar” olarak görenler var ki onlara “Allah kurtarsın” demekten başka yapacak bir şey yok.

  • Mustafa Said Kara

    8.11.2024 17:17:02

    Malum grup olmasaydı nurculuk bu kadar zarar görmezdi. Tamamen nurculuğu ifsat etme projesiydi. Etti ve gitti.

  • Cengiz A.

    7.11.2024 22:07:40

    Malum grup olmasaydı bu ülkede ne başörtüsü özgürlüğü olurdu, ne de darbelerden kurtulabilirdik...

  • Turgay Namdar

    7.11.2024 17:32:39

    Tebrikler. Allah razı olsun. Herkes layığını bulacak elbette. Su akar yolunu bulur. Bütün bu sükutlar uyanışımıza vesile olsun inşallah.

  • Ahmet Zeki OKUR

    7.11.2024 16:51:41

    Maşallah, barekallah. Kalemine, yüreğine sağlık.

  • Hüseyin YÜKSEKDAĞ

    7.11.2024 16:36:08

    Tam da bam teline basarak , hislerimize tercüman oldunuz. Kaleminize ve yüreğinize sağlık. Selam ve dua ile.

  • Tarık Rende

    7.11.2024 16:08:32

    Diyelim ki gülen cemaati hakkında açılan davalar düştü. Genel af ilan edildi. Affedildiler. Hapisten çıktılar. Khklılar işlerine iade edildiler. Peki bu durum bizim vazifeli olduğumuz iman hizmetini şahlandıracak mı? Bizim iman davamıza nasıl bir faydası var?

  • Said

    7.11.2024 14:12:57

    Raşit kardeş bu fetö meselesi saydığınız diğer meselelerden çok farklı. Fetö mağdurlarını kendilerinden fazla savunmak ne yazık ki bizi Fetöcü yapar. Yazılanlar, atılan tweet'ler gazetenin politikası resmen onları savunma üzerineydi. Fetö aleyhine yazı yazılmaması, bazı yazarların bu yüzden gazeteden uzaklaştırılması, mahkeme ve MGK kararı olmasına rağmen fetöye fetö diyenlerin mobbinge maruz kalınması, nur enerin onurumuz deyip sonradan itirafçı olup kaçmasına ses çıkarılmaması bizi de ne yazık ki fetöcü yapar. Buna sebep olan da Kazım Beydir. Yönetim Kurulu başta olmak üzere cemaatimiz Kazım beyin bardağı iyice taşırdığının farkında olmalı ve bir daha gyy olmasına izin vermemeli. Hizmetine devam etmesi için illa gyy olmasına gerek yok.

  • Said

    7.11.2024 14:02:49

    Allah razı olsun 🤲🏼 Bu ölümlerin yeniden dirilişe vesile olması duasıyla..

  • Mustafa Said Kara

    7.11.2024 13:29:50

    Risale-i Nurların ve Üstadımızın adını kirleten gülen ve gülen yapılanması ile hiçbir bağımızın olmadığını ifade etmemiz önemli. Bizim pak hizmetimize gülencilerin gayri meşru işlerini savunmak zulümdür. Siyasete soyunan siyasi arenada başına gelenlere ağlamasın. Sonra da bizi neden savunmuyorsunuz diye bizi suçlamasınlar. Gülencilerin yediği haltların hiçbirisine ortak değiliz. İşledikleri zulümler arşa vardı. Önce toplayıp biriktirdikleri 40 milyar doları bu ülkede yedikleri hakların kefareti olarak iade etsinler. Sonra helalleşmekten bahis açsınlar. Edep ya hu!

  • Harzemşah

    7.11.2024 11:56:35

    Binler Tebrikler...

  • Salih baş

    7.11.2024 02:15:17

    Serçe ne bilir kartalı eynessera minessüreyya

  • Arif

    7.11.2024 01:29:10

    Birilerini itham etmek kolaydır da gerçeği araştırmamak,Kur'an'a saygısızlıktır. Ümit verirken ayrıştırmak pek hoş olmasa gerek.yazarlarin daha hassas olması gerekir ki, birçok insan için kutup yıldızı gibidirler.'Sevdirin, nefret ettirmeyin'.

  • S.topuz

    7.11.2024 01:28:48

    اَلْحُبُّ فِى اللّٰهِ ٭ وَ الْبُغْضُ فِى اللّٰهِ (Allah için SEVMEK , Allah için BUĞZ etmek. Buharî.) düstur-u Rahmanî yerine, el'iyazü billah اَلْحُبُّ فِى السِّيَاسَةِ وَ الْبُغْضُ لِلسِّيَاسَةِ (Siyaset için SEVMEK, siyaset için BUĞZ etmek.) düstur-u şeytanî hükmedip, melek gibi bir hakikat kardeşine adavet (Düşmanlık) ve el-hannas (Fırsat bulduğunda gizlice saldıran) gibi bir siyaset arkadaşına muhabbet ve tarafdarlık ile zulmüne rıza gösterip, cinayetine manen şerik (Ortak) eylemesin."... Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Kastamonu - 122 🙌🌹🤲🌹❤☝️🌙😢😭😪😡😤🕊🕊🕊🌍🇪🇺🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • S.topuz

    7.11.2024 01:10:17

    ..."Madem hakikat budur. Risale-i Nur dairesinin yakınında bulunan ehl-i ilim ve ehl-i tarîkat ve sofi-meşreb zâtlar, onun cereyanına girmek ve ilim ve tarîkattan gelen eski sermayeleriyle ona kuvvet vermek ve genişlemesine çalışmak ve şakirdlerini teşvik etmek ve bir buz parçası olan enaniyetini, tam bir havuzu kazanmak için, o dairedeki âb-ı hayat havuzuna atıp eritmek gerektir ve elzemdir. Yoksa Risale-i Nur'a karşı rakibane başka bir çığır açmak ile hem o zarar eder, hem bu müstakim ve metin cadde-i Kur'aniyeye bilmeyerek zarar verir; zındıkaya bir nevi yardım olur. Sakın, sakın! Dünya cereyanları, hususan siyaset cereyanları ve bilhâssa harice bakan cereyanlar sizi tefrikaya atmasın. Karşınızda ittihad etmiş dalalet fırkalarına karşı perişan etmesin! اَلْحُبُّ فِى اللّٰهِ ٭ وَ الْبُغْضُ فِى اللّٰهِ düstur-u Rahmanî yerine, el'iyazü billah اَلْحُبُّ فِى السِّيَاسَةِ وَ الْبُغْضُ لِلسِّيَاسَةِ düstur-u şeytanî hükmedip, melek gibi bir hakikat kardeşine adavet ve..."

  • S.topuz

    7.11.2024 00:54:16

    ..."Amelinizde rıza-yı İlahî olmalı. Eğer o razı olsa, bütün dünya küsse ehemmiyeti yok. Eğer o kabul etse, bütün halk reddetse tesiri yok. O razı olduktan ve kabul ettikten sonra, isterse ve hikmeti iktiza ederse, sizler istemek talebinde olmadığınız halde, halklara da kabul ettirir, onları da razı eder. Onun için, bu hizmette doğrudan doğruya yalnız Cenab-ı Hakk'ın rızasını esas maksad yapmak gerektir... ...Bu hizmet-i Kur'aniyede bulunan kardeşlerinizi tenkid etmemek ve onların üstünde faziletfüruşluk nev'inden gıbta damarını tahrik etmemektir.... ...Fabrika sahibi de o fabrikayı bütün bütün kırıp dağıtacak. İşte ey Risale-i Nur şakirdleri ve Kur'anın hizmetkârları! Sizler ve bizler öyle bir insan-ı kâmil ismine lâyık bir şahs-ı manevînin a'zâlarıyız.. ve hayat-ı ebediye içindeki saadet-i ebediyeyi netice veren bir fabrikanın çarkları hükmündeyiz.. ve sahil-i selâmet olan Dârü's-Selâm'a ümmet-i Muhammediyeyi (A.S.M.) çıkaran bir sefine-i Rabbaniyede çalışan hademeleriz."

  • S.topuz

    7.11.2024 00:43:59

    ..."Ey kardeşlerim! Mühim ve büyük bir umûr-u hayriyenin çok muzır manileri olur. Şeytanlar o hizmetin hâdimleriyle çok uğraşır. Bu manilere ve bu şeytanlara karşı, ihlas kuvvetine dayanmak gerektir. İhlası kıracak esbabdan; yılandan, akrepten çekindiğiniz gibi çekininiz. Hazret-i Yusuf Aleyhisselâm اِنَّ النَّفْسَ لَاَمَّارَةٌ بِالسُّٓوءِ اِلَّا مَا رَحِمَ رَبّ۪ى (Şüphesiz nefis dâima kötülüğe sevk eder, ancak Rabbim Rahmet ederse o müstesnâ! Yusuf Sûresi 12,:53) demesiyle, nefs-i emmareye itimad edilmez. Enaniyet ve nefs-i emmare sizi aldatmasın. İhlası kazanmak ve muhafaza etmek ve manileri defetmek için, gelecek düsturlar rehberiniz olsun."... Bediüzzaman Said Nursî, Risale-i Nur Külliyatı, Lemalar - 160 🙌🌹🤲🌹❤☝️🌙😪😭😢😡😤🕊🌍🇪🇺🇹🇷🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸🇵🇸

  • Ömer

    6.11.2024 23:11:26

    En müthiş maraz (hastalık) ve musîbetimiz, cerbeze (doğru ile yanlışı ters yüz eden demagoji ve çarpıtma) ve gurura istinad eden (dayanan) tenkittir. Tenkidi eğer insaf işletirse hakikati rendeçler (parlatır); eğer gurur istihdam etse tahrip eder, parçalar.” (Eski Said Dönemi Eserleri, Hakikat Çekirdekleri-II, s. 631)

  • Hüseyin Şahin

    6.11.2024 22:02:42

    Tebrikler.. Teşekkürler.. Çok şey kaybetsek de İman ve Ümidimizi kaybetmedik.. Elhamdülillah.. Zaman yeni sabahlara, yeni baharlara doğru ilerliyor.. İnşaAllaah ....

  • Mustafa Öztürk

    6.11.2024 21:13:53

    Teprikler teprikler teprikler

  • S.Emin Güngör

    6.11.2024 20:45:44

    Ulema üs-sû'un ölümü elbette Rahmettir.

  • S.Emin Güngör

    6.11.2024 19:57:00

    Ölümler dirilişlere gebedir. Allah kaleminize, fikrinizi, zikrinize kuvvet versin inşallah...

  • azra güngören

    6.11.2024 18:26:22

    2-üzülerek söylemeliyim ki başta risale-i nur cemaatleri olmak üzere hemen hemen bütün dini gruplar ayrıştırıcı bir dil kullanıyor. bundan dolayı sürekli kan kaybediyor. ilahi rahmetten nasibi azalıyor. müminler birbirne düşman oluyor. youtube'da mehmet yıldız isimli bir genç var. siyasi ve tartışmalı mesellere girmedentek başına milyonlarca insana risale-i nuru anlatıyor. üzülerek söyleyeyim ki ahmet dursun kardeşim ve latif erdoğan ağabeyim kendilerine gösterilen hüsünü zannı kırıyor. bir anlamda saf mümin kalplerde ölüyor. yeni asya yaraları tedavi edendir. yaraları kaşıyan değildir. rabbim cümle müminler arasında hakiki muhabbet hasıl etsin amin.

  • azra güngören

    6.11.2024 18:26:04

    1-bu tür yazılar müsbet hareketi şiar edinen yeni asya gazetesine yakışmıyor. bu tür ayrıştırıcı yazılar mümünler arasındaki ihtilafı derinleştiriyor, gıybet, kin ve nefrete sebep oluyor. yeni asya kuşatıcı bir iklim olmaldır. müminleri birleştiren bir çatı olmalıdır. siyasal islamı savunan birisi bu yazıyı okuduktan sonra risale-i nur'u ve yeni asyayı sevmez. aynı şekilde f. gülen grubuna mensup birisi de yeni asya'dan ve risalel-i nur'dan soğur. risalei-i nur müsbet hareketi savunur. bediüzzaman'ın da ifade ettiği gibi sahabe dönemindeki savaşlardan islam alimleri bahsedilmesini hoş görmemişler. bu tür yazılar müminler arasındaki zaten pamuk ipliğine bağlı uhuvveti zedeler. birisi bediüzzaman için öldü dese ben incinirim. bediüzzaman rabbine kavuştu denilmesini isterim. yazının başlığındaki öldü ibaresi bile incitici. benim yegane ölçüm bediüzzaman'dır. başkalarının bediüzzaman'a nasıl hitap etmesini istersem ben de başkalarının sevdiklerine o şekilde hitap ederim.

  • Raşit örenel

    6.11.2024 17:29:56

    Öldü dediklerinizin hiç biri hakikat noktasında zaten hayatta değiller fakat hepsi tahribat noktasında fevkalade hayattalar, hatta öyle hayattalar ki, geçenlerde ölen siyasetli cemaatin liderine kendi mensuplarının gösterdiği perestişin bin mislini Erdoğana gösteriyor ve AKP iktidarını besliyorlar. Tüm bunların ilacı ise "aman bize filancacı derler" diye korkmadan ADALET-İ MAHZAYI savunmak ve talep etmektir. 80 darbesinde, ANAP iktidarında, 28 Şubatta, Ergenekon davaları sürecinde, AKP kapatma davası sürecinde olduğu gibi, tüm bu süreçlerde hakkı savunmak bizi "komünist", "kemalist", "gerici", "ergenekoncu", "akpli" yapmadığı gibi bugün 15 temmuz mağdurları ve KHK'lıları savunmak ta bizi "fe.ö" cü yapmaz.

  • Cengiz A.

    6.11.2024 16:45:41

    Türkiye’de uğraşacak bu kadar art niyetli akım varken birbirimizle uğraşmayalım.

  • Ahmet tan

    6.11.2024 16:40:18

    Her ölüm daha sonra yeniden bir diriliş meydana gelir. Muhabbet uhuvvet tesanütle hizmetlere devam inşallah

  • Ayhan Aydın

    6.11.2024 16:13:54

    Hislerimize tercüman olmuşsunuz, Binler tebrik. Allah istikametten ayırmasın.

  • Said Emre Dağ

    6.11.2024 15:56:25

    Yanılmış olamayız. Her şey gözümüzün önünde oldu. Gözümüzün önünde soruları çaldılar, gözümüzün önünde devleti parsellediler. Gözümüzün önünde kemalizmle iş tuttular. Gözümüzün önünde nurları sahteleştirmeye azmettiler. Evet, yanılmış olamayız.

  • Nahit Topaloğlu

    6.11.2024 14:40:30

    Mâşâallah kardeşim. Tebrik ederim. Pek güzel bir yazı. Fî emânillah!

  • Cengiz A.

    6.11.2024 14:28:20

    Okyanus ötesine laf söylemeden makale yazılmıyor mu? Tekrar diyorum, ya yanılıyorsanız?

  • Mustafa Yalçın

    6.11.2024 13:26:17

    Kur’ani hükümlerle mübareze Risale-iNurla mübareze Bediüzzamanla mübareze Nurcularla mübareze Sonra.. Azraillele mübarezeye kalkınca, Öldü.. Kaldı mübareze hesabı.

  • İbrahim FİŞEK

    6.11.2024 13:18:52

    Bütün bu ölümlerin yeniden dirilişe vesile olması duası ile bu yazı içerigi için tebrik ederim. Yazılarınızın periyodik olarak devamını diliyor ve talep ediyoruz....

  • Abdullah tunç

    6.11.2024 13:14:21

    Bütün bu ölümlerin içinde ölmeyen ve hiçbir zaman ölmeyecek olan Hak'tır. Belki bir kısım insanların zihinlerinde hak ölmüş ola bilir ama fiziki ve gaybi alemde ve kitaplarda, özel likle Risale-i Nur'da bütün hakikatı ve haşmetiyle du ruyor.Bu cihanşumul haki katların ülkemize, islam alemine ve dünyaya hakim olması için, yazıda zikredilen ölümlerin olma sı gerekiyordu.Bunlar nura engel olan perdelerdi.Bun lar yırtıldı.Şimdi devir ve zaman Nur'un devri, Nur'un zamanıdır.Bundan sonra Nur bütün şaşaasıy la, bütün haşmetiyle parla yacaktır.Ölenlerin içinde Nur yoktur, hakikat yoktur. O her zaman dipdiri ayak tadır.Çünkü Alllah'ın Hak ismine dayanıyor.Çok ibretlidir; tebarek süresin de halakal mevte vel haya diye, evvele ölüm, sonra hayat,diriliş zikrediliyor. Onun bu kadar ölümler den sonra büyük dirilişler olacak Allah'ın izniyle.

  • Demokrat

    6.11.2024 13:11:16

    Geriye kalanlar da komada yoğun bakımda sekeratta.Eskiden ölüm döşeğinde yatanların biraz iyileşip kısa süreliğine sıhhat bulduğu döneme ölüm iyiliği denirmiş belki kıyametten önce öyle bir kısa dönem için ümitvarız

  • Fikret Aşkın

    6.11.2024 12:34:40

    Maşallah. Kaleminize sağlık mevcut hali alemi bütün detayları ile ele almışsınız.

  • Kadir Akbaş

    6.11.2024 12:19:08

    "Bir sen kaldın geriye". Nefsini ıslah edemeyen başkasını ıslah edemez hakikatinin güzel ve hazin bir ifadesi. Yazı son çeyrek yüzyılın muhasebesi. Tebrikler.

  • Necati

    6.11.2024 12:08:26

    Evet şahıslar gibi, şahıslara dayanan davalar da ölür. Davasını Şahs-ı manevi tarzında devam ettirebilenlerin davası baki kalır. Kıyamete kadar devam eder.

  • Latif Salihoğlu

    6.11.2024 11:43:13

    Bütün bu ölümlerin yeni bir dirilişe vesile olması duâsı, dileği ve temennisiyle...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı